Fransa’nın başkenti Paris’te 9 Ocak 2013’te Leyla Şaylemez ve Fidan Doğan ile birlikte Sakine Cansız’ın katledilmesinin üzerinden yedi yıl geçti. Cansız’ın kaybı sadece Kürt kadınları için değil, enternasyonal mücadele için de önemli bir kayıp
Katledilmeden önce dağlarda kaldığı dönemlerde PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın istemi üzerine Cansız, yaşamının önemli anlarını “Hep Kavgaydı Yaşamım” adıyla üç ciltlik kitapta özetler. Cansız, çelişkilerini, çatışmalarını, direnişini, isyanını, sevgisini, duygularını en yalın haliyle cesurca kaleme alır.
Diyarbakır Cezaevi direnişiyle hafızalarda unutulmayacak bir yer edinen Cansız, cezaevinden çıktıktan sonra İstanbul’da ilk kadın kurumlaşması olan Yurtsever Kadın Derneği’nin (YKD) tüzüğünü yazarak, kurucuları arasında yer alır. Kürt aydın ve sanatçıları ile birlikte Mezopotamya Kültür Merkezi’nin (MKM) kuruculuğunu yapar. Özgür Halk dergisi, Özgür Ülke gazetesinin yayın faaliyetlerine de katkı sunar. Halkın yoğun ilgisiyle karşılanan Cansız, 1991 yılında Halkın Emek Partisi (HEP) tarafından İstanbul’da organize edilen 21 Mart Newroz kutlamasına katılarak binlerce kişiye hitap eder. Türkiye’de kaldığı beş aylık süreçte devlet baskısına rağmen önemli çalışmalar yürütür. Devlet, yıllarca cezaevinde kalan Cansız’ın Türkiye’de faaliyet yürütmesine izin vermez ve takibe alır.
1991’de Türkiye’den ayrılır
Kürt halkının özgürlük davasına ömrünü adayan, kadın özgürlük mücadelesini bulunduğu her yerde temsil eden, devlet baskısının arttığı, Kürt siyasetçilerinin linç edildiği bir süreçte demokratik siyaset içinde yer alan ve bulunduğu her yerde erkek aklına, geri kadın duruşuna karşı özgür kadın bilincini ve iradesini geliştirmek için kendi deyimiyle “kavga”sını veren Cansız, 1991’de Şam’a gider. 13 yıl sonra PKK Lideri Abdullah Öcalan ile karşılaşır. Mahsum Korkmaz Akademisi’nde altı ay kalan Cansız, yönünü dağlara verir.
Çantasını 29 yıldır saklıyor
Cansız, Şam’dan ayrıldıktan sonra dağa gitmek için Suriye-Irak sınırında bulunan Kuzey ve Doğu Suriye’nin Dêrik kentine bağlı Merga Mire köyünde 16 kadın arkadaşıyla birlikte bir eve gider. Cansız, dağa gitmeden önce kaldığı evin sahibi Kamla Kemi’ye bir kol çantası ve boncuktan yapılmış küçük bir cüzdan, bir de ceketinden kopmuş düğmeleri anı olarak bırakır. Kamla Kemi, Cansız’ın çantasına yıllardır gözü gibi bakıyor. Kamla Kemi, o günden sonra tüketmediği heyecanını şu sözlerle aktarıyor: “Uzun bir ceketi vardı bize geldiğinde. Düğmeleri kopmuştu. Dikeyim dedim. ‘Yok dikme, düğmeler sende kalsın’ dedi. Düğmeleri bıraktığı gibi duruyor. Bir de bana çantasını bıraktı. Çantasını ve içinde bıraktığı eşyaları yıllardır yanımda taşıyorum.”
Hayatını değiştirdi
Cansız’ı Diyarbakır Cezaevi’ndeki onurlu direniş efsanesinin Kürt kadın kahramanı olarak tanıdığını dile getiren Kamla Kemi, Cansız’ın başta kendisinin ve Kürt kadınların hayatını değiştirdiğini ifade etti. Kamla Kemi, Cansız’ı şöyle anlatıyor: “Heval Sakine çok güzel bir kadındı. Bakmaya doyamazdık. Gülüşüyle hayran bırakıyordu. Kürtçe bilmiyordu. Biz de Türkçe bilmiyorduk. Ama gülüşü ve bakışlarıyla bize her şeyi anlatıyordu. Biz de anlıyorduk. Köyümüzde kadın, erkek, çocuk, yaşlı, genç herkes ona hayran kalmıştı. Arkadaşlar onun konuşmalarını bize tercüme ediyorlardı. Bizimkini de ona tercüme ediyorlardı. Hem birikimli hem disiplinliydi.”
‘Kavgasını miras bıraktı’
Cansız’ın sabahın dördünde köyde eğitim için grubunu uyandırıp eğitime götürdüğünü ifade eden Kamla Kemi, Cansız’ın bir saatini bile boş geçirmediğinin altını çiziyor. Kamla Kemi, Cansız’ın köyde bulunduğu süreçte halka mücadeleyi ve Kürtlerin yaşadıklarını anlattığını belirtiyor. Kamla Kemi, şu sözler ile konuşmasını sonlandırıyor: “Tandırda ekmek yaparken yanıma geliyordu. Dağa gittiğinde zorlanmadan ekmek yapmak için ekmek yapmayı öğreniyordu. Heval Sakine bizim ev işlerini nasıl yaptığımızı görünce, evi nasıl idare ettiğimizi görünce güçlü olduğumuzu, ancak örgütlenmemiz gerektiğini söylüyordu. Önderliğin kadına verdiği değeri ve konumu anlatırdı. Heval Sakine dört parça Kürdistan’da yaşayan tüm kadınlara büyük bir mücadele mirası bıraktı. Kürt kadınların Sakine Cansız’ın kadın mücadelesine sahip çıkması gerekiyor.”
Nûdem Têkoşer/Qamişlo-Jinnews