Demirtaş, solda birlik tartışmalarına ilişkin ‘Solda kapsamlı ve bütünlüklü birlik zor görünüyor. Herkes kendi küçük partisini korumayı istiyor’ dedi
HDP’nin önceki dönem Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, kurulan yeni partiler, Süleyman Soylu’nun eleştirileri, Solda birlik konusu ve gündeme dair yorumlarda bulundu
Demirtaş, “Sağlıklı bir tartışma zemini sağlanıp geniş toplumsal tabanlı bir demokrasi bloğu kurulabilir” diyerek, “Her siyasi parti veya hareket kendi programını dayatınca ortaya sağlıklı bir ittifak çıkmaz. Parti veya kadro çıkarlarına, son derece gereksiz ideolojik çatışmalara son verilmedikçe, ortaya anlamlı bir güç birliği de çıkmıyor” ifadelerini kullandı.
Demirtaş, Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu’nun yeni partilerine ilişkin ise, “Eğer demokrasiye geçiş sürecine katkı verebilecek bir duruş ve toplumsal desteğe sahip olurlarsa elbette siyasette bir karşılıkları olur. Nasıl bir ilişkimiz olacağını pratikleri belirleyecek” dedi.
Demirtaş, Tükenmez Haber’den Erdal İmrek’in sorularını yanıtladı.
‘Soylu cevap hak etmiyor’
Demirtaş, Devran’ın Jülide Kural tarafından sahnelenen oyununu Eşi Başak Demirtaş, Dilek İmamoğlu ve Selvi Kılıçdaroğlu’nun birlikte izlemesini şu sözlerle değerlendirdi: “Tek kelimeyle harikaydı. Bir arada olmak, dayanışma göstermek, umudu büyütmek her şeyden önce kutuplaşmaya verilmiş anlamlı bir mesajdır. Hepsine teşekkür edebilirim ancak. Buradan siyasetçiler de kendilerine ders çıkarır, ışık alırsa çok daha iyi olur elbette.”
Demirtaş’ın ‘Oyunun ardından İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun ‘Eksik yapmışsınız Kadir Efendi, bu ülkeyi bölemeyeceksiniz’ sözlerine yanıtı ise şöyle: “Süleyman ve Soylu kelimeleri yan yana gelince insan gerçekten de iyi bir şey çıkacak sanıyor ama durum tam tersi. Bu zatın benden bir cevabı hak ettiğine de inanmıyorum.”
Daha önce verdiği demeçlerde ‘bir demokrasiye geçiş koalisyonu hükümeti’ önerisi yapan ve sol güçlerin bir araya gelmesinin önemine dikkat çeken Demirtaş, ‘ittifak tartışmaları’na ilişkin, “Her siyasi parti veya hareket kendi programını dayatınca ortaya sağlıklı bir ittifak çıkmaz ve bu da mücadele güçlerinin dağınık durmasına, büyümemesine yol açar. Parti veya kadro çıkarlarına, son derece gereksiz ideolojik çatışmalara son verilmedikçe, ortaya anlamlı bir güç birliği de çıkmıyor. Yine de sağlıklı bir tartışma zemini sağlanıp geniş toplumsal tabanlı bir demokrasi bloğu kurulabilir” dedi.
‘Solda birlik zor görünüyor’
‘Dünyanın birçok yerinde ciddi hareketlilikler yaşanırken, Türkiye’de sol, sosyalist güçlerin, emek ve demokrasi bileşenlerinin bir çıkış yakalayamıyor oluşunu neye bağladığını’ sorduğumuz Demirtaş’ın cevabı bir eleştiri de içeriyor: “Solda kapsamlı ve bütünlüklü birlik ise bu koşullarda zor görünüyor. Herkes kendi küçük partisini korumayı dünyanın en önemli meselesi ve amacı olarak görürken halkın gerçek beklentilerine kimse yanıt olamıyor. Ortak bir basın bildirisi bile tek bir kelime yüzünden günlerce tartışılıp krize düşünürken solda birliği tartışmak mümkün olamıyor maalesef. Üzücü.”
Demirtaş siyasetin önemli gündemlerinden biri olan Babacan ve Davutoğlu’nun yeni partilerine ilişkin yaptığı değerlendirmede ise ‘Nasıl bir ilişkimiz olacağını pratikleri belirleyecek’ dedi.
Babacan ve Davutoğlu’nun ifade özgürlüğünden, demokratik ilkelerden bahsetmesi, örneğin kendisinin tutuklu yargılanmasını eleştirmelerine ilişkin ne düşündüğünü, bu açıklamaları samimi bulup bulmadığı sorularına ise Demirtaş şu yanıtı verdi: “Yeni kurulacak partilerin samimi olup olmayacakları bizi ilgilendiren bir durum değil. Biz, program ve pratiklerine bakarız.”
Demirtaş, yeni partilerin siyasette bir karşılık bulmalarının yolunu tarif ederken, ‘birlikte hareket edilip edilemeyeceğine’ ilişkin ise şunları söylüyor: “Eğer demokrasiye geçiş sürecine katkı verebilecek bir duruş ve toplumsal desteğe sahip olurlarsa elbette siyasette bir karşılıkları olur. Biz de buna göre bir değerlendirme yaparız. Şimdilik izliyoruz, kendi siyasi pozisyonumuzu olası gelişmelere göre belirleriz. HDP de yetkili kurullarında bütün bu mevzuları her yönüyle değerlendiriyor zaten. Nasıl bir ilişkimiz olacağını pratikleri belirleyecek. Ama görebildiğim kadarıyla HDP, demokratik ve ilkesel iş birliklerine kapalı değil, doğrusu da budur kanımca.”