Ankara, Şam ve Moskova arasındaki gerilim İdlib’de tırmanıyor. İdlib’deki çatışmaları değerlendiren HDP Eşbaşkanı Pervin Buldan, bir kez daha Ortadoğu’daki krizin çözümünün Abdullah Öcalan’dan geçtiğine işaret etti
HDP Eşbaşkanı Pervin Buldan, partisinin grup toplantısında gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. Buldan, Van’ın Bahçesaray ilçesinde yaşanan çığ felaketinde ve yine Van’da yaşamını yitiren mültecileri anarak konuşmasına başladı. Çığ felaketinde yaşanan tedbirsizliklere değinen Buldan, “Ne yazık ki doğal afetler zamanında gerekli tedbirlerin alınmaması nedeniyle gerek Elazığ depreminde gerekse de çığ felaketinde ve uçak kazasında yaşandığı gibi faciaya dönüşerek can almaya devam ediyor. Bahçesaray’da onlarca insanımızın hayatını kaybetmesinin nedeni çığ değil, çığa karşı gerekli önlemlerin zamanında alınmamış olmasıdır. Ahlat’a saray yapmak için Meclis’ten kanun çıkarmaya çalışan, İstanbul’a rant kanalı yapmak için seferber olan, her yere kalekol, güvenlik barajı yapan AKP iktidarı, vatandaşlarımızın hayatı söz konusu olduğunda ise kılını kıpırdatmıyor” diye konuştu.
Tezkereye evet diyenler sorumlu
Buldan, önceki gün patlak veren İdlib krizine dair de değerlendirmelerde bulundu. İdlip’ten önceki gün gelen asker ölümlerinin kendilerini derinden üzdüğüne vurgu yapan Buldan, “AKP-MHP ittifakının iktidar hesapları nedeniyle Suriye’den cenazeler gelmeye devam ediyor. Biz Suriye tezkeresine karşı çıkarken bu sonuçları öngörmüştük. İktidarı uyarmıştık ama dinlemediler ve bu bataklığın içine girmekte ısrar ettiler. Kayıpların sorumlusu tezkereye evet diyenlerdir. Türkiye derhal Suriye’den elini çekmelidir. Suriye, Suriye halklarının iradesine bırakılmalıdır” şeklinde konuştu.
Kürt sorununu çözmeyen çözülür
Özel’de İdlib’de genelde ise Ortadoğu’daki krizin çözümünün PKK Lideri Abdullah Öcalan olduğunun altını çizen Buldan, şöyle devam etti: “İmralı’nın kapısı kapatılmasaydı, barışın ve demokrasinin kapısı açık kalacaktı. Çözümsüzlüğün tüm bu coğrafyaya çok ağır bedeller ödettiği görülmesine rağmen devlet aklı ne yazık ki ağırlaştırılmış tecrit politikasında halen ısrar etmektedir. Sayın Öcalan çözüm sürecinde “Gelin bu meseleyi iç dinamiklerle içeride biz çözelim” demişti. Eğer İmralı’nın kapısı kapatılmasaydı, barışın ve demokrasinin kapısı açık kalacaktı. Uluslararası güçler Kürt-Türk barışını, Ortadoğu barışını çıkarlarının önünde engel gördüler. İktidar aklı da koltuklarının bekasını çözümsüzlükte ve tecritte gördü. Tekçi rejimi kurmak için çözüm masasını devirdiler. Bir kez daha vurguluyorum: Kürt sorununu ve demokrasi sorununu çözemeyen, çözülür! Ve çözülecektir! Kürt halkını, demokratik toplumu tasfiye etmek isteyenlerin bizzat kendileri tasfiye olacaktır!”
Erdoğan’a sosyal medya cevabı
“Erdoğan dün “Sosyal medya tam bir çöplük, gerçek hayatta suç olan herşeyin internet ortamında aynı karşılığı bulması şarttır” diyor. Sosyal medya çöplük değildir. Kirlilikten söz edilecekse AKP ve Saray trollerinin yarattığı çöplüklerden bahsedilmedildir. Çöplüğü yaratan sizin trollerinizdir. Tabii bir yandan suç olmalı diyerek sosyal medya kullanıcılarını tehdit etmekten geri kalmadığını da görüyoruz. Muhalif özgür basını susturdular, şimdi de sosyal medyayı susturmaya çalışıyorlar. Tivitler bunları fena halde korkutuyor. Farkındayız.”
Diyanetin cennette ev vaadi
Ekonomik kalkınma için kullanılması gereken kaynakları aile ve yandaşlarına dağıtmak için devletin bütün kurumlarına hortum bağladılar. Bunu hepimiz görüyoruz. Halk yoksullukla mücadele ediyor. Bunlar açlık nedir, işsizlik nedir, çaresizlik nedir, gerçekten bilmiyor. Bunlar dışarıya Saray’ın penceresinden bakıyorlar. Halk açken Diyanet İşleri Başkanı çıkmış insanlarla alay eder gibi, cennet ev vaadediyor. Kuran kurslarına bir tuğla bağışlayana cennette bir ev verilecekmiş, böylesine bir şarlatanlığın içerisine girdiler. İnsanların inancını nasıl da sömürdüklerini görüyoruz. Bugün Diyanet İşleri Başkanı’nın “Yolsuzluk haramdır” dediğini hiçbir yerde görmedik.
Buldan’dan kongreye çağrı
HDP’nin 23 Şubat’ta Ankara’da yapılacak olan 4. Olağan Büyük Kongresi’ne de değinen Buldan, “Büyük bir katılımla gerçekleştireceğiz. Tüm halkımızı, ezilenleri, emekçileri, kadınları, gençleri, işçileri, değişimden, demokrasiden, barıştan yana olan herkesi kongremize katılmaya güç vermeye çağırıyoruz. Kongremiz Türkiye halklarının kongresidir. Değişimin, umudun, cesaretin, aydınlığın, özgür geleceğin kongresidir” şeklinde konuştu.
ANKARA