Yıllardır cezaevinde bulunan 2 kardeşinin ağır hastalıklarının bulunduğunu ve salgın riski altında olduklarını belirten Gezer, ‘İnfaz düzenlemesi böyle kabul edilirse kardeşlerim gibi binlerce tutuklu ölüme terk edilecek’ dedi
Adalet Komisyonu’ndan geçen “Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” üzerinde görüşmeler, Meclis’te sürüyor. Bu hafta boyunca görüşülmesi beklenilen düzenlemeyle siyasi tutukluların kapsam dışı bırakılması hedeflenirken, buna karşı ailelerin tepkileri sürüyor.
IŞİD yanlılarının saldırısına uğradılar
Bu ailelerden biri de Mardin’in Dargeçit ilçesine bağlı Kılavuz (Xelîla) Mahallesi’nde yaşayan Gezer ailesi. Gezer ailesi fertlerinden olan 1 çocuk babası Bilal Gezer, 2014 yılında IŞİD’in Kobanê’ye dönük saldırıları sonrası başlayan 6-8 Ekim eylemleri sırasında IŞİD yanlısı kişiler tarafından açılan ateş sonucu hayatını kaybetti. Aynı eylemler sırasında ailenin bir diğer çocuğu Mehmet Emin Gezer ise uğradığı saldırı sonucu ağır yaralandı ve belden aşağısı felç kaldı. Her iki saldırıya dair başlatılan soruşturmalarda bugüne kadar bir ilerleme sağlanamazken, Gezer ailesinin evine bugüne kadar defalarca baskın düzenlendi. Ailenin 9 ferdi hakkında soruşturma açıldı. Aile fertlerinden Garibe 4, Haşim ise 3 yıl önce tutuklandı.
Ağır hastalıkları var
27 yaşındaki Garibe Gezer, 3 Mart 2016 tarihinde Kütahya’da okuyan kardeşinin yanına gittiği sırada hakkında açılan bir soruşturma kapsamında gözaltına alınarak tutuklandı. Garibe Gezer, 2015 yılında Dargeçit’te uygulanan sokağa çıkma yasağı dönemindeki kimi olaylar gerekçe gösterilerek, “Devletin birliğini ve bütünlüğünü bozmak” ve “Örgüt üyesi olmak” gibi iddialarla ağırlaştırılmış müebbet ve 21 yıl hapis cezasına çarptırıldı. O dönem Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) İlçe yöneticiliği yapan Gezer hakkında verilen ceza dosyası halen istinaf mahkemesinde bekliyor.
Tutuklandıktan sonra Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi’ne götürülen Gezer, sırasıyla İzmir Şakran Kadın Kapalı Cezaevi, Tarsus T Tipi Kadın Kapalı Cezaevi ve son olarak Kayseri Bünyan Kadın Kapalı Cezaevi’ne sevk edildi. Hakkında verilen cezanın istinafta olmasına rağmen tek kişilik hücrede tutulan Garibe Gezer, bir saat havalandırma ve sosyal etkinliklere çıkarılıyor. Garibe’nin aynı zamanda ağır astım ve migren hastası olduğu öğrenildi.
Kaburgası kırık
Ailenin fertlerinden 40 yaşındaki Haşim Gezer ise, 14 Mart 2017’den beri tutuklu. Evli ve 6 çocuğu olan Haşim Gezer, yaklaşık 18 ay önce Mardin’den Elazığ 2 No’lu Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’ne sevk edildi. Haşim, yargılandığı davadan 22 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Dosyası Yargıtay’a gönderilen Gezer, tek başına hücrede tutuluyor ve sosyal etkinlikler ile havalandırmaya tek başına çıkarılıyor. Çok sayıda dilekçe vermesine rağmen koğuşa alınmayan Gezer, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecride karşı açlık grevi eylemine katıldığı sırada darp edilmesi nedeniyle bir kaburgası kırıldı.
Bu nedenle nefes darlığı çeken Gezer, yakın zamanda apandis ameliyatı oldu. Kürek kemiğinin arasında çıkan kist nedeniyle de ameliyat olması gereken Gezer, aynı zamanda dizindeki menüsküs nedeniyle de rahat yürüyemiyor.
Islak mendile bile el konuldu
Ailesiyle telefonla görüşen Haşim, cezaevinde hijyen malzemelerini temin edemediklerini belirterek, “Arkadaşlarımdan temin ettiğim ıslak mendil ve peçete gibi temizlik eşyalarım da bu hafta yapılan aramada alındı” diye bildirdi.
Garibe ise, bu hafta yaptığı telefon görüşmesinde, “Bu hastalık döneminde hiçbir hijyen malzemesi verilmemekte, hücreye gelen gardiyanlar maskesiz ve eldivensiz bir şekilde yaklaşmakta” dedi.
Kardeşi hükümeti uyardı
Tutuklu kardeşleri için çağrıda bulunan Mehmet Emin Gezer, anne ve babasının da rahatsız olduğunu belirtti. Ağabey Gezer, her iki kardeşinin de kendilerinden çok uzak şehirlere sevk edildikleri için görüşlerine gitmekte maddi anlamda zorlandıklarını söyledi. İnfaz düzenlemesinden bütün siyasi tutukluların eşit bir şekilde yararlanmasını istediklerini belirten Gezer, “Düzenleme eşitlik ilkesine aykırıdır. Kanun önünde herkes eşit ise yapılan yasaların da eşit olması gerekir. Yasa bu şekilde geçerse kardeşlerim gibi binlerce tutuklu ölüme terk edilmiş olacak. Buradan bütün milletvekillerine, Adalet Bakanlığı’na, hükümete sesleniyorum. İnfaz yasasında değişikliğe gidilmezse, halkın talepleri dinlenilmezse bu sorumluluğunun altından kalkamazsınız” uyarısında bulundu.
Kaynak: MA / Ahmet Kanbal
