AKP’li Şirin Ünal’ın evinde intihar ettiği ileri sürülen Nadira Kadirova’nın dosyasının kapatılmasına HDP ve İHD’den tepki geldi. HDP’li Başaran, dosyanın alelacele intihar denilmesi gibi doğru bir yargılama yapılmadan kapatıldığını vurguladı
AKP İstanbul Milletvekili Şirin Ünal’ın evinde çalışan ve intihar ettiği ileri sürülen Nadira Kadirova’nın ölümüne ilişkin verilen takipsizlik kararına yapılan itiraz reddedildi. Kadirova’nın ölümüne ilişkin dava dosyasının kapatılmasını İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Genel Başkanı Eren Keskin ve HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, Mezopotamya Ajansı’ndan (MA) Berivan Altan’a değerlendirdi.
Sürpriz olmadı
Dosyanın kapatılmasının kendileri için sürpriz olmadığını dile getiren İHD Eş Genel Başkanı Keskin, İHD Kadın Merkezi olarak dava dosyasını başından beri takip ettiklerini ve kendilerinin AKP’li milletvekili Şirin Ünal hakkında yaptıkları suç duyurusuna da takipsizlik verildiğini hatırlattı. Dosyanın başından beri şüpheli yürütüldüğünü kaydeden Keskin, “Cinayet ya da intihar ne olursa olsun milletvekilinin silahı ile işleniyor” dedi.
Keskin, dosya kapsamında yer alan şüpheleri ise şöyle ifade etti: “Evde çalışan statüsünde olan bir insanın bir milletvekilinin en gizli yerde tutması gereken silahının yerini nasıl bilebilir, buna nasıl ulaşabilir? Silah üzerinde parmak izi tespit edilemedi. Nadira’nın milletvekilinin odasına girmenin zor olduğu bilindiği halde Meclis’teki odasında, arabasında çekilmiş poz poz resimleri var. Bu normal hayatın olağan akışında çalışan-işveren ilişkisinin olmadığını gösteriyor. Nadira’nın bir arkadaşıyla görüşmüştüm ve arkadaşı Kadirova’nın sürekli ağladığını, erkek arkadaşının yüzüne nasıl bakacağını bilmediğine dair sözler sarf ettiğini söylemişti. Tüm bunlardan yola çıkarak, cinsel saldırıya uğramış olabileceği düşüncesini edindik.”
‘Hakkını koruyacağız’
Kadirova’nın ölümünün intihar dahi olsa cinsel saldırı olup, olmadığı ve intihara sürüklenme nedeninin ya da cinayet olup, olmadığının net bir şekilde araştırılması gerektiğini vurgulayan Keskin, doğru bir yargılama yapılmadan takipsizlik kararı verildiğini belirtti.
Dava dosyasının avukatı tarafından kendilerine de dosyaya katılabilmeleri için yetki belgesi verildiğini söyleyen Keskin, “Avukatının öncülüğünde insan hakkı savunucusu kadın avukatlar olarak dosyanın takipçisi olacağız. Biz kadınlar olarak Nadira’nın hakkını sonuna kadar korumaya devam edeceğiz” diye konuştu.
Başaran: Sormaya devam edeceğiz
HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran da Nadira’nın ölümünü yakından takip ettiklerini belirterek, ölüm kamuoyuna yansıdığında da hemen alelacele bir intihar olduğu konusunda açıklama yapıldığına dikkat çekti. Nadira’nın ailesi, arkadaşlarının ölümün şüpheli olduğuna dair açıklamalarını anımsatan Başaran, tüm bunlara rağmen dosyanın kapatıldığını belirtti.
Başaran, “Türkiye’de bir çok kadın cinayetine intihar süsü verilerek, üstünün kapatıldığını biliyoruz. Bu dosyada da şüpheli olarak kalan bir sürü iddianın olduğu, araştırılmadığı, Nadira’nın kaldığı yerin bir iktidar milletvekili olması, iktidarın yargı üzerindeki etkisinin net olarak bilindiği ve ilk günden aslında bir algının yaratıldığı göz önünde bulundurulduğunda toplumun bütününde dosyaya dair şüpheler var” sözlerini kullandı.
Dosya kapanmasında olayın AKP’li bir milletvekilinin evinde yaşanmasının da etkisi olduğu görüşünü paylaşan Başaran, “Bu bizim sormaya devam edeceğimiz bir durum. İç hukukta yolları tükenmiş dahi olsa biz takipçisi olmaya devam edeceğiz. Nadira’nın ölümü aydınlatılana kadar bizim açımızdan hala şüphelidir. Yargı aklamış olabilir ancak Türkiye toplumunda aklanmış bir mesele yoktur” diye konuştu.
Ne olmuştu?
AKP Milletvekili Şirin Ünal’ın Ankara’daki evinde 23 Eylül 2019 tarihinde şüpheli şekilde yaşamını yitiren Nadira Kadirova dosyasıyla ilgili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturmada, 2 Mart’ta takipsizlik kararı verilmişti. Başsavcılığın kararına, ailenin avukatı tarafından itiraz edildi. İtiraz dilekçesinde, delillerin özensiz ve dikkatsizce toplandığı ileri sürülerek, takipsizlik kararın kaldırılması talep edilmişti.
Kadirova’nın ölümü sonrasında hazırlanan Adli Tıp Raporu’ndan bölgesinden alınan örneklerde PSA’nın (prostat spesifik antijen) bulunmasına rağmen bir karşılaştırma yapılmamıştı. Yine Ankara Emniyet Müdürlüğü Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü’nün parmak izi geliştirme biriminin raporunda, “Olayda kullanılan Baretta marka silah üzerinde parmak izi tespit edilemediği” ifadeleri yer aldı.
Kadirova’nın Özbek asıllı yakın arkadaşı Leyla Niyazova’nın verdiği ifadede, olaydan bir gün önce genç kadının kendisine, Milletvekili Ünal’ın tacizine uğradığını ve kendini öldürmeyi düşündüğünü söylemesi, cinsel saldırı iddialarını gündeme getirmişti.
ANKARA