Geçtiğimiz gün Colemerg’de çinko madenine karşı yurttaşların ayağa kalkması bölgede süren işgal ve ekolojik yıkım için bir umut oldu. Sermaye ve onun sözcüleri Colemerg’den Şirnex’e kadar tüm bölgeyi yağmalamak için çalışıyor
Yusuf Gürsucu / İstanbul
40 milyon ton ile dünyanın en büyük çinko yataklarından birinin burada bulunduğu iddia edilen Colemerg (Hakkari) coğrafyası madenlerle kuşatılmış durumda. Şirketlerin mesken tuttuğu Colemerg’te yıllık 100 bin ton çinko madeni çıkarılmakta. Şu an Colemerg coğrafyasında 100’ü aşan sayıda maden lisansların sahip şirketler cirit atarken, bunların birçoğu bölgede faaliyetine devam ediyor. Tarım ve hayvancığın yapılamaz hale getirildiği kentte işsizlik yüksek seviyede sürerken, madenciliğin iş sahası olarak gösterilmesiyle birlikte kentte madenciliği bir kurtuluş olarak görülmesi kerhen de olsa sağlandı ve şirket yağmasına karşı tepkiler bugüne kadar büyüyemedi. Ancak, Colemerg’de yaşamı savunanların ayağa kalkması bölge için umut oldu. Nöbet eylemi büyük umut Geçtiğimiz gün Colemerg’e 50 kilometre mesafede bulunan ve 1995 yılında devletin baskılarıyla boşaltılan Marînus köyü (Kavaklı) halkı yaşadıkları yıkıma isyan ederek harekete geçti. 2007 yılında Karakaya maden şirketi ile Sedex Resources maden şirketinin ortak başlattığı çalışmaları durdurmak amacıyla Colemerg, Wan ve Gewer’de yaşayan yüzlerce kişi maden sahasına gitti. Maden sahasının olduğu vadiye giren grup, maden galerilerinin olduğu bölgede basın açıklaması yaptı. Maden şirketi sahipleriyle görüşmek isteyen köylüler, jandarmanın kontrolünde firma yetkililerinden iki kişi ile görüşme yaptı. Köylüler, taleplerinin kabul edilmemesi üzerine nöbet eylemi başlattı. İlk nöbeti köy sakinlerinden oluşan 40 kişilik grup nöbet eylemine geçti.
150 milyon m2 şirketlere
Dünya genelinde yılda 12 milyon ton metal çinko üretiliyor. Türkiye’de ise Kayseri civarından 100 bin ton, Colemerg’de 100 bin ton, Erzurum ispir’de 51 bin ton olmak üzere yılda ortalama yüzde 20 tenörlü yaklaşık 250 bin ton karbonatlı çinko üretiliyor. Bunun yanında 10 bin ton sülfürlü kurşun cevheri de bu yataklardan çıkarılıyor. MTA raporlarında Colemerg’de yoğun krom, kurşun, çinko, bakır, titanyum, altın vd. madenler bulunduğu belirtiliyor. Colemerg’de sürekli genişleyen maden alanlarında son 2 yıl içinde 15 bin hektar yani 150 milyon metrekareyi aşan ölçekte doğal alan maden şirketlerine ihale edildi.
Madenler için ÇED istenmedi
Kentte madencilik yürüten şirketler içinde; Ölmez Madencilik , Sedex Resources, Seyitoğlu
Madencilik, Çağlar Madencilik ve Karakaya Madencilik büyük alanları bakımından öne çıkıyor. Meskan Bölgesi ve Karakaya bölgesi ise madenlerin yoğunlaştığı alanlardan. Bu alanların dışında ise birçok dağda maden tesisleri kurulmuş durumda. Maden faaliyetlerinin yapıldığı vadilerin ‘güvenlik’ gerekçesiyle yasaklı bölge olarak ilan edilmiş olması ise dikkat çekici. Şirketlerin birçoğuna madencilik faaliyeti için Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporuna gerek duyulmamış olması ise bölgede madenciliğin sömürgecilik boyutunda büyük yıkımlar eşliğinde yürütüldüğüne işaret ediyor.
Sermaye işgali genişleyecek
Colemerg’de birçok çalıştay düzenleyen ‘Türkiye Kurşun, Çinko Çalışma Grubu’nun Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Öztürk Colemerg bölgesinin Türkiye’de kurşun ve çinko üretiminde ayrı bir yeri olduğunu belirterek, “Türkiye’de bugün yaklaşık 900 bin ton çinko üretimi var. Bunun 100 bin tonu buradan çıkıyor. Demek ki her 9 ton çinkonun 1 tonu Hakkari'den çıkıyor. Bu bölgedeki madenler diğer bölgelerdekine göre daha büyük gözüküyor. Bunların devamlılıkları çok daha uzun. Hakkari’den Şırnak’a kadar yaklaşık 110 kilometre atlaya atlaya devam eden yataklar görüyoruz” ifadesini kullanmıştı.
‘Uluslararası camiaya tanıttık’
2019 yılı başlarında Sêrt’te kurulan izabe tesisinin henüz kuruluş yeri ve kimlerin bu tesisi kuracağının açıklanmadığı günlerde konuşan Prof. Öztürk, "Bu cevherleri bu bölgede kurulacak bir izabe tesisinde işleyip metal haline dönüştürebilir miyiz, tabii ki bu mümkün. Bu bölgedeki cevherleri biz uluslararası camiada tanıttık. Burayı 15 yıldır araştırıyoruz. Çok özel bir bölge burası. Yüksek dağlarda pırıl pırıl atmosferde keşfedilmeyi bekleyen bir coğrafya var. Zap Suyu kenarında buradaki şirketin kurduğu laboratuvar var. Kurşun, çinkonun ölçümlerini yapıyorlar. Bu, burası için bir hayaldir aslında. Buradaki madenlerin ve madenciliğin son durumu ile ilgili tespitlerimizi raporlayacağız” derken pırıl pırıl atmosferin madenlerle ortadan kalkacağı Öztürk’ün ilgi alanında olmadığı görülüyordu.
100 milyon ton kurşun-çinko
Colemerg’de bölgesel olarak Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı (DAKA) tarından hazırlanan fizibilite
raporunun sunumunda, "Hakkari-Şırnak bölgesi, Türkiye'nin en büyük çinko-kurşun provensi (aynı türden birden fazla yatak) ve 100 milyon ton düzeyinde kurşun-çinko potansiyeli içermektedir. Bölgedeki yataklardan üretilecek cevher yılda 1 milyon tona kadar çıkabilecek ve bu en az 2 fabrikayı besleyebilecektir” diye belirtildi. Daha önce açıklanan 40 milyon ton rezerv bir anda DAKA tarafından 100 milyon tona çıkarılırken, önce 500 ardından 1300 ve en son 3 bin kişinin istihdam edilecek iddialarındaki tutarsızlık ise tesisin bölgede yaratacağı doğa yıkımının görmezden gelinmesi için kentte yaşayanların işsizliği üzerinden bir rıza oluşturmak içindi.