Karadeniz dağlarında‘Yeşil Yol’ açmaya çalışanlara karşı çıkan yaşlı bir kadın jandarma müdahalesine yönelik devlet kim? diye sormuştu. Benzer bir süreç ise Bursa Yenişehir’de yaşandı
Bursa’nın Yenişehir ilçesi Kirazlı köyünde bulunan Lübnanlı maden şirketinin maden sahasını genişletmek ve genişleyen alanda siyanür havuzları kurarak maden zenginleştirme girişimine Valilik tarafından onay verilmesi sonrası köylüler uygulamaya isyan etti. Şirketin ağaç kesimine başlamasıyla birlikte köylüler, aylardır meralık alanlarını korumak amacıyla direniş gösteriyor. Lübnanlı şirket Meyra Madencilik, sadece bölgeden çıkan cevheri değil Kütahya, Balıkesir gibi illerden gelecek cevherleri de işleyebileceklerini belirtmesi ise dikkat çekmişti.
15 gün zor beklediler
Koronavirüs salgınının başladığı günlerde jandarma eşliğinde ağaç kesimine gelen şirketi DOĞADER’in desteği ile köylülerin müdahalesiyle kesim durdurmuş ve Valilik 15 gün süreyle ağaç kesimini ertelemişti. 15 gün erteleme dolar dolmaz yüzlerce jandarma ve iş makineleriyle birlikte köye gelen şirket hızla ağaç kesimine başlamasıyla birlikte köylüler alana gitmek isterken köy çıkışında jandarma tarafından durduruldu. Bursa’da desteğe gelen DOĞADER üyelerinin de yolları polis ve jandarma tarafından kesilerek bölgeye girişleri engellendi.
Köyün tamamı gözaltında
Jandarma ve şirket gelmeden önce sabahın erken saatlerinde köyün mezarlığında nöbete başlayan bir grup köylü ise adeta köyü işgale gelen jandarma tarafından mezarlıktan çıkarıldı. Köydeki son evden itibaren yolları kapatılan köylüler, şirketin meralarına el koymasına ve buna izin verenlere tepki gösterirken bahçelerine bile gitmeleri engellendi ve köylüler jandarma araçlarına alınıp köyün içine sürülerek köyün tamamına gözaltı uygulandı. CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu ise köye gelerek ağaç kesmek ve yollar açmak amacıyla çalışan bir iş makinesinin önüne geçerek çalışmayı durdururken diğer iş makinelerinin çalışmaya devam ettiği görüldü. Bu sırada görüntü almaya çalışan Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu’nun eşi Yusuf Kayışoğlu da jandarma tarafından gözaltına alındı.
Mücadelemiz birlikte sürecek
Köyün adeta kuşatıldığını ifade eden DOĞADER üyesi Murat Demir, “Abartılı bir şekilde jandarma var. İki gündür yollar kapatıldı. Köylülerin yaşam alanlarını savunması engelleniyor ve gözaltına alınıyor. Şu an köyün tamamı gözaltına alınmış durumda. Bizlerin de geçişine izin verilmiyor. CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu çalışma yapan kepçelerin önüne geçerek çalışmaları durdurmaya çalıştı. Köylülerle birlikte mücadelemiz sürecek burada hep birlikte bekliyoruz” sözleriyle yaşanan sürece tepki gösterdi. Akşamüstü ise Mv. Nurhayat Altaca Kayışoğlu ve bir grup köylü Valiliğe giderek bir görüşme yaptı. Görüşmede yargı süreci devam ederken şirketin çalışma yapamayacağı Vali’ye hatırlatıldı.
Gerçeklerin öğrenilmesi engelleniyor
Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) Bursa Şubesi, Mv. Nurhayat Altaca Kayışoğlu’nun eşi olan gazeteci Yusuf Kayışoğlu’nun gözaltına alınmasına tepki gösteren bir açıklama da bulundu. ÇGD yaptığı açıklamada, “Gazeteci Yusuf Kayışoğlu’nun gözaltına alınması ile yapılan işlemin hukuksuzluğu örtülmek istenmektedir. Amaç doğa talanının, toplumsal gerçeklerin öğrenilmesini engellemektir. Yusuf Kayışoğlu’nun gözaltına alınmasını kınıyoruz” denildi.
Toprağı savunanların yanındayız
Görüşüne başvurduğumuz CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu konuyla ilgili olarak, “Önceki gün de dahil üç gündür oradayım. İlk gün ben giderken şirket o gün çalışmayı durdurmuştu. Dün sabah yine aradı köylüler destek talebinde bulundular. Sabah eşimle gittik. Köylüler kepçenin üstüne çıktıklarını, oradan kaldırıldıklarını söylediler. Aralarında ufak tefek yaralananlar olmuştu. Sonra ben sahaya girdim, kepçe çalışıyordu ve kepçenin önüne geçerek durdurdum.
Beni engelleyemeyince eşimi aldılar hukuka aykırı olarak. Başka bir kepçe getirip çit alanlarını kazdılar, ağaçları kestiler. Akşam gidiyoruz deyince ben kepçenin üstünden indim ve onlar gidene kadar bekledim. 13 Mayıs günü sabah yine arayıp yardım istediler. Sabah 6 gibi köylüler mezarlığa gitmiş, onları oradan çıkarmışlar.
Köylüler, jandarma noktaları nedeniyle köylerine girip çıkmakta sıkıntı yaşıyorlar. Çalışılan bölge mera olarak kullanıldığı için keçilerini otlatamıyorlar. Göletten, tarlalarını sulamak için tankerle su alamıyorlar. Bazılarının tarlasına kapatılan alandan gidilebiliyor. Tarlalarına jandarma eşliğinde gidiyorlar. Mezarlığa gitmelerine izin verilmiyor. Orada yıllardır zaten maden işletiliyor. Ama köylüler kapasite arttırımına ve ayrıştırma işlemine karşılar. Kimyasalların topraklarına, sularına karışacaklarını ve sağlıklı bir çevrede yaşama haklarının elinden alınacağını söylüyorlar. Sonuna kadar mücadele etmeye kararlılar. Biz de onların bu toprak savunmalarının yanındayız” diye belirtti.
EKOLOJİ SERVİSİ