DEM Parti Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu, ‘Sayın Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununda demokratik çözüm’ talebiyle Adalet Bakanlığı’yla ile görüşmek isteyen annelerin taleplerinin kabul edilmesi çağrısı yaparak ‘Tecridi derinleştirerek Kürt sorununda çözümsüzlüğü dayatanlar, bu ülkeye en büyük zararı vermektedir’ dedi
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısı ile gündemi değerlendirdi. Açıklamaya “Abdullah Öcalan’a özgürlük” talebiyle Adalet Bakanı ile görüşmek için Ankara’ya gelen Barış Anneleri de katıldı.
Türkoğlu, gözaltında kaybedilen ve katledilen yakınlarının akıbetini sormak ve faillerin yargılanması talebiyle önümüzdeki cumartesi günü 1000’inci oturumlarını düzenleyecek olan Cumartesi Anneleri/İnsanları’nın direnişi selamladı.
‘Kobanê Davas’nda düşman hukuku’
Kobanê Davası’nda siyasetçilere verilen cezalara tepki gösteren Türkoğlu, “Kobanî Kumpas Davasında verilen cezalarla iktidarın normalinin düşmanlık hukukundan bağımsız gelişmediğini gördük” diyerek siyasetçi arkadaşlarına verilen yüzlerce yıllık cezaların hukuken bir karşılığının olmadığını vurguladı.
‘Son sözü direnenler söyleyecek’
Kobanê Davası kararında cezalandırılanın Kürt halkının kazanımları, Kobanê devrimi olduğunu belirten Türkoğlu, “Sevgili Figen Yüksekdağ’ın da dediği gibi “Son sözü direnenler söyler.” Biz de sevgili Figen Yüksekdağ, Pervin Oduncu, Zeynep Ölbeci, Zeynep Karaman ve buradan adını sayamadığımız tüm tutsak kadın yoldaşlarımıza sözümüzü yineliyoruz. Kadınların son sözü direnişi ve mücadeleyi büyütmektir. Aysel Tuğluk’a sözümüzdür. Hesabını soracağız” dedi.
‘Her türlü adaletsizliğin olduğu Adalet Bakanlığı’
Adalet Bakanlığının adaletten yoksun iktidarın güdümünde olduğun vurgulayan Türkoğlu, “Adında adalet uygulamalarında ise her türlü adaletsizliğin olduğu bir bakanlık. 25 yıldır Sayın Öcalan’a uygulanan mutlak tecride karşı ‘tecrit yoktur’ diyen bir bakan. Cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerine karşı sessizliğini koruyan bir bakan. 75-80 yaşındaki anneler barış istediği için cezaevlerine konulurken tek bir söz dahi kurmayarak, bu tutuklamaları onaylayan bir bakan” ifadelerini kullandı.
‘Annelerle görüşmekten neden kaçıyorsunuz?’
‘Sayın Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununda demokratik çözüm’ talebiyle ülkenin dört bir yanından Ankara’ya gelen annelerin Adalet Bakanlığına taleplerini iletmek istediğini hatırlatan Türkoğlu, “Her defasında genel merkezimizin kapısından dahi çıkamıyorlar. Niye? Çünkü iktidarın talimatıyla annelerin çıkışları kolluk güçleri tarafından engelleniyor. Bu engellemenin adı barış talebine karşı savaşta ısrardır. Annelerin mücadelesi, kadınların mücadelesi savaşsız, sömürüsüz bir yaşam içindir. Soruyoruz Sayın Adalet Bakanına, annelerle görüşmekten neden kaçıyorsunuz ve neden korkuyorsunuz?” diye konuştu.
‘Ülkeye en büyük zarar tecrit politikaları’
Ülkeye en büyük zararı tecrit politikalarında ısrar edenlerin verdiğini vurgulayan Türkoğlu, “Sayın Öcalan üzerinde tecridi derinleştirerek Kürt sorununda çözümsüzlüğü dayatanlar, bu ülkeye en büyük zararı vermektedir. Adalet Bakanlığı derhal annelerin taleplerini dinlemeli ve bu haklı talepleri hayata geçirmelidir” çağrısında bulundu.
Aileyi Koruma ve Güçlendirme Eylem Planı
Aile Bakanlığı’nın açıkladığı ‘Aileyi Koruma ve Güçlendirme Eylem Planı’na değinen Türkoğlu, “Adından da anlaşılacağı üzere; kadını koruma ve güçlendirme değil, kadının içerisinde şiddet gördüğü, katledildiği aileyi güçlendirme üzerinden bir eylem planı! Boşanma, evlilik, doğum üzerinden kurgulanmış bir plan. Ben sizinle sadece bu ayın verilerini paylaşıyorum, yılları paylaşırsam eminim ki hepiniz bu ülkede kadınlara yönelik bir savaş var dersiniz. AKP-MHP’nin inşa ettiği ailenin kadınlara yönelik savaşı başlık da bu olurdu. Erkek egemenliği esas alan cinsiyetçi zihniyetle mücadeleye ihtiyacımız var. Bu ay kadınların yüzde 59’u evli olduğu erkek tarafından öldürüldü. Bu katliamlar aile içerisinde yaşanıyor” dedi.
9’uncu Yargı paketi
Adalet Bakanlığı tarafından hazırlanan 9’uncu Yargı paketine dair konuşan Türkoğlu şöyle devam etti:
“Yargı paketinin taslağının, Taslağın Kurban Bayram’ı sonrası Meclis’e geleceği konuşuluyor. 9’uncu Yargı paketinin taslağına dair kamuoyuna yansıyan birkaç bilgiyi sizlerle paylaşmak istiyorum. Bildiğiniz gibi Anayasa Mahkemesi kadınların evlendikten sonra erkeklerin soyadını almasını, eşitliğe aykırı bularak iptal etmişti. Ancak 9. Yargı Paketi taslağında bunun kabul edilmeyeceği, kadınların evlendikten sonra kendi soyadını kullanmakla birlikte, evlendiği kişinin soyadını almasının zorunlu olduğunu belirtiliyor. Bunun teknik olarak aykırılıkları olduğu gibi zihniyet olarak kadını aile dışında bir varlık olarak görmediğinizin kanıtı ve dayatmasıdır. Biz kadınlar varız ve erkeğe göre tanımlanmak zorunda değiliz. Uyarıyoruz, kadınlar adına karar verme yetkisi kimsenin haddi değildir. Esas olan kadınların kararıdır.”
2 Haziran seçimleri
Curnê Reş ve Perî’de 2 Haziran’da sonlanacak seçimlere hazırlandıklarını belirten Türkoğlu, sözlerini şöyle sonlandırdı:
“Çalışmalarımızı ilk günkü inanç ve kararlığımızla sürdürüyoruz. Sözlerimi bitirmeden önce Hilvan ve Peri’de yaşayan kadınlara seslenmek istiyorum; sevgili kadınlar başardık, yine başaracağız. Hilvan ve Peri kadınlarındır, gençlerindir. Hilvan’da, Peri’de kadınlar kazanacak, eş başkanlık ve eşit temsiliyet ilkemiz kazanacak diyorum. Bu inanç ve kararlılıkla hepinizi selamlıyorum. Yaşasın Kadın Dayanışması. Jin Jiyan Azadî.”
Kaynak: MA