Kandıra’daki kadın siyasetçiler CPT’ye mektup yazarak tecride dikkat çekti, Sebahat Tuncel mektubunu gazetemizle paylaştı
Sebahat Tuncel*
Sayın İşkenceyi Önleme Komisyonu (CPT) yetkilisi,
Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan 21 yıldır mutlak tecrit altında tutulmaktadır.
2011 yılı itibariyle ailesi, avukatları ile görüşmesi çeşitli gerekçelerle engellenmiştir. Bu durum İşkenceyi Önleme Komitesi’nin Türkiye’deki cezaevlerine ilişkin yayınladığı raporlarda da kayıt altına alınmıştır. 2012 yılında hem cezaevlerinde hem de Türkiye’nin birçok kentine yayılan açlık grevleri sonucunda kardeşi ile görüşmesi sağlanmış, ancak bu durum süreklilik sağlamamıştır. 2013-2015 yılları arasında HDP heyeti ve devlet yetkilileri ile İmralı’da Sayın Öcalan’la görüşmeler gerçekleşmiş, ancak bu süreçte de aile ve avukat görüşlerine izin verilmemiştir. 2015 Nisan ayından sonra HDP heyetinin de İmralı‘ya gidişine izin verilmemiştir. 7 Kasım 2018 tarihinde Hakkari Milletvekili Leyla Güven’in öncülüğünde başlayan ve 200 gün süren açlık grevine cezaevlerinde binlerce siyasi tutsak, Strasburg, Hewler, Diyarbakır, Galler ve Avrupa’nın birçok yerinde onlarca insan katılmıştır. Açlık grevleri sonucunda bir kez daha Sayın Öcalan, kardeşi ve avukatları ile görüştürülmüş, bu tarihten sonraki aile ve avukat görüşleri, disiplin cezaları gerekçe gösterilerek avukatların ve ailenin adaya gidişleri engellenmektedir. Sayın Öcalan ve arkadaşları Anayasa ve yasaların kendisi için tanıdığı hiçbir hakkı kullanamamaktadır. CPT’nin de tespit ettiği gibi İmralı Ada Cezaevi’nde “özel bir hukuk rejimi” uygulanmaktadır. Aile, avukat görüşü, telefon, mektup vb. iletişim haklarının hiçbirini kullanamamaktadır. İmralı’da uygulanan tecrit ve izolasyonun bir işkence olduğu, bu sistemin değiştirilmesi gerektiği, aile ve avukat görüşlerinin düzene konulması gerektiği ve komitenize Türkiye tarafından düzenli bilgilendirilme yapılması gerektiği CPT’nin raporunda yer almış, bu rapor kamuoyu ile de paylaşılmıştır. Ancak bugüne kadar İmralı Ada Cezaevi’ndeki politikalar değişmemiş, aksine daha da ağırlaşmıştır. Pandemi gibi tüm dünyayı etkisi altına alan ve Türkiye’nin 117 cezaevinde Covid-19 virüsüne tespit edildiği bilgisine rağmen ailesi ve Kürt halkı Sayın Öcalan ve arkadaşlarının sağlık durumu, koşulları hakkında herhangi bir bilgiye sahip değildir.
Sayın yetkili,
Sayın Öcalan’la sürdürülen diyalog süreci R.T. Erdoğan tarafından Müzakerelere Geçiş için önemli bir aşamayı ifade eden Dolmabahçe (İstanbul) mutabakatının kamuoyuna paylaşılmasının hemen ardından sonlandırılmıştır. Toplum Kürt sorununun demokratik ve barışçıl çözümü için müzakerelerin başlamasını beklerken iktidar tarafından savaş ve çatışma siyaseti devreye konmuştur. Bu süreçle birlikte Türkiye, baskıcı, otoriter, anti-demokratik, mevcut yasa ve anayasayı dahi uygulamayan, iç siyasetinde Kürt karşıtlığına esas almıştır. Bu politikayı İmralı’da devreye koymuş, Sayın Öcalan ve arkadaşları Ömer Hayri Konar, Hamili Yıldırım, Veysi Aktaş üzerindeki tecrit ağırlaştırılmış, Kuzey Doğu Suriye’deki Kürt halkının kazanımları hedef alınmış, Türkiye’de de Kürt siyasetçi, milletvekili, belediyelere kayyımlar atanmıştır. Kürt halkı 31 Mart 2019 yerel seçimlerinde kayyım siyasetine karşı tavrını koymuş, belediyeleri HDP kazanmıştır. Ancak yeni seçilen belediye eş başkanları da uydurma gerekçe, sahte delillerle görevden uzaklaştırılmış, yerine kayyım atanmıştır. HDP’nin verdiği verilere göre 2015 yılından bugüne gözaltına alınan, tutuklanan HDP üye ve yöneticilerinin sayısı 22 bini geçmektedir.
Sonuç olarak; İmralı işkence sistemi Türkiye demokrasinin ve barışının, Kürt sorununun demokratik ve barışçıl çözümünün önünde engeldir. Bu durum aynı zamanda Ortadoğu barışını da etkilemektedir. Komitenizin, bu engelin kaldırılması, komitenizin tespit ettiği ve raporlaştırdığı hak ihlallerinin giderilmesi, İmralı’daki mutlak tecrit ve izolasyon politikasının, işkence sisteminin son bulması, Sayın Öcalan ve arkadaşlarının aile, avukat görüşleri, iletişim haklarını, yasal anayasal haklarını kullanabilmesi için harekete geçmeye çağırıyoruz.
*Kandıra F Tipi Cezaevi