Epey orijinal ve ilginç görsel malzemesiyle yetmiş dokuz sayfalık e-kitap, hesabını yaptım, tam doksan dakikada okunuyor. Futbola ilişkin bir çalışma için fena değil. Uzatma olabilir ama bu size kalmış bir şey…
M. Şehmus Güzel
Abidin Dino’nun yaratıcılarından biri olduğu, 1967’de Türkiye’de “Altın Goller” ismiyle gösterilen “Goal!” filminin hikayesini yazmak istememin ve nihayet yazıp sunmamın birkaç nedeni var: Aramızdan ayrılışının yirmi dokuzuncu yılında Abidin’i bir de böyle anımsamak, futbola ve belgesel filmciliğe önem verdiğini sergilemek istiyorum…
Abidin’in futbolla ilişkisi sadece ilk gençlik yıllarındaki kaleciliğiyle ve daha sonraki futbolistik ve abidinik sohbetleriyle sınırlı değil. Milyonların ilgisini çeken ve coğrafyası gittikçe genişleyen bir spor olduğu kadar birçok yönüyle ekonomik, siyasi ve toplumsal bir olay biçiminde değerlendirdiği futbol ve futbolun “nakli”, “naklen yayını” alanında Abidin Dino futbol tarihine kalıcı bir imza atmıştır. Kalıcı bir iz bırakmıştır: İngiltere’de düzenlenen The Word Cup 1966 vesilesiyle. Birleşik Krallık milli takımının kazandığı Şampiyona’nın maçlarını belgesel bir filmle ölümsüzleştirerek. Öğretici ve kalıcı derslerle yüklü harika bir belgesel yaratarak. Hafızalardan silinmeyen.
19. yüzyılın ikinci yarısında, bu işin uzmanlarına göre 1863’te İngiltere’de yaratılan ve 20. yüzyılla hız kazanan, dünyanın dört bucağına, bilhassa Brezilya’ya, yayılan futbolun kısa tarihinde futbolun filme çekimi alanında bir devrim yaratan bu belgeselde Abidin, Eylül 1934 ile Mayıs 1937 arasında, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nde (SSCB) Sergey Yutkeviç ile birlikte sinema alanında çalıştığı dönemde öğrendiği ve uyguladığı sinema yöntemlerini bir kez daha kullandı. “Çizgi senaryo” metodunu sürdürdü. O günlerde televizyonlarda siyah beyaz nakledilen maçları renkli olarak yansıttı küçük ve büyük ekranlara. Bir maçı pek çok, 16 veya 19 kamerayla filme çekti. Hangi an hangi kamera ne yapmalı, kameralar nerelere yerleştirilmeli ve daha binbir konuda buluşlar yarattı. Bir belgeselle belgesel filmde ödüller kazandı, sinema tarihinin unutulmazları arasına girdi. Az şey sayılmamalı.
Abidin Dino’ya yakışıyor.
Bu çalışmada bu yaratıcılığın kısa tarihini aktarmaya çalışıyorum. Tarihte ve tarihimizde iz bırakanları unutmamak arzusuyla. Abidin Dino bizdendir. Abidin Dino karikatür, resim, öykü ve şiir ustasıydı. Gazeteciydi. Türkiye ve SSCB’de sinemada ve tiyatroda dekoratör ustasıydı. İngiltere’de dünyaca tanınan belgesel ustası. Bilinmesinde yarar var.
Bu belgesel üzerine araştırmalarımı ve çalışmamı derinleştirince Abidin’in tek yönetmen olmadığını anladım. İngilizce ve İtalyanca afişlerde, haber, makale, duyuru ve benzerlerinde iki yönetmenin ismi var. “İkinci yönetmen” veya büyük olasılıkla stadyumların dışındaki sahneleri çekmekle yükümlü “ikinci ekibin yönetmeni” hakkında ayrıca araştırmalar yaptım: Ross Devenish ismini böylece buldum. Hayat hikayesinden konumuzu ilgilendiren parçalara çalışmamda kısaca yer verdim. Fotoğraflarını da bulup e-kitabıma yerleştirdim. 1966’da 27 yaşındaki Güney Afrikalı genç, o yıllarda ülkesinde yürürlükte olan Siyahları dışlayıcı, ırkçı ve açıkça Nazi rejime muhalif ve sinema eğitimini Londra’da yapmış ilerici bir sinemacı. Kısaca anlatılması gerekiyordu. Elimdeki belgelere ve bilgilere dayanarak yazdım.
Belgeselin yaratılmasında ismi bilinmesi gerekenlerden biri de Octavia Senoret Guevara’ydı: Belgeselin prodüktörü. 1946 veya 1947’den itibaren bilhassa İtalya’da aktör, senarist ve prodüktör olarak tanınıyor. Abidin ile Abidin’in 1952’de Ocak ayından yılın sonuna kadar kaldığı Roma’da tanıştıklarını çıkarsadım. Ocak 1952’de İstanbul’dan Roma’ya giden Abidin’in hemen kaynaştığı resim, sinema, edebiyat ve genel sanat çevresi içinde Octavia ile tanıştığı ve bu dostluğun sürdüğünü sanıyorum. Bizzat Ross, Abidin’in Octavia’ın “dostu” olduğunu bir söyleşisinde belirtiyor. Böylece Abidin’in İtalya ile öteden beri gelen ama maalesef henüz yeterince incelemediğimiz, araştırmadığımız İtalya aşkının kimi kapılarını da açtık sanıyorum. Araştırma ve incelemelerimizi sürdürmeliyiz. Yeni kapılar var, açılacak.
Epey orijinal ve ilginç görsel malzemesiyle yetmiş dokuz sayfalık e-kitap, hesabını yaptım, tam doksan dakikada okunuyor. Futbola ilişkin bir çalışma için fena değil. Uzatma olabilir ama bu size kalmış bir şey: Çayı demledikten, iki bardak tavşan kanı çayı içtikten sonra okumaya başlarsanız tam doksan dakikada bitiyor. Denemesi serbest. Altın Goller, ekitap.ayorum.com sitesinde. Hediyemizdir…