Birleşik Metal-İş’e üye oldukları gerekçesiyle Özer Elektrik Fabrikası’nda işlerine son verilen işçiler, 48 gündür zor şartlarda direniyor. İşçiler, direniş alanına işverenlerin hayvan pisliği döktüğünü söyledi
Kocaeli’nin Dilovası ilçesinde bulunan Özer Elektrik Fabrikası’nda çalışan 10 kişi, Birleşik Metal İşçileri Sendikası’na (Birleşik Metal-İş) üye oldukları gerekçesiyle 27 Temmuz’da işten çıkarıldı.
İşçiler, bunun üzerine fabrika önünde oturma eylemine başladı. İşten çıkarıldıkları ilk günden bu yana sabah saatlerinde mesainin başlamasıyla eylem alanına gelen işçiler, fabrikanın boşalmasının ardından evlerine dönüyor.
Emek hırsızlığı yapılıyor
İşten atılanlardan Yusuf Çakır, çalışmaya başladığı günden bu yana mesai ücretlerinin sigortaya gösterilmediğini belirtti. Çakır, bunun hem kendilerine hem de devlete zararı olduğunu işverene bildirdiklerini, fakat işverenin mesailerini yatırmayı kabul etmediğini söyledi. Mesailerin yatırılmasını talep ettiklerinde işverenin kendilerine, “Fazla mesai ücretini devlete yatırmadığımızdan dolayı yaklaşık 18 bin lira net karımız var” dediğini aktaran Çakır, “Bu devleti dolandırmaktır. Burada tamamen vergi kaçakçılığı ve emek hırsızlığı yapılıyor. Bunun gibi çevrede bir sürü firma var” dedi.
İşveren hakaret etti
Yaşanan sorunlara sendikalı olarak çözüm aradıklarını ifade eden Çakır, işverenin sendikalı olduklarını öğrendiğinde işlerine son verdiğini kaydetti. 2 aylık mesai ücretlerinin ve aylıklarını da alamadıklarını belirten Çakır, işverenin bu duruma ilişkin ise, “Kesinlikle bunları vermeyeceğiz, hukuken yolunuz açık” dediğini dile getirdi. Çakır, yapılanların hukuksuz olduğunu anlatmaya çalıştıklarını ancak hakarete maruz kaldıklarını söyledi.
‘Direnmek zorundayız’
“Emeğimize, çocuğumuzun geleceğine ve geleceğimize sahip çıkmak için direniyoruz” diyen Çakır, “Bu direnişin sonunda kazanma şansımız var. İşçi sınıfı olarak haklarımızı aramamız gerekiyor” diye konuştu.
İMES’te bir kıvılcım yaktık
İşten çıkarılan bir başka işçi Suat Güneş ise, anayasal haklarını kullandıkları için işten atıldıklarına dikkati çekerek, işten çıkarılmadan önce işverenin kendilerine, “Sizi öyle bir suçtan atacağım ki bundan sonra hiçbir yerde iş bulamayacaksınız” dediğini aktardı.
Güneş, “Biz yılmadık. 48 gün değil 480 gün de olsa kapının önünde durmaya devam edeceğiz. Hakkımızı arayacağız. Çünkü biz İMES’te bir kıvılcım yaktık, bundan sonra bütün fabrikalarda sendikalaşmanın önünü açmış olacağız” diye konuştu.
Direniş alanına hayvan pisliği
Zor şartlar altında direndiklerini söyleyen Güneş, “Oturduğumuz yere akşam biz gittikten sonra hayvan pisliği döktüler. İşyerinde sendikalı olan arkadaşlarımıza amansız bir baskı ve zulüm var. Eski askeri idari amir olarak işe aldılar. Arkadaşlarımız aileleri üzerinden baskı yapılıyor. Bu durumda bile ne işyerinde ne de kapı önünde kırılmamız olmadı. Sonuna kadar direneceğiz. Çünkü haklıyız, hakkımız olanı istiyoruz” dedi.
Güneş, tüm işçilere, “Sendikalaşmaktan korkmayın. Sendika bizim anayasal hakkımızdır. Tek başına bir şey yapamayız, birleşe birleşe kazanacağız” çağrısı yaptı.
‘Sendika haktır, verilmez alınır’
Yaşar Akgün de, her koşulda direnmeye devam ettiklerini ve işyerindeki arkadaşlarının da kendilerine destek olduğunu kaydetti. İşverenin idari amir olarak işe aldığı askerin, fabrikalardaki sendikaları bitirmek için çalıştığını kaydeden Akgün, baskılara dayanamayan bazı arkadaşlarının sendikadan istifa ettiğini fakat geri kalanların mücadelede dinç olduklarını söyledi. Akgün, “Biz kazanacağız, hakkımız olanı alacağız” dedi.
Akgün, “Herkes destek veriyor, bundan dolayı sevinçliyiz. Özer Elektrik işçileri bir ilki başarmıştır. Burada bir kıvılcım yaktık umarım bu katlanarak gidecek” dedi.
Tüm işçilerin manevi desteğini isteyen Akgün, “Kimse yılmasın. Sendika haktır, verilmez, alınır” ifadelerini kullandı.
MA / Kadir Güney