TSK’nin, Şengal’e yönelik hava saldırısını kınayan siyasi parti ve sivil toplum örgütleri, ‘Ortadoğu halklarının bu saldırının karşısında durması, Ezidi halkımızla dayanışma içerisinde olması çağrısını yapıyoruz’ dedi
Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Tevgera Jinên Azad (TJA), Halkların Demokratik Partisi (HDP), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Özgürlük ve Sosyalizm Partisi (ÖSP) ve Barış Anneleri’nin yanı sıra birçok sivil toplumun katılımı ile TSK’nin Şengal’e yönelik gerçekleştirdiği hava saldısına ilişkin basın açıklaması yapıldı. HDP Diyarbakır İl Örgütü’nde yapılan açıklamayı DTK Eşbaşkanı Berdan Öztürk okudu. Ezidi halkına karşı yürütülen soykırım politikalarının sürdürülmekte olduğunu belirten Öztürk, şunları kaydetti: “Mezhep ve din savaşlarının merkezi olan Ortadoğu’da, en fazla Ezidi halkı bu savaşların kurbanı olarak seçilmiş, 73 fermanla tarihin en acımasız ve vahşi katliamlarıyla yok edilmek istenmişlerdir. Bundan dört yıl önce, uluslararası emperyal güçlerin göz yumması ve kimi bölge devletlerinin açık desteği ile DAİŞ çeteleri Ezidi Kürtlerin kutsal ve kadim şehri Şengal’e saldırmış, büyük bir katliam gerçekleştirmiştir. Binlerce Ezidi Kürt kadını DAİŞ çeteleri tarafından kaçırılarak köle pazarlarında satılmış, çok ağır sistematik işkencelere, tacizlere ve tecavüzlere tabi tutulmuşlardır. Bu zulüm bir insanlık suçu olarak tarihe kazınmıştır. Kaçırılan Ezidi Kürt kadınlarından binlercesinin akıbetinin hala ne olduğunun bilinmemesi de insanlığın bir ayıbı ve utancı olarak tazeliğini korumaktadır.”
Şengali için başsağlığı
Ezidi halkının zulme karşı direndiğini ve kutsal topraklarını savunduğunu belirten Öztürk şöyle devam etti: “Ezidi halkımız özgürlüğünü sağlamak için müthiş bir demokratik toplum inşası seferberliğine girişerek, Ezidi Kürt kadınlarının öncülüğünde kendi öz savunmasını kurumsallaştırarak Ezidi topraklarını DAİŞ terör çetelerinden tamamen temizlemiştir.” Şengal’de Ezidi halkının özgücü ve iradesi temelinde demokratik ve özgürlükçü bir yönetim sistemi oluşturduğunun altını çizen Öztürk, bunun IŞİD’e destek verek bölge gericiliğini tedirgin ettiğini söyledi. Öztürk şöyle konuştu: “Ortadoğu gericiliğinin, Ezidi halkımıza karşı yürüttüğü saldırgan politikalar farklı biçimler alarak sürdürülmeye çalışılmaktadır. Bu hazırlıklar, 15 Ağustos günü Koço köyünde yapılan katliamın yıldönümü anmasından dönen Ezidi konvoyuna savaş uçakları tarafından saldırı düzenlenmesi bu hazırlıkların pratik olarak hayata geçirildiğinin de göstergesi olmuştur. Ezidi halkının değerli evladı, önder siyasetçilerinden Mam Zeki’nin yaşamını yitirmesinden dolayı derin bir acı ve üzüntü yaşadığımızı belirtmek isteriz. Ezidi halkımız başta olmak üzere, bütün Kürt halkına, yoldaşlarına ve ailesine başsağlığı dileklerimizi sunuyoruz.”
Dayanışma çağrısı
Öztürk, açıklamayı şu sözlerle bitirdi: “Yapılan saldırıyı, hangi parçada olursa olsun Kürt halkının kazanımlarına ve özgürlük taleplerine karşı yapıldığı gerçeğini bütün Kürdistani yapıların bilince çıkarması gerekir. Bu bilinçle, Ezidi halkımızı sahiplenmek ve yeni fermanlardan korumak adına, büyük bir dayanışma içerisinde olmak bütün Kürdistani yapıların hayati derecede bir sorumluluğudur. Bu saldırı Rojava ve Şengal’de yeşermeye başlayan, Ortadoğu halklarının barış, kardeşlik, adalet ve özgürlük taleplerine karşı yapılmış bir saldırıdır. Bu nedenle tüm Ortadoğu halklarının bu saldırının karşısında durması, Ezidi halkımızla büyük bir dayanışma içerisinde olması çağrısını yapıyoruz. “Bizler, siyasi parti ve sivil toplum örgütleri olarak bu saldırgan politikaların ve Kürt düşmanlığının Türkiye devletine hiçbir şey kazandırmayacağını; bu yöntemlerle asla sonuç alınamayacağı gerçekliğini yüzyıllık inkâr ve imha politikalarının iflasından yola çıkarak bir kez daha açıklıkla dile getirme istiyoruz. Bu bilinç, duygu ve inançla, hiçbir saldırının halkımızın iradesini kıramayacağı gerçeğini büyük bir kararlılıkla tekrarlıyor, tüm halkımızı Ezidi halkımızla dayanışmaya ve birlik olmaya çağırıyoruz.”
DİYARBAKIR