Adana’da Murat Daşkan’ın ölümüne dair 4 yıl sonra bir polis hakkında ‘Olası kastla insan öldürme’ suçundan dava açıldı
Adana’nın Seyhan ilçesine bağlı Dağlıoğlu Mahallesi Karasu Kavşağı’nda 1 Şubat 2016 tarihinde toplumsal bir gösteri sırasında öldürülen Murat Daşkan’ın soruşturma dosyasında 4 yıl sonra adım atıldı. Adana Cumhuriyet Başsavcılığı, Daşkan’ın ölümünde sorumlu zanlı polis memuru B.O. hakkında “Olası kastla insan öldürme” suçundan iddianame hazırladı. Mezopotamya Ajansı’ndan Hamdullah Kesen’in haberine göre, iddianameyi kabul eden Adana 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi B.O. hakkında “Olası kastla insan öldürme” suçundan dava açtı. Mahkeme, davanın ilk duruşması için 14 Şubat’ta gün verdi.
Savcılık, olay günü TEM ve Çevik Kuvvet Şube Müdürlüklerine bağlı iki ekibin yaşanan toplumsal olaya müdahale etmek için olay yerine gittiğini, olay yerinde polise taşlı, sopalı ve silahlı saldırı gerçekleştirildiğini ve şüphelilerin ara sokaklara kaçtığını ileri sürdü. TEM Şubesi’ne bağlı ekibin 01 A 0559 plakalı zırhlı araç ile 14136 sokak içerisine girdiğini ve sanık B.O. tarafından aracın kule kısmından araç içerisinde bulunan 4 adet kalaşnikof marka silahlardan biriyle ateş ettiğine yer verdi. Aracın sokağa girdiği sırada Daşkan’ın yerde yaralı bir vaziyette bulunduğu, zırhlı araca konularak hastaneye kaldırıldığı ancak kurtarılmadığını savunan savcı, ölüme dair soruşturma başlatıldığını belirtti.
Polisler hatırlamıyormuş
Savcılık, zırhlı araçta bulunan polisleri bilgi sahibi olarak ifadelerine başvurdu. Polisler, zırhlı aracın kamerasının çalışmadığını, B.O.’nun havaya ateş açtığını, yerde bulundukları Daşkan’ı zırhlı araçla hastaneye kaldırdıklarını ileri sürdü. Bazı tanık polislerin, kimin ateş açtığını bilmediğini öne sürerken, B.O.’nun ifadesinde, çevreden yoğun silah seslerinin geldiğini, çevre güvenliğini almak için 1 ila 2 el havaya ateş açtığını söyledi. B.O., “Bunu da aracın arka kapısından dışarı çıkarak aldım. Benim dışında ateş eden olup olmadığını hatırlamıyorum. Hatırladığım kadarı ile olay böyle gerçekleşti. Ben Murat Daşkan’ın kim tarafından vurulduğunu görmedim.”
Olay yerinde polise ait boş kovanlar
Daşkan’ın ölümüne dair tanık İ.B., S.A.A., ve H.E. adlı polislerin olaya dair değerlendirmelerine yer verilen iddianamede polisler; “Maktulü bulduğumuz yer yukarıda bahsettiğim olayların geçtiği mahallere uzak bir yerdir. Bahsettiğim üzere B.O.’nun ateş etmiş olacağı yer ile şahsın bulunduğu yer çok uzaktır ve ara sokaktır. B.O.’nun o mesafeden şahsı vurmuş olabileceğini düşünmüyorum. Olay yerinde ele geçirilen kovanlar benim ateş etmem sonucu çıkan kovanlar olabilir. Biz çocuğu görür görmez araçtan inip çocuğu alıp hastaneye gittik. En fazla 1 dakika civarında 14136 sokak üzerinde zaman harcamış olabiliriz.” Savcılık olay yerinde yapılan incelemede 2 adet boş kovanın bulunduğunu, olay yerinde başkaca ateşli silahlardan atıldığı tespit edilen kovan, mermi çekirdeği, nüve gibi delil mahiyetinde herhangi bir delilin bulunmadığı, kovanların kriminal incelemesinde boş kovanların 76 EC 1552 seri numaralı tüfekten atıldıklarının tespit edildiğini kaydetti.
Kamera belli bir süre sonra kayıt yapmamış
Daşkan’ın ölüm sebebinin ateşli silah mermi çekirdeği yaralanmasına bağlı, kot ve omur kırıklarıyla birlikte, iç organ ve büyük damar delinmelerinden gelişen iç kanama sonucu meydana geldiğini, vücudundan mermi çekirdeği çıkmadığının tespit edildiğini aktaran savcılık, “Adana Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğünce düzenlenen 15 Şubat 2016 tarihli uzmanlık raporunda maktulün ölümüne sebebiyet veren atışın yapılan incelemeler sonucunda ‘Uzak Atış’ sonucu meydana geldiğinin tespit edildiği, 01 A 0559 plaka sayılı zırhlı araca ait kamera sisteminin aynı gün saat 14:00’den sonra gayri faal olduğunun ve bu saatten sonra kayıt yapmadığının tutanak altına alındı.”
Kasten öldürmemiş
Savcılık, sanık B.O.’nun eylemini doğrudan kast olarak değerlendirme imkanı bulunmadığını belirterek, şu değerlendirmede bulundu: “Şüphelinin maktulü öldürme kastının bulunmadığını kabul etmemiz karşısında, somut olayda sanığın olursa olsun, kim ölürse ölsün kastı ile de hareket ettiğinin kabul edilmesi gerektiği, şüphelinin mesleki tecrübesi, olay saatinde havanın karanlık olması, sokak içerisinde elektriğin kesik olması ve olayın gerçekleştiği sokakların dar ve her bir tarafta konumlanmış evlerin bulunuyor olması sebebiyle görüşün tam ve net olmaması hususları değerlendirildiğinde, şüphelinin ateş etmesi sonucu birilerini vurabileceğini öngördüğü ve yere doğru paralel ateş ederek öngördüğü neticeyi kabullendiğinin somut olayda kabulünün gerektiği, bu kapsamda şüpheli hakkında kamu davası açmaya elverişli delil elde edildiği anlaşılmakla, Delillerin takdiri mahkemenize ait olmak üzere, şüphelinin eylemine uyan ve yukarıda yazılı sevk maddeleri uyarınca cezalandırılmasına.”