“Bu ülkede hukuk var, adalet var. 6-7 Ekim’de vatandaşımızı birbirine kırdıran bunlar değil miydi? Cezaevindeki zatın elinde 53 vatandaşımızın kanı var.”
Sayın Cumhurbaşkanı, Selahattin Demirtaş’ın serbest bırakılması yönündeki çağrılara yukarıdaki sözlerle karşılık verdi. Demirtaş’ın avukatlarından Mahsuni Karaman, meselenin çarpıtıldığını ifade ederek, Demirtaş’ın Kobane olayları için şiddet çağrısı olmadığını, iddianamede böyle bir suçlamanın da yer almadığını kişisel sosyal medya hesabından duyurdu. Peki Demirtaş’ın tutuklu yargılandığı dosya kapsamında hazırlanan iddianamede neler var?
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 31 fezlekeden açılan soruşturma dosyalarını tek dosya haline getirdikten sonra hazırladığı 514 sayfalık iddianamede, istemediğiniz kadar konuşma metni, toplantı ve yürüyüş ismi, basın açıklamaları var. İddianamede, ifade özgürlüğü kapsamına girmesi gerekirken suçlama olarak yöneltilen eylemlerin girdiği suç kapsamı, yani Demirtaş’ın yargılandığı maddeler şöyle:
“Silahlı terör örgütü kurma veya yönetme”, “terör örgütü propagandası yapma”, “suçu ve suçluyu övme”, “halkı kin ve düşmanlığa alanen tahrik etme”, “halkı kanunlara uymamaya tahrik etme”, “kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşleri düzenleme”, “kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama”, “suç işlemeye alanen tahrik etme”, “halkı kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşüne kışkırtma.”
İmla hataları ile insanı kör eden iddianame metnini okudukça, yargılanmasını bir kenara bıraktım, devlet gözünde bu denli kriminal birine nasıl olmuş da bu memlekette siyaset yapmasına izin verilmiş, ona şaşırıyorsunuz! Kurmadığı örgüt, işlemediği suç, yani çok affederseniz yemediği nane kalmamış gerçekten. Hatta “KCK/TM yapılanması içerisinde yer alan şahıslarla birçok örgütsel görüşme yaptığı” tespitiyle anlıyoruz ki Demokratik Bölgeler Partisi Eş Genel Başkanı Kamuran Yüksek ile avokado yemeye bile kalkmış:
Y: Yav ben geleçeğimde yarın geçerken dedim sizin ordan biraz avkado getireyim İtalya’dan
D: Bizim Köyden
Y: He sizin köyden
D: Ben o zaman Muhtarı arayayım
Y: Tamam sen ara muhtarı
D: He Muhtarı arayım bi sepet avakado toplasın
(Yazım hataları korunmuştur)
Konuşmanın devamında Yüksek’in, “Sayın Kampanyasını kitleselleştiriyorlar ya arkadaşlar” demesi üzerine, Demirtaş’ın verdiği “Hıhı” yanıtı sonrasında savcılığın yaptığı değerlendirme şu şekilde:
“Bu görüşmeden KCK/TM Sözcülerinden Kamuran Yüksek şüpheli Selahattin Demirtaş’a yurt genelinde organize edilen ‘Sayın Öcalan’ kampanyası kapsamında Adana ve Mersin’de kitlesel katılım sağlanacağını ve bunun için milletvekillerinden müsait olanların buraya yönlendirilmesini istediği anlaşılmaktadır.”
İddianame boyunca sıklıkla dile getirilen suçlamalardan biri, Demirtaş’ın tahrik suçu işlediği. “Ülkenin huzuru için her şeyi göze aldık, bu ölümleri durduracağız. Ülkemize barışı getireceğiz” gibi sözler savcılığa göre, halkı tahrik etmeye yönelik…
Gelelim Kobane olaylarına… İddianamede, HDP Merkez Yürütme Kurulu’nun sosyal medya üzerinden halkı sokaklara çıkmaya davet ettiği ve HDP eş başkanları dahil tüm yöneticilerin halkı silahlı isyana tahrik ve teşvik ettiği ifadeleri var. Ancak yer verilen açıklamalara baktığınızda bu iddiayı destekleyecek, içinde “silah” geçen tek bir cümle yok. Örneğin, “Bütün demokratik kitle örgütleri, emek ve meslek örgütleri, kadın ve gençlik örgütleri, demokratik güçler Kobani’de yaşanan vahşete karşı harekete geçmelidir. Kobani’deki kuşatma ve vahşi saldırganlık son bulana kadar süresiz direnişe çağırıyoruz” çağrısı hakkında savcılık, böyle bir çağrının sonuçlarının ne olacağının HDP yetkilileri tarafından bilinmesi gerektiğini belirterek, “Açıklama kasıtlı olarak yapılmıştır” diyor. Ve fakat başka bir sav yok.
Yazımızı bitirmeden, avokadonun yararlarını pas geçmeyelim. Kanseri önlediği gibi göz sağlığına da iyi geliyor. Özellikle katarakta birebir…
Herkese iyi haftalar!