DEM Parti ve CHP heyeti Esenyurt Meydanı’nda yurttaşlarla buluştu. DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, ‘Kayyım rejimine izin vermeyelim’ dedi. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ise yaptığı konuşmada ‘Bu kötülükle mücadeleyi büyüteceğiz’ ifadelerini kullandı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel de ‘Bıçak kemikte biz seçime hazırız’ diyerek erken seçimi işaret etti
Kent Uzlaşı ile seçilen Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özerin tutuklanarak yerine kayyım atanmasını protesto etmek için DEM Parti ve CHP heyeti Esenyurt Meydanı’nda yurttaşlarla bir araya geldi.
Belediye önünde KESK’lilerin polis ablukasına aldığı görüntülendi. KESK’liler polis ablukasına tepki gösterdi.
‘İç barışa darbe yapıldı’
Kürsüye ilk önce DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları çıktı.
“Dün sizin iradenize kayyım atandı” diyerek sözlerine başlayan Hatimoğulları, şöyle konuştu: “Dün bir darbe yapıldı. Bu darbeyi yapan otoriter rejimi kınıyoruz ve asla kabul etmiyoruz. Esenyurt, Türkiye’nin en büyük ilçesi, burası herkesin tüm farklılıklarla bir arada yaşadığı bir yer. Tam da farklılıklarınız bir arada olduğunuz için kent uzlaşısıyla kazanılan bu darbeyi asla kabul etmiyoruz ve kınıyoruz.
Onlar iç barıştan bahsediyor. Evet, Türkiye’nin iç barışa ihtiyacı var. O zaman kent uzlaşısını sağlamış, iç barışı sağlamış bir ilçenin başkanını neden şafak operasyonu yaptınız? Bugün Esenyurt halkının iç barışına darbe yapıldı. Asla kabul etmiyoruz. Kayyım demek halkın seçme ve seçilme hakkını almaktır, kayyım demek sizlerin iradesine darbedir, kayyım demek seçilmişler belediyeyi yönetemez benim atayacağım memur yönetecek demektir. Bu da otoriter rejim demektir.
Kayyım rejimine izin vermeyelim
Biz kayyım rejimini Van’da Hakkari’den biliyoruz. Bu rejimin ne kadar tehlikeli olduğunu deneyimledik. Buradan bütün demokrasi güçlerine sesleniyoruz, kayyım rejimine izin vermeyelim. Hukuku demokrasiyi ayaklar altına alan kayyım rejimine direnecek miyiz demokratik bir cumhuriyet için hep birlikte direneceğiz. Cumhuriyetin 100 yılında demokratik cumhuriyeti inşa etmek için demokratik paydada buluşacağız ve kazanacağız. Mücadelemiz mübarek olsun.”
Ahmet Özer’den ilk mesaj
Marmara 9 No’lu Cezavi’nde tutulan Özer’in mesajını CHP Genel Başkanı Özgür Özel sahneden okudu. Özer’in mesajı şu şekilde: “İlk sözüm, personelimize sesleniyorum, personelimiz işlerine dört elle sarılmalıdırlar. Vatandaş mağdur olmamalıdır. Daha güçlü çıkacağım ve hizmetlerime kaldığım yerden devam edeceğim.”
İmamoğlu: Yalanı, iftirayı yemek gibi yiyorlar
Mitingde İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu bir konuşma gerçekleştirdi. “Her gün şaibeli, karanlık olayların peşinden koşan bir iktidarla karşı karşıyayız” diyen İmamoğlu, kirli oyunların oynandığını belirtti. İmamoğlu, “Benim uzun yıllardır tanıdığım ve Esenyurtluların oylarıyla seçilen Ahmet Özer’i tutuklayıp burayı kayyıma emanet ettiler. 2019 yılında bu yana hep aynı uygulamalar. Hep sandıkta kaybettiklerini yargı aracıyla geri almak istemediler mi? Bugün yaptıkları da aynı şey. Milletin onlara vermediği yetkiyi, siyasi yargı ile almak istiyorlar. Önümüzdeki seçimi kazanmak için şimdiden milleti tahakküm altına almak istiyorlar. Ama yapamayacaksınız! Hukuk görüntü altında yaptıkları bu utanç verici uygulamaların altında kalacaklar. Bakın, bunlar yalanı, iftirayı, uydurmayı yemek gibi yiyorlar” dedi.
‘İddianameyi yazan psikiyatriye gitmesi lazım’
İmamoğlu, konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi: “Özer başkanımıza atılan iftiraların tutuklama gerekçelerine değineyim. Özer başkanımız ‘terörle’ bağlantısı olduğuna dair bilgileri gülersiniz. İddialara baktım 7 sayfalık iddianame okudum. Ama o iddianameyi yazanın bir psikiyatriye gitmesi lazım. Bu kadar anlaşılmaz ve gerçeklikten uzaktır. Savcılık, ‘terör örgütüyle bağını gösteren en önemli şey telefon görüşmesi demiş. Özer, annesi ölen Mehmet Kaya’ya rahmet diliyor. Ama bu sözü bağlamından koparım buradan terör bağlantısı kurmaya çalışıyorlar. Bu nasıl bir akıldır? Herhalde böyle bir hamle yapmak için insanlıktan hiçbir şey almamış olmak lazım.
Yalanla geçinen akılla karşı karşıyayız
Buradan iktidara sesleniyoruz. Sizin iktidar yaptığınız arkadaşlarınız bir yakınını kaybedince onun arkadaşı terör örgütü üyesi diye taziye de bulunmuyor musunuz? Hatırlarsınız iktidarın yürüttüğü çözüm süreci vardı. Neymiş çözüm süreci heyeti arasında geçen konuşmada İmralı’da yapılan toplantıda adı geçiyor, demek ‘terörist’ denilmiş. Bu aklı yürüten kötü insanlar. Sadece birileri çözüm sürecine katı sunabilir dediği için Ahmet Başkanı terörist ilan ederseniz süreci başlatanları ne yapacağız. Hemen, ‘o gün başka bugün başka’ diyorlar. Kendi işlerine geldiği gibi evirip çevirip her gününü bir yalanla geçinen akılla karşı karşıyayız. Bunlar yolsuzluğa batmış iktidarlarını koruyorlar. Bunlar uyduruktur temelsizdir. Ve asla kabul etmeyeceğiz. Aklını, vicdanını başkasına kira vermeyen herkes bunun siyasi operasyon olduğunu bilir. Biz asla dilsiz şeytan olmadık. Hak kiminse biz o hakkı savunduk bu İmamoğlu’nun boynunun borcudur.
Sizinle uğraşacağım
Bu iktidar önce bu millete olan sevgi ve saygısını kanıtlaması lazım ama kanıtlayamaz. İlk günden oy verenler ile oy vermeyenleri ayırdılar mı? İşte bu lafları diyenler kötü insanlar. O bakımdan biz kardeşliğin sevgisi için buradayız. Bunlar bütün bu ahlaklı erdemli mirasları yok sayıyorlar. Eninde sonunda bu sorunu aşacağız ve hep birlikte bu kötülükten kurtulacağız. Asla vazgeçmeyelim. Bunlar çatışma, kutuplaşma, kavga isteyecekler. Bunlar milletin tek bir güne bile huzurla güler yüzle kalkmasını bile istemeyecekler. Ama biz buna teslim olmayacağız. Buradan söylüyorum ben sizinle uğraşacağım. Bu kadar net. Bu kötülükle mücadeleyi büyüteceğiz. Bunlara asla seyirci kalmayacağız. Bu cumhuriyeti savunacağız. Bu monarşik ve otorite anlayışa müsaade etmeyeceğiz.
Ellerinizi saklamayın
Biz meselelerimizi gizli saklı hesaplarda yapamayacağız. Her vatandaşımızın sözünü özgürce söylediği toplumsal mutabakatlar yapacağız. Sadece Kürt, Türk değil, bütün kardeşlerimizle bunu yapacağız. Biz bir elimizde gizli sözleşme ve diğer elde şantajın tehdit hesapları taşımadık. Şartsız ve samimiyetle ellerimizi açıyoruz. Benim tek şartım var. İşte burada beklemeden konuştuk ve medeni rekabetle kazandık kaybedene tepeden bakmadan herkese aynı şekilde baktık. Bu sayede Ahmet başkan seçilmedi mi? Sevgili hemşerilerim buradan iktidara sesleniyorum ellerinizi gizlemeyin. Arkanızda sakladığınız her şeyi ortaya çıkar. Tehdidi bir yere bırakın. Sözleşmeme mi yapmak istiyoruz. Önce milletin tercihlerine saygı sözü verin, seçme özgürlüğünü sağlayın, milletin seçtiklerine değer verin, millet sizi seçmese de onların iradesine helal getirmeyeceğinize söz verin. Başka türlü demokrasi olmaz. Millet kiminle yarışmanızı isterse onunla yarışın. Bu millet bütün bunları yaptığınız yerde barışı inşa eder. Millete güvenin. Biz sorunların çözümüne karşı olmayız. Yeter ki siz çözümde samimi olun. Ama onlar ellerini gizliyor. Onların ellerinde ne olduğunu bilmiyoruz. Mesela Kürt kardeşlerimize ne diyorlar, seçtikleri siyasetçileri rahat bırakma, evlatlarına aş iş, mülakatta elenmeme sözü var mı? Yoksa sizin elinizde yine şantaj mı, kimi istersem onu seçeceksiniz dayatması mı var. Ellerinizi gösterin, bu millet görsün.”
Özgür Özel: Bıçak kemikte biz seçime hazırız
Esenyurt Meydanı’nda düzenlenen miting Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel’in konuşmasıyla sona erdi.
Özer’in tutuklanması sürecinin baştan sona hukuksuz ve ahlak dışı olduğunu belirten Özel, “On yıl geriye gidersek AKP’de FETÖ’ye üye olmayan 10 kişi kalmaz. 2015’te Remzi Kartal’la görüştünüz diyorlar. Bir bakıyoruz, AKP’lilerin iki milletvekili her ikisi de onlarla oturup yemek yemişler, yine geçmişte İmralı’ya gönderdikleri öğretim görevlisi Remzi Kartal’la 8 saat görüştü. Remzi Kartal’la görüştü diye içeri atarsanız AKP‘de yönetici kalmaz. Burada şarkıcı konser vermiş, bu şarkıcıyı getirmek ‘terör’ olarak lanse edilmiş. Peki, onu dinleyen Esenyurt kaymakamını ne yapacağız” dedi.
Kürt sorununun var olduğunu dünyaya gösterdiler
Özel, konuşmasının devamında şunları söyledi: “Ama yapılan iş önce Esenyurt’un sonra Türkiye’nin iradesine gasp etmektir. FETÖ’den kalan kumpaslarla Ahmet Özer’i görevden uzaklaştırıyor. Bunlar terör sorunu biz çözeceğiz diyorlar ama Kürt sorunu yoktur, diyorlar. Bir ülkede sorun var ise ilgililere sormak lazım. Eğer buna iktidar karar veriyorsa o ülkede diktatörlük vardır. Bugün Kürt soru yok diyenler Esenyurt’ta yaptıklarıyla Kürt sorunun var olduğunu kendileri bütün dünyaya ilan etmişlerdir. Ahmet hocanın tutuklanacağı gün Erdoğan açıkça söyledi. Yani kararı vermişlerdi. Selahattin Demirtaş, Canan Kaftancı, Hratn Dink davasında sarayın talimatını yerine getiren vardı. Onun adı seyyar giyotindi. Bir telefonla bana lazımsın dedi ve dünkü operasyonu yönetti. Erdoğan’ın talimatıyla gelen Akın Görlek, Zekiriya Öz’ü hatırlıyor musun, ona da FETÖ emir veriyordu. Sonra günü gelince gitti. Sen Erdoğan’ın Zekeriye Öz’üsün. Akın Görlek savcı ya da hukukçu değil, vicdanı ve aklı olmayan hastane sürünen mahkumları bile ceza boğandır.
Hep beraber kazanacağız
Recep Tayip Erdoğan, ahmak davasıyla, kumpas davasıyla mı diye düşünme aklından geçenlerini piyonlarına yaptırma. Zaten bıçak kemikte varsa cesaretin biz seçime hazırız. Sayın Erdoğan, maşanla sözünü söyledin. Çirkin kayyımın Beyoğlu’nda kaymakamla ilişkisi olan kişiyi dün vali yardımcısı yapıp buraya yolladın. Bak Esenyurt tek ses ‘hükümet istifa’ diyor. Senin seçim kaybetme korkun o yüzden Esenyurt’tan başlayarak, İstanbul’u ve Türkiye’yi kuşatan kirli hesaplarının farkındayız. Türkiye’de kutuplaşma, gerilim olsun istiyorsun. Yoksulluk, işsizlik yüksek ve senin derdin gündem değiştirmek. FETÖ kumpaslarına muhtaçlığınız acizliktendir. Bunlar acıdan, kavgadan beslenmek istiyorlar. Bu yüzen oyun kuruyorlar. Ama biz halkın iradesini koruyacağız. Bu ülkede milletin lokmasına göz dikenler, kadınları, çocukları, bebekleri koruyamayanlar şimdi halkın iradesine kastediyorlar. Artık Türkiye’nin daha fazla geri götürülmesine kimsenin tahammülü kalmadı. Ben buradan durumundan rahatsız olan herkesin sesini yükseltmesini istiyorum. Bunları yapanlara kimse sessiz kalmamalı, aydınlar, sendikacılar, odalar Türkiye’yi bu otoriter rejime karşı hep beraber kazanacağız.
Alınan kararlarımız erken seçimi zorlamaktadır
İktidarda kalmaları için Anayasa değişikliğini ihtiyaç var. Önce Numan Kurtulmuş’u yollardılar, Anayasaya uymayan Anayasa değiştirilebilir mi, Kürtlerin seçtiğini siyasetçiler içerideyken, Gezi tutukluları içerideyken ne Anayasası dedim. Demirtaş, Kavala, hiçbirinin tutuklanması hukuki değil dedim. Ardından Kürt sorunu varmış gibi bir kişi konuşacak, bir kişi alacak bu şekilde anlaşmışlar. Buna karşı toplumsal mutabakat çağrısı yaptım yapmaya devam ediyor. Terörün bitmesine varız ama gizli pazarlıklara, Anayasa değişikliğine yokuz. Şimdi yeni bir oyun var. Anayasayı değiştirmenin yeni oyununu bulmuşlar. Birtakım hesaplardan hep birlikte, DEM Parti, CHP vekilleri sineyi millete deniliyor. Tut ki sineyi millete dedik. Sineyi millet ara seçim doğuruyor. Sen çekilmişsin bir daha giremiyorsun. AKP, MHP giriyor ve artık ne sana ne bana ihtiyacı olmadan canı istediğini yapıyor. Sineyi millete 90 gün sonra seçimdir ara seçimdir, tuzaktır kimse buna düşmesin. Ama biz erken seçim için ne gerekiyorsa yapmaya mecburuz. Ben CHP genel başkanı olarak söz veriyor. CHP’nin başka yerlerdeki planlarını iptal ettik. Burada önümüzdeki dönemde muhalefeti bir arada tutmayı iktidara karşı bir olup erken seçim için uğraşacağız ve eninde sonunda sandığı getirip Erdoğan’ı göndermeyi başaracağız. Alınan bütün kararlarımız erken seçimi zorlamaya yöneliktir. Farklı renklerimiz, bayraklarımız var. Ama biz hep birlikte Türkiye’yi, biz bu ülkeyi birbirine düşürmeye inat kardeşliğimizi bırakmadan bu alçak planı açığa düşürerek hep beraber ortak geleceğimiz inşa edeceğiz. Erdoğan’a diyorum biz hazırız. Gücün var ise hodri meydan, çık karşımıza. Örgütlü olmaya, partilerimizin çağrılarına koşmaya, bir arada durmaya devam edelim. Provokasyonlara, uyanık olup dikkat edelim. Biz gücümüzü haklılığımızdan alıyoruz. Onlar gibi kötü değil, iyi insandan, alın terinden, dürüstlüğümüzden, halkların kardeşliğine olan inancımızdan gücümüzü alıyoruz.”
Ayrıntılar geliyor…