AKP yönetimi ve medyasının bir süre önce “darbeci”, “ihanet etti”, “şer ittifakı” dediği BAE’ye 9 yıl sonra en üst düzeyde ziyaret gerçekleşti. İktidar kısa aralıklarla da olsa her tavır değiştirdiğinde yayın politikasını, manşetlerini değiştiren hatta “Şerefsiz bunlar!” gibi manşetler atan havuz medyasından Yeni Şafak ve Sabah gezi öncesi iştahlı başlıklar kullandı
Irak, Suriye, Libya’daki dış operasyonların ekonomik yükü, Suriye milli Ordusu’nun harcamalarının karşılanması gibi nedenlerle ekonomik kriz derinleşince BAE ile buzları eriten Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 9 yıl aradan sonra Birleşik Arap Emirlikleri’ne (BAE) 2 günlük ziyaret gerçekleştirdi.
AKP-MHP yönetimi ekonomi ve dış ilişkileri kötüye gidince BAE ile normalleşme görüşmeleri yapıp anlaşmalar imzalama yoluna girdi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Abu Dabi Veliaht Prensi Şeyh Muhammed bin Zayid Al Nahyan’ı Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda 24 Kasım 2022’de ağırladı. BAE ile anlaşma imza töreni yapıldı. 10 anlaşma imzalandı. Türkiye ve BAE arasında; Kara Paranın Aklanması ve Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Bağlamında Mali Bilgilerin Değişimine İlişkin Mutabakat Muhtırası, Hazine ve Maliye Bakanlığı Mali Suçlar Araştırma Kurulu Başkanı Hayrettin Kurt ile BAE Merkez Bankası Mali İstihbarat Birimi Başkanı Ali Faisal Baaloui tarafından imzalandı.
Erdoğan 14 Şubat 2022 günü de Abu Dabi Veliaht Prensi Şeyh Muhammed bin Zayed El Nahyan’ın daveti üzerine 9 yıl aradan sonra BAE’ye gitti. Erdoğan öncesinde Atatürk Havaliman’ında basın toplantısı düzenledi.
Erdoğan “Bugün geniş bir heyetle Abu Dabi’yi ziyaret edeceğiz. Abu Dabi’yi en son 2013 yılında ziyaret etmiştim. Körfez bölgesindeki tüm kardeş ülkelerin güvenliğini kendimizden ayrı görmüyoruz. Geçtiğimiz ay Abu Dabi’ye yapılan saldırıları güçlü şekilde kınadık” dedi.
Yeni bir dönem başlattıklarını kaydeden Erdoğan şunları söyledi: “Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile ilişkilerimizde yeni bir dönem başlattık. İkili ilişkilerin yanı sıra bölgesel ve uluslararası gelişmeleri de ayrıntılı şekilde ele alacağız. 8 milyar dolara ulaşan ticaret hacmimizle önde gelen ticaret ortaklarımız arasında yer alıyor. Türk müteahhitklik firmaları BAE’de bugüne kadar değeri 13 milyar doları bulan 141 proje üstlenmiştir. Bu rakamlarla BAE yurt dışı müteahhitlik sektörümüzün en büyük 10’uncu pazarı konumundadır. BAE de Türkiye’deki dinamik yatırım ortamına önemli katkılarda bulunuyor. İki ülke ekonomisinin birbirini tamamlayıcı yapısı esasen mevcut rakamların çok daha ötesinde bir potansiyele işaret ediyor. Ziyaretimizin amacı bu potansiyeli hızlıca hayata geçirmektir. Önde gelen yatırımcılarla da bir araya geleceğim. Ziyaretimiz vesilesiyle çok sayıda alanda ilişkilerimizde ilerleme sağlayacak adımlar atılmasını hedefliyoruz.”
‘Şiddetli cezai müeyyideleri uygulayacağız’
Erdoğan temel gıdada KDV indirimi konusu ve marketlerdeki yüksek fiyatlar konusunda da şunları söyledi:
“Kurduğumuz denetim ekipleriyle beraber bizim attığımız bu adımlara karşı ters adımlar atanlara yönelik şiddetli cezai müeyyideleri uygulayacağız. Çünkü vatandaşımızı ezmeye, vatandaşımıza yönelik arzu edilmeyen süreci işletenlere karşı müeyyidelerimiz ağır olacaktır. Bu konuda gerek Hazine ve Maliye gerek Ticaret Bakanlığımız tüm müfettiş ekipleriyle buraların kontrolünü, denetimini sürdüreceklerdir.”
Arap Baharı ve 5 Haziran 2017’den sonra
BAE 2 Aralık 1971’de Birleşik Krallık’tan bağımsız oldu. BAE; Suudi Arabistan, ABD bloku içinde yer aldı, ABD ile ilişkileri geliştirdi. 2010-2011 Arap Baharı denen ayaklanmalarla Tunus, Mısır, Libya, Yemen gibi ülkeler altüst olup yönetimler değişirken Türkiye ile Katar, İhvan-ı Müslimin (Müslüman Kardeşler) hareketinin Mısır ayağını destekledi. İhvan-ı Müslimin adayı olarak Mısır’da Cumhurbaşkanı seçilen Muhammed Mursi’nin politikalarına Türkiye ve Katar desteği, Suudi-BAE blokunun tepkisine yol açtı. İran’ın da Katar’a destek vermesi ve Türkiye ile iyi ilişkiler kurması ilişkilerdeki tansiyonu etkiledi. 3 Temmuz 2013’te Mısır’da darbe oldu. Suudi ve BAE bloku Mursi’nin devrilmesine destek olup yeni yönetimi finanse ederken, Katar’a karşı da hava-kara-deniz ablukası başlatıldı. Türkiye, Katar’da askeri üs açtı.
5 Haziran 2017’den itibaren Suudi Arabistan, BAE, Mısır, Bahreyn, Katar ile diplomatik ilişkilerini sonlandırdığını, hava sahalarını ve deniz geçişlerini Katar’a kapattıklarını açıkladı. Katar’ın dış dünyaya açılan tek kara kapısı Suudi Arabistan idi. Abluka ile Körfez’in tarihteki en büyük diplomatik krizlerinden biri başlamıştı. Türkiye ile BAE arasındaki kriz bu dönemde daha da büyüdü.
15 Temmuz 2016 Türkiye’deki darbe girişimi de BAE ile ilişkilerdeki gerilimi artırdı. BAE darbecilikle suçlandı.
İbrahim Anlaşmaları krizi
ABD’deki İbrahim Anlaşmaları da gerilime yeni halka ekledi. ABD arabuluculuğuyla BAE ve İsrail 15 Eylül 2020’de Beyaz Saray’da İbrahim Anlaşmaları (Abraham Accords) imzalayıp yeni bir dönem başlatmıştı.
İbrahim Anlaşmaları (Abraham Accords) imzalanınca AKP MHP yönetiminin Dışişleri Bakanlığı şu açıklamayı yapmıştı: “ABD, İsrail ve BAE tarafından açıklanan ve İsrail-BAE ilişkilerinin bütünüyle normalleştirilmesini öngören ortak bildiriye ilişkin olarak Filistin halkı ve Yönetimi tarafından gösterilen güçlü ve müşterek tepkiyi haklı buluyoruz. 2002 yılında Suudi Arabistan öncülüğünde Arap Ligi tarafından geliştirilen ve İslam İşbirliği Teşkilatı’nca da desteklenen Arap Barış Planı’nın BAE tarafından tek yanlı bir tasarrufla ortadan kaldırılmaya çalışılması son derece endişe vericidir. Hal böyle iken, sözkonusu üçlü bildiriyi Filistin davasına destek olarak takdim etmenin hiçbir inandırıcılığı yoktur. Zaten ölü doğan ve hiçbir geçerliliği olmayan ABD planı üzerinden gizli hesaplar yapmaya çalışan BAE, bu şekilde Filistin’in iradesini de yok saymaktadır. BAE liderliğinin Filistin halkının ve Yönetiminin rızası hilafına Filistin adına İsrail’le müzakereler yürütme ve Filistin açısından hayati önem taşıyan konularda taviz verme yetkisi hiç bir şekilde yoktur. Kendi dar çıkarları uğruna Filistin davasına ihanet ederken, bunu adeta Filistin için yapılan bir özveri gibi takdim etmeye çalışan BAE’nin bu riyakar davranışını tarih de, bölge halklarının vicdanı da unutmayacak ve asla affetmeyecektir.”
Çavuşoğlu: İhanet ettiği açık
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da, “Abu Dabi bölgenin istikrarsızlığı için çaba sarfeden bir ülke, kendi çıkarları için Filistin davasına ihanet ettiği de açık” ifadesini kullanmıştı.
‘Şerefsiz bunlar!’ manşeti
Havuz basını daha önce BAE’yi “darbecilik”le, “ihanet” ile suçlamıştı. Hükümetin yayın organlarından Yeni Şafak 23 Ekim 2020’de “Şerefsiz bunlar!” manşeti atmıştı. Yeni Şafak 14 Şubat 2022’de manşetin sağından “BAE açılımında yeni adım” başlığını kullandı. Yine 14 Şubat’ta twitterda da eski görüşme fotoğrafı üstüne coşkulu ifadeler yazdı.
Hükümetin havuz basınından Sabah gazetesi 21 Aralık 2017’de “Her kirli taşın altından BAE çıkıyor” başlığı ve “Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Dışişleri Bakanı Abdullah bin Zayid’in, Medine Müdafaası kahramanı Osmanlı Paşası Fahreddin Türkkan’ı ‘hırsız’ olarak niteleyen bir tweet’i paylaşmasına tepki yağıyor. Aslında bu paylaşım BAE’nin Türkiye’ye karşı başlattığı kirli oyunun devamı” ifadeleri kullanmıştı.
Sabah 20 Nisan 2019’da şunları yazmıştı: “Gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetinden sonra Türkiye’ye gelip bilgi toplayan 2 Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) casusu, MİT tarafından İstanbul’da yakalandı. Yapılan sorgularında her şeyi itiraf ettikleri öğrenilen Z.H ve S.S.’nin Ortadoğu’nun kiralık katili olarak anılan Muhammed Dahlan’a yakın olduğu belirlendi. BAE’nin 15 Temmuz hain darbe girişiminden önce, Dahlan aracılığıyla FETÖ’ye para aktardığı iddia edilmişti.”
Sabah gazetesi 13 Şubat 2020’de BAE için “FETÖ ile kirli ittifak”, “BAE’den skandal! Türkiye karşıtı lobi faaliyetlerinde milyonlar aktarıyor” gibi başlıklar kullanmıştı.
Sabah 14 Ağustos 2020’de “İsrail-BAE anlaşması ne anlama geliyor? Körfez’deki şer ittifakının Ortadoğu’daki amacı nedir?” demişti.
Sabah gazetesinin BAE’ye yönelik eski manşetlerine artık internette ulaşılamazken, Sabah gazetesi 14 Şubat 2022 günü manşet yanında eski bir görüşme fotoğrafı üstüne “BAE ile 12 anlaşma imzalanacak” başlığı kullandı.
İSTANBUL-ABU DABİ