TMMOB Kartal’da dün çöken Yeşilyurt Apartmanı hakkında yazılı açıklama yaptı. Açıklamada çöken binanın iktidarın İmar Affı yasasının bir ürünü olduğu vurgusu yapıldı.
TMMOB adına Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz yaptığı yazılı açıklamada “Kartal’da çöken Yeşilyurt Apartmanı İmar Affı kapsamında ‘Yapı Kayıt’ başvurusunda bulunmuştur. İçinde yaşayan yurttaşlarımıza mezar olan kaçak yapıyı kağıt üzerinde ‘ruhsat’ sahibi yapmanın vebali, bu yasayı çıkaran siyasal iktidarın üzerindedir” dedi.
İstanbul’un Kartal ilçesi Orhantepe mahallesinde Bankalar Caddesi Sema sokakta bulunan 7 katlı Yeşilyurt Apartmanı dün büyük bir gürültüyle çöktü. Çökme sonrası başlatılan kurtarma çalışmaları devam ederken, 3 kişinin yaşamını yitirdiği 12 kişinin ise yaralandığı belirtiliyor. Öte yandan binada 43 kişinin ikamet ettiği ifade ediliyor. Türk Mühendis Ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz konuya ilişkin yazılı açıklama yaptı.
‘Her yıl bir bina çöküyor’
Yaralılara acil şifa ve yaşamını yitirenlerin ailelerine başsağlığı dileyen Koramaz, “Ülkemizin farklı illerinde her yıl herhangi bir dışsal faktöre bağlı olmaksızın binalar çökmektedir. Mühendislik hizmeti almama, gerekli zemin etüdü yapılmama, denetimden kaçınma, uygun malzeme kullanmama, hatalı proje uygulama ve projede olmayan eklenti ve eksiltmeler yapılma gibi nedenlerle yaşanan bu kazalar büyük can ve mal kayıplarına yol açmaktadır. 84 kişinin yaşamını yitirdiği Diyarbakır Hicret Apartmanı ve 92 kişinin yaşamını yitirdiği Konya Zümrüt Apartmanı facialarının anıları toplumsal hafızamızda tazeliğini korumaktadır” dedi.
‘Yapı stoklarının yüzde 60’ı kaçaktır’
Kartal’da çöken Yeşilyurt Apartmanı’na ilişkin Kartal Belediyesi tarafından yapılan açıklamaya değinen Koramaz, “1992 yılında yapılan binanın ruhsatında zemin artı 5 kat izni olmasına rağmen, 1998 yılında binaya kaçak olarak 2 kat daha çıkıldığı belirtilmektedir. Enkaz kaldırma çalışmaları devam ettiği için binada projeye uygun olmayan başka ne gibi değişikliklerin yapıldığı bilinmemektedir. İlgili odamız tarafından yapılacak incelemeler kamuoyuyla paylaşılacaktır” diye belirtti. Aynı bölgede ve Türkiye’nin her yerinde benzer biçimde ruhsatta ve projede yer almayan çok sayıda kaçak katlar ve yapılaşmaların olduğunu sözlerine ekleyen Koramaz, “Halen ülkemizdeki yapı stokunun yüzde 60’ı kaçaktır. Bu binaların tamamı hem içinde yaşayanlar hem de çevreleri için hayati tehlike oluşturmaktadır. Siyasal iktidarlar ve yerel yönetimler tarafından sıklıkla çıkartılan imar afları, bu kaçak yapılaşmaları cesaretlendirmekte hatta ödüllendirmektedir” ifadelerini kullandı.
‘Vebali yasayı çıkaran iktidarın üzerindedir’
Cumhuriyet döneminde 14 kez imar affı çıkarıldığını sözlerine ekleyen Koramaz, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bildiğiniz gibi bu tip kaçak yapılara tanınan afların en kapsamlısı ‘İmar Barışı’ adıyla geçtiğimiz yıl Haziran ayında çıkartılmış ve 2019 yılı Haziran ayına kadar kaçak yapılara imar affından yararlanma hakkı getirilmiştir. Bakanlığın açıklamalarına göre 2018 yılı içerisinde 9 milyon 210 bin bağımsız bölüm bu af kapsamında ruhsatlandırılmıştır. Belediye Başkanlığının açıklamalarına göre Kartal’da çöken Yeşilyurt Apartmanı da bu İmar Affı kapsamında ‘Yapı Kayıt’ başvurusunda bulunmuştur. İçinde yaşayan yurttaşlarımıza mezar olan kaçak yapıyı kağıt üzerinde ‘ruhsat’ sahibi yapmanın vebali, bu yasayı çıkaran siyasal iktidarın üzerindedir.”
‘Güvenli olduğu anlamına gelmemektedir’
“Yaşadığımız acı deneyimin de gösterdiği gibi ‘imar barışı’ adı altında işletilen hukuksuzluk, toplumun can ve mal güvenliğini riske atan tüm girişimleri aklamaktadır” diyen Koramaz, şu ifadeleri kullandı: “Bir binanın imar affı ile ruhsat sahibi olması, onun güvenli olduğu anlamına gelmemektedir. Binaları güvenli yapan, mühendislik bilgi, birikimi ve uygulamasıdır. Bu gerçekliğe rağmen siyasal iktidar tarafından yapılan bir düzenleme ile 2018 yılı Mayıs ayı içerisinde yapı ruhsatlarında mühendis imzası bulunma zorunluluğunu kaldırılmıştır. Hükümet denetim mekanizmalarını güçlendirmek yerine, mühendislik hizmeti almayan yapı üretimini teşvik etmektedir. Mühendislik ve mimarlık hizmetleri güvenli ve sağlıklı yapılar için bir zorunluluktur. Bilimi ve tekniği, sermaye çevrelerinin ve rant çetelerinin menfaatleri doğrultusunda yok saymak ve bunu yasallaştırmak yapılabilecek en büyük yanlıştır.”‘
İmar barışına son verilmesi istendi
Hükümeti “İmar Barışı” uygulamasını derhal son vermeye çağıran Koramaz, “Başta imar affı uygulamasından faydalandırılan yapılar olmak üzere mevcut yapı stoku planlı biçimde incelenmeli ve yönetmeliklere uygun olmayan, deprem güvenliği olmayan yapılar derhal tahliye edilerek gerekli güçlendirme ve yenileme çalışmaları yapılmalıdır” diye konuştu.
HABER MERKEZİ