HDP önceki dönem Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın avukatları, AİHM’in verdiği tahliye kararının uygulanması için Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Selahattin Demirtaş’ın serbest bırakılmasına ilişkin verdiği karar sonrası hükümetten farklı değerlendirmeler geldi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Karar bizi bağlamaz” derken, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ise kararı AİHM Büyük Dairesi’ne taşıyarak itiraz edeceklerini açıkladı. Demirtaş’ın avukatlarından Reyhan Yalçındağ, kararın uygulanıp uygulanmaması tartışmalarını, kararın uygulanması için atacakları adımları Mezopotamya Ajansı’na (MA) değerlendirdi.
‘AİHM’i unutarak açıklama yaptılar’
İktidar kanadından gelen açıklamaları, “Türkiye’nin AİHM’e taraf olduğunun unutularak yapılmış açıklamalar” şeklinde değerlendiren Yalçındağ, bu durumu “vahim” olarak niteleyerek, “Çünkü mahkemenin tarafısınız, 1990 yılından beri zorunlu yargı yetkisi tanımış, 1987 yılından beri bireysel başvuru yöntemini kabul etmiş. 1954 yılından beri Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) seni bağlıyor” dedi.
‘Derhal bırakılması gerekiyor’
Türkiye’nin karara itirazının ancak tazminat kısmıyla ilgili olabileceğini, itirazın, “kişi güvenliği ve özgürlüğüyle” ilgili verilen ihlal kararına binaen verilen tahliye kararının bekletilmesi için işletilebilecek bir süreç olmadığının altını çizen Yalçındağ, “Kişi güvenliği ve özgürlüğüyle alakalı olduğu için derhal bırakılması gerekiyor. Bu 11 günün her saati müvekkilimizin kişi güvenlik ve özgürlük hakkının keyfi bir biçimde ihlalinin tekrarı, sistemli bir hale dönüşü ve bu anlamda da aslında hürriyeti tahdit manasına da geliyor” diye konuştu.
‘Karar uymayan bir devlet idaresi var’
AİHM’nin Demirtaş hakkında verdiği kararın uygulanması için Anayasa Mahkemesi’ne başvurduklarını açıklayan Yalçındağ, “Ama bununla bitmeyecek. Demirtaş’ın tahliye edilmemesi durumunda aynı biçimde yine AİHM’e yeni bir başvuru, ikincisi kararların yürütümünden icrasından sorumlu Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’ne başvuru yapacağız. Çünkü bir karar var, karara uymayan bir devlet iradesi var. Hükümetin Büyük Daire’ye yaptığı itiraz retle sonuçlanacak. Yani bu kararlarının, doğru olmadığı ya da sözleşmeye, ek bir protokolüne uygun olmadığı sonucuna varacak zaten Büyük Daire” ifadelerini kullandı.
‘Süreç uzatılıyor’
AKP’li hukukçuların AİHM kararlarının uygulanmaması için hazırladığı mütalaaya değinen Yalçındağ, “Tamamıyla kendilerini siyaseten rahatlatacağını düşünerek ele alıp hazırladıkları bir mütalaa olduğu anlaşılıyor. 11 gündür yapılmak istenen şey; müvekkilimizin haksız bir biçimde keyfi bir biçimde kişi güvenlik ve özgürlük hakkının ihlalidir. Onun için süreci bu şekilde uzatmalara atmak yerine bu hukuka aykırı tutumdan ve mutlak surette Avrupa Bakanlar Konseyi kararına da Türkiye aleyhine yansıyacak olan bu sürece geri dönülüp, bir an önce Sayın Demirtaş’ın özgürlüğüne kavuşması gerekmektedir” dedi.