Eski HDP milletvekili Sırrı Süreyya Önder; katıldığı Podcast’te eski Başbakan Davutoğlu’nun çözüm sürecinde sorumluluk aldığı andan sonra her şeyin baş aşağı gitmeye başladığını söyledi
Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, cezaevinde kaldığı sürecin ardından Diken yazarı Kemal Göktaş ile ‘Sırrı Süreyya Anlatıyor’ adlı Podcast programına katıldı. Önder burada cezaevinde geçirdiği günleri, yeni siyasi oluşumları, çözüm sürecini ve sinema, edebiyat alanındaki yeni projelerini anlattı
Önder, kendisini cezaevinden çıktıktan sonra merak eden bir kitle olduğunu belirterek ailesinin ve kendisinin sağlık problemleri olduğunu vurduladı. Önder yakın tarihte ameliyat olacağını da belirtti
‘Her şey baş aşağı gitmeye başladı’
Önder, eski başbakan Davutoğlu’nun çözüm sürecinde aldığı sorumluğun ardından her şeyin baş aşağı gitmeye başladığını belirterek, ‘ Kürt meselesi söz konusu olduğunda tek bir insanın, tek bir yöneticinin sorumlu tutulamayacağını, bunun bir devlet politikası olduğunu’ söyledi.
‘Barış için uğraşanların mazereti olmaz’
Önder, “Barışı toplumsal bir talep haline getiremememiz sürecin sonlanmasının en büyük sebeplerinden biridir. Çünkü devlettir, yüzyıllık bir ezberi vardır, tekçidir, erildir falan, bunları zaten biliyoruz. Bunları bugün keşfetmedik ama bize düşen hüner bu aralıktan bir barış koridoru açmaktı. Hakşinaslık adına kendimizden başlatıyorum çünkü barış için uğraşanların mazereti olmaz. Bu bir mazeretse bunu da aşacak yol ve yordamlar bulabilirdik, bulamadık.
Barışı toplumsallaştıramadık, gücümüz yetmedi, imkanlarımız kısıtlıydı. Bu bir niyet ve takat meselesidir. Niyetimiz halisti, takatimiz buna yetmedi” dedi
11 ayda 200 kitap
Cezaevine hazırlıklı girdiğini ve 11 ayda 200’ün üzerinde kitap okuduğunu veya taradığını, düşünme ve notlar alma fırsatı bulduğunu söyleyen Önder, yazdığı romanla ilgili olduğu için özellikle Süryani ve Ermeni meselesine dair okumalar yaptığını anlattı.
Doktor tutumu nedeniyle ameliyattan vazgeçti
Önder, cezaevinde iken ameliyat olmak için gittiği doktorun kendisine “Ya biz sizi seviyoruz kişi olarak, hani bize güvenin, nasıl yapacağımız bizim işimizdir ama o şerefsiz partide ne işiniz var” demesi üzerine ameliyat olmaktan vazgeçtiğini söyledi.