(…) ‘Yeni Kürt Islahat Planı’ devrededir. Kürt’ün özgür iradesini kırmaya ve umudunu yok etmeye yönelik bu girişimleri boşa çıkarmanın yolu birlikten geçer
Abdullah Demirbaş
Türkiye’deki resmî ideoloji yüz yıla yakındır kimi zaman sürdürülebilirliği olmayan geçici refah politikalarıyla çoğu zaman da inkâr ve imha politikalarıyla inanç, etnisite ve ekonomik problemleri ötelemiştir. Resmî ideolojinin karakterine göre bu yöntemler değişiklik gösterse bile öz itibariyle birbirine yakındır. 2014 yılının Kasım ayından itibaren Kürtlere ve Türkiye demokrasi mücadelesine dönük farklı bir konseptle çökertme planı devreye sokulmuştur. Tüm demokratik kazanımları, ekonomik, sosyal, siyasal süreçleri yıkıma, yok etmeye tabi tutarken işbirlikçi ekonomi ve işbirlikçi sosyo-kültürel yapılar inşa etmeye çalışmaktadır.
Bu temelde aşağıda ifade etmeye çalıştığım ‘Yeni Kürt Islahat Planı’ devrededir. Kürt’ün özgür iradesini kırmaya ve umudunu yok etmeye yönelik bu girişimleri boşa çıkarmanın yolu birlikten geçer.
- Sistem, eski koruculuk sistemi yerine siyasal koruculuğu geliştirip kalıcı hâle getirmeye çalışmaktadır. Toplumun demokratik inşası yerine kendi işbirlikçi, siyasal koruculuğunun inşasını gerçekleştirme çabası demokratik toplumsal yapıların çökertilmeye çalışıldığının işaretidir.
- Bürokrasi dışında örgütlenmiş, toplumun demokratik gücü haline gelmiş kurumları kapatıp DTK’yi suç örgütü ilan edip cezalandırırken, Alevî, Süryanî ve Êzidî işbirlikçilerden oluşan zorlama meclisler kurarak dezavantajlı ve kapalı dinsel yapılarda bir tahribatı ve bu yapay liderler aracılığıyla biat amaçlamaktadırlar.
- Şengal’de AKP işbirliği ile gerçekleştirilmeye çalışılan Êzidî soykırımı ile ilgili herhangi bir yüzleşme yaşanmadan; Êzidî Miri adı altında bir işbirlikçiyi çıkarıp Êzidî ruhanî meclisi oluşturma çabası yine İslâhiye Xaltanlı’da Êzidî mabedi açılması var olan sorunların çözümü noktasında atılmış adımlar değil, sorunun halı altına süpürülmesidir.Bizim Amed’de açtığımız “Ezidi Evi” birtakım çevrelerce katlimizin vacip olduğu şeklinde değerlendirilmişti. Aynı çevrelerin hükümetin İslahiye’de açtığı Êzidî Mabedi’yle ilgili de düşüncelerini bilmek isteriz.
- Süryani, Keldani, Ermeni işbirlikçiler geliştiriliyor ve bunlar üzerinden işbirlikçi çalışmalar yapılıyor. Süryani, Keldani ve Ermeni vakıf seçimlerine müdahale ederek hem mallarına konup hem de iradelerini işbirlikçi yapmak istiyorlar. Müslüman olmayan bu kadim halklara yönelik bu sempati dış politikada sıkışmışlığın komik bir ifadesidir.
- Yirmi yıllık iktidarları boyunca Alevi inancına sahip vatandaşlarının en temel hak ve taleplerini sürekli öteleyen, Aleviliği ısrarla İslamiyet içerisinde eritmeye dönük adımlar atan iktidar Cemevlerini ve Dedeleri Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlayarak işbirlikçi çalışmanın sistematik bir şekilde yürütülmesi için son hamleyi yapmış bulunmaktadır.Çeşitli cemaat, tarikat ve mezhepten kanaat önderini “Âlimler Birliği” adı altında Diyarbakır’da toplayıp, Taliban’ı bu toplantıya çağırmaları bu girişimin sonucudur. Anadolu ve Kürdistan’da hayat bulmuş bu dinî örgütlenmelerin Taliban’la bir araya getirilmesi düşündürücüdür.
- Bütün bunlar işbirlikçi bir siyasal koruculuğu örgütleyecek. Bu işbirlikçi irade ile hem mevcut böl-parçala-yönet politikası hayata geçirilecek hem de olası bir siyasi çözüm sürecinde tıpkı 1923 Lozan sürecinde olduğu gibi bu yapılar aracılığıyla sorunumuz ve herhangi bir hak talebimiz yoktur açıklaması yaptırılacaktır.
- Hatta bir kısım devşirilmiş Kürt kurumlarını da katacaklar bunların arasına. Bunlar üzerinden de TRT 6 ve Kürtçenin seçmeli ders olarak okutulmasını örnek verdirilecek ve devletimiz her şeyi yapıyor dedirtecekler. Bütün bu hazırlıklar Yeni Çökertme Planı’nın bir parçasıdır. Bir yandan soykırım her alanda yaygınlaştırılırken bir yandan da işgal edilen demokratik alanları işbirlikçi siyasal kurumlara tahsis edecekler.
- Yarın bu oluşumları dünyanın güç merkezlerine Kürtler ve Kürdistan adına gönderecekler belki de. Bu İttihat ve Terakki ideolojisinin daha sonra “Beyaz Kemalizm’in” Lozan’da yaptığı şeydir. Şimdi ise “Yeşil Kemalizm” eliyle devletin bu dönemde hazırladığı politikadır. Stratejidir.
- Geçmişte “Beyaz Kemalizm” bu ülkeye komünizm gelecekse onu da biz getiririz diye Mustafa Suphi’yi ve arkadaşlarını Karadeniz’de boğdurup TKP’yi kurdurdu. Şimdi “Yeşil Kemalistler” bu ülkeye Kürtlük lazımsa biz getiririz diyorlar ve siyasal korucu kurumlar geliştiriyorlar.
- Bütün bunları boşa çıkartacak tek şey tarihsel olarak Kürt ve Kürdistani kongre-konferans, platform vb. birliktir. Ortak irade ve ortak strateji bunları boşa çıkartır. Bütün Kürt ve Kürdistani güçler bunun için çaba göstermeli, birlik olmalı, bireysel, partisel, aşiretsel kaygıları bir kenara bırakmalıdır.
- Yine bir Osmanlı oyunu ile kaybedebiliriz. Bu konuda Bakur, Başur, Rojhelat ve Rojava’daki partilere, kurumlara, şahsiyetlere büyük görevler düşüyor. Bakur’da Kürt ve Kürdistani ittifak hem stratejik hem de seçime yönelik bu oyunları boşa çıkarmak için elzemdir.
- Devlet desteği ile yeni inşa edilmek istenen ideolojinin temel ayaklarından olan Sünni Kürd köylerinde Kuran kursları adı altında ideolojik örgütsel ve ekonomik ayaklarını oluşturarak hem de Kürt hareketini tasfiye etmeyi amaçlayan tarz ve yöntemi uyguluyorlar. Alevi Kürt köylerinde kendilerine bağlı dergahlar ocaklar organize ederek Alevi Kürtler üzerinden mücadeleyi tasfiye ve kendilerini inşa etmeyi esas alıyorlar. Seyitlik hikayeleri üzerinden birçok Kürt aşiretine aslında Araplaştırma politikası uygulanmaktadır. Birçok sahte şecereler oluşturularak peygamber soyundan geldikleri kutsaliyeti atfedilerek Araplaştırma politikası uygulanıyor. Uyuşturucu, fuhuş, çetecilik ve mafya organize edilerek halk yozlaştırılırken bunların önü açılıyor. Daha sonra bu yarattıkları yoz ortama tarikat, cemaat ve işbirlikçi siyasi oluşumlar üzerinden “kurtarıcılık “rolü verilerek topluma bu ideoloji çare olarak sunulmak isteniyor.
- Kürtler, Ermeniler, Süryaniler, Asuriler, Keldaniler, Araplar, Farslar ve Türkler bu oyunu birlikte boşa çıkarabilirler. Ayrık siyasal koruculuk sistemine hayır deyip, kendi özgür irademizi birleştirerek özgür ve demokratik yarınları hep beraber inşa edebiliriz.
- Her köyde, her mahallede, sokakta Kuran kursları üzerinden hem ekonomik hem ideolojik örgütlenmelerini sağlıyorlar. Ayrıca bunlar üzerinden toplumsal sorunlara çözümleri kendi ideolojilerine göre yapıyorlar. Halkın sorunlarına bu örgütlenmeler üzerinden gerici çözümler üretmeye çalışıyorlar.
- Toplumu uyuşturucu, fuhuş, kumar vb. yoz yaşam içinde düşürürken öte yandan yoksullaştırıp kendine bağlarken, diğer yandan bunun çözümünün kendi ideolojileri olduğunu topluma kabul ettirmeye çalışıyorlar. Bunun içinde cemaatleri, tarikatları kullanıyorlar. Menzil, Nakşibendilik, Kadirilik, Xaznewi şeyhine İslâhiye’de büyük bir külliye yaptırmaları. Ayrıca Menzil’i üçe ayırıp üç koldan toplumu kendine bağlamayı yapıyorlar.
- Toplumda iş vb. işleri olanları da bu tür oluşumlarla hallediyorlar. İşe alımlarda iş insanlarının kredi ve projelerinin kabulü konusunda bu tür kesimler güçlendirilip ortada olanları kendi güç merkezlerine çekmeyi hedefliyorlar.