Asrın Hukuk Bürosu, Öcalan’a yönelik kötü muamelenin son bulması için CPT’ye başvurdu
İmralı Yüksek Güvenlikli F Tipi Cezaevi’nde 23 yıldır ağır tecrit koşulları altında tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan ile tutuklular Ömer Hayri Konar, Hamili Yıldırım ve Veysi Aktaş’tan 25 Mart 2021’den bu yana haber alınamıyor. Asrın Hukuk Bürosu avukatları, haber alınamama durumuna dair Avrupa İşkenceyi Önleme Komitesi’ne (CPT) başvuruda bulunarak, işkence ve kötü muamele uygulamalarının son bulmasını istedi. Avukatlar başvuruda mevcut haber alamama hali ile işkence yasağını sistematik bir şekilde ihlal eden tutulma koşulları ve meydana gelen diğer gelişmelerle ilgili bilgilendirme talebinde de bulundu.
Başvurular sonuçsuz bırakılıyor
Avukatlar başvuruda müvekkilleriyle görüşme gerçekleştirmek, kendilerinden haber almak ve diğer temel haklarının hukuka uygun bir şekilde kullanılması için yıl boyunca çeşitli başvuruda bulunduklarını fakat yapılan yargısal, idari ile diğer tüm başvuruların sonuçsuz kaldığına yer verdi. 2021 yılında sadece savcılık ve İmralı İdaresi’ne 71 aile, 202 avukat görüş başvurusu yapıldığına yer verilen başvuruda, “Fakat herhangi bir görüşmeye izin verilmemiştir. Bursa İnfaz Hakimliği, Adalet Bakanlığı ve Türkiye Büyük Millet Meclisi İnsan Hakları Komisyonu, Anayasa Mahkemesi gibi farklı birçok makama yapılan başvurulardan da sonuç alınamamıştır” denildi.
11 yılda 5 görüşme
Incommunicado olarak tanımlanan bu haber alamama halinin bugün daha ağır koşullarda varlığını sürdürdüğüne vurgu yapılan başvuruda, bu süre zarfında avukatlar tarafından gönderilen mektuplara da herhangi bir dönüşün olmadığına vurgu yapıldı. Başvuruda son 11 yılda yalnızca 2019 yılında 4 aya sıkıştırılmış 5 avukat görüşü tek gerçekleştirebildiklerine yer veren avukatlar, 7 Ağustos 2019 tarihinden bu yana da avukat, 3 Mart 2020 tarihinden bu yana ise aile ziyaretlerine izin verilmediğine dikkati çekti.
‘Cezalar gizli yürütülüyor’
Başvurunun devamında 30 Mart 2021 ile 22 Kasım 2021 tarihlerinde Bursa İnfaz Hakimliği’ne yapılan başvuruların hukuka aykırı bir şekilde reddedilmesi sonucunda başvuruculara kanun dışı disiplin cezaları ve avukat yasak kararlarının verildiğini öğrendiklerini belirten avukatlar, “İmralı Disiplin Kurulu Başkanlığı tarafından 03 Şubat 2022 tarihinde başvuruculara verilen 3 ay süre ile ziyaretçi kabulünden yoksun bırakma cezası, yapılan bütün görüş başvurularına rağmen gizli yürütülmüştür. 5275 sayılı infaz yasası ile diğer herhangi bir kanunda disiplin soruşturmaları ile disiplin kararlarının gizli yürütülmesine yönelik bir düzenleme bulunmamaktadır. Aksine bu süre zarfında her türlü hakkın kullanımı açısından elzem olan avukattan yararlanma hakkı bulunmaktadır. Fakat başvurucuların maruz kaldığı uygulama avukat kısıtlamasını aşmakta olup avukattan bir bütün olarak yararlandırılmamaktadır” ifadelerine yer verdi.
İşkence yasağının bir sonucu
Mevcut ağırlaştırılmış tecrit rejiminin sürdürülüyor oluşu ulusal olduğu kadar CPT başta olmak üzere uluslararası makamların da sorumluluğunda olduğuna yer verilen başvuruda, “Mevcut koşullarda tüm ziyaret hakları engellenen başvurucuların Komite’niz tarafından ziyaret edilip maddi ve manevi bütünlüklerinin teyit edilmesi başta olmak üzere tutulma koşullarının gözetlenmesi ile ihlal edilen bütün temel hak ve özgürlüklerin tesis edilmesinin sağlanması elzem hale gelmiştir. Söz konusu haber alamama halinin telafisi imkansız zararlara yol açmadan sonlandırılması hukukun en temel görevi durumundadır. 2007 yılından bu yana uygulamada her 3 yılda bir sefere denk gelen Komite ziyaretleri açısından dahi olsa 2022 yılında de facto ziyaretin gerçekleştirilmesi işkence yasağının kaçınılmaz bir sonucudur” denildi.
Avukatlar başvurunun devamında taleplerini ise şöyle sıraladı:
- Komite’nizin acil bir şekilde İmralı Adası’na ziyaret gerçekleştirmesi,
- Avukat ziyaretlerinin derhal gerçekleştirilmesi ve devamlılığının sağlanması,
- Aile ve vasi ziyaretlerinin gerçekleştirilmesi ve devamlılığının sağlanması ile hukuka aykırı disiplin cezaları ile engellenmesine son verilmesinin sağlanması,
- Ziyaret haklarının tesis edilmesine paralel bir şekilde rutin telefon haklarının yerine getirilmesi,
- Mektup ve faks gibi iletişim araçları önündeki tüm engellere son verilmesinin sağlanması,
- Gazete, dergi ve kitaplar ile ilgili fiili veya hukuka aykırı uygulamaların son bulmasının sağlanması,
- İşkence, insanlık dışı ve kötü muamele koşullarını ortadan kaldıracak zorlayıcı tedbir ve prosedürlerin işletilip alınması.”
HABER MERKEZİ