Galatasaray Meydanı’nda 23 yıldır çocuklarının akıbetini soran Cumartesi Anneleri’nden 13’ü çocuklarının kemiklerine kavuşmadan, faillerinin yargılandığını görmeden yaşamını yitirdi. Cumartesi Anneleri’nin haykırışı ise Galatasaray’da devam ediyor
Galatasaray Meydanı’nda 23 yıldır çocuklarının akıbetini soran Cumartesi Anneleri’nden 13’ü çocuklarının kemiklerine kavuşmadan, faillerinin yargılandığını görmeden yaşamını yitirdi. Ömürleri yettiğince çocuklarına bir mezar taşı verebilmek için mücadele eden anneler sadece Türkiye’de değil, dünyada da sembol haline geldi. Öyle ki, kimi zaman Galatasaray Meydanı’nda Plaza de Mayo Anneleri seslerine ses oldu. Bu mücadelede kimi anneler çocuklarına bir mezar taşı verirken; bazılarının ömürleri de yetmedi.
Mardin’in Dargeçit ilçesinde 2-6 Kasım 1995’te gözaltına alındıktan sonra kendisinden haber alınamayan Seyhan Doğan’ın kemikleri annesi Asiye ve babası Ramazan Doğan’ın ölümünden sonra bulundu. Seyhan Doğan’ın kemikleri incelemelerden sonra 18 yıl boyunca kendisini arayan anne ve babasıyla aynı mezarlıkta toprağa verildi. 10 Haziran 1981’de idam edilen ve cenazesi ailesine verilmeyen Veysel Güney’in annesi Zeynep Güney, oğlunun mezarına kavuşamadan yaşamını yitirdi. Yıllarca Galatasaray Meydanı’ndan haykıran anne Güney, tedavi gördüğü İzmir’de kalp yetmezliği sonucu 13 Ekim 2012 tarihinde yaşamını yitirdi.
Sembol isim: Berfo Ana
“Evladım bir gün gelir diye kapıyı bacayı açık bıraktım. Ay geçti, gün geçti, sene geçti benim çocuğum gelmedi” sözleriyle zihinlere kazınan 12 Eylül darbesi sonrası gözaltına alınıp bir daha kendisinden haber alınamayan Cemil Kırbayır’ın annesi Berfo Kırbayır, 33 yıl boyunca oğlunu aramaktan hiç vazgeçmedi. Ömrü oğlu Cemil’in kemiklerini bulmaya yetmeyen Berfo Ana, 21 Şubat 2013’te 106 yaşında yaşama veda etti. 18 Ocak 1996’da kaybedilen İsmail Şahin’in eşi Cumartesi Anneleri’nden Kiraz Şahin de eşinin kemiklerini bulamadan 27 Şubat 2015’te yaşamını yitirdi.
Barış eylemcisiydi
12 Eylül’de gözaltına alınan ve bir daha kendisinden haber alınamayan Zeki Altunbaş’ın annesi Cevriye Altunbaş ve babası Tahsin Altunbaş da çocuklarına kavuşamadan, yaşama veda ettiler. Anne Altınbaş’ın çiçek koyacak mezar hayali gerçekleşmeden 31 Mart 2015’te hayata veda etti. 13 Mayıs 1994 tarihinde Diyarbakır’ın Lice ilçesinde gözaltına alınan ve bir daha kendisinden haber alınamayan Mustafa Bulut’un annesi Meryem Bulut 10 Ekim 2015’te Ankara Katliamı’nda yaşamını yitirdi. Bulut, tüm barış eylemlerinde görmek mümkündü. Ömrü, oğlu Hüseyin Taşkaya’nın kemiklerini bulmaya yetmeyen bir diğer Cumartesi Annesi de 6 Aralık 1993’te gözaltına alınarak kaybedilen Hüseyin Taşkaya’nın annesi Fatime Taşkaya. Taşkaya, 17 Ekim 2015’te hayatını kaybetti.
‘Kemiklerini taşıyacağım’
Mardin Ömerli’de 17 Ağustos 1995’te askerlerce gözaltına alındıktan sonra bir daha kendisinden haber alınamayan Abdürrahim Demir’in annesi Kesriye Demir de oğlunun kemiklerine kavuşamadan 2016 yılında gözlerini hayata yumdu. Gözaltına alınarak kaybedildikten sonra cenazesi 3 Haziran 1995’te bulunan Rıdvan Karakoç’un annesi Asiye Karakoç, oğlunun faillerinin yargılandığını göremeden 7 Aralık 2016’de yaşamını yitirdi. 1980 askeri darbesi sırasında Bingöl’de gözaltına alındıktan sonra kaybedilen Hüseyin Morsümbül’ün annesi Fatma Morsümbül de oğlunun kemiklerini bulamadı. 25 Aralık 2016’da yaşamı yitiren Morsümbül’ün “Hüseyinimin kemiklerini bulsam, bir torbaya koyup sırtımda gezdireceğim” sözleri hâlâ Galatasaray Meydanı’nda yankılanıyor.
‘Kenan bir gün çıkıp gelecek’
Urfa’nın Siverek ilçesinde 1994 yılında kaçırıldıktan sonra öldürülen Özgür Gündem gazetesi muhabiri Nazım Babaoğlu’nun annesi Makbule Babaoğlu da 80 oğlunun mezarını göremeden yaşında yaşamını yitirdi. 1 Nisan 1996’da Edirne’den İstanbul’a dönerken kaybedilen Talat Türkoğlu’nun annesi Ziyneti Türkoğlu da oğlunun kemiklerini bulamadan hayata gözlerini yumdu. 12 Eylül 1994’te gözaltında kaybedilen Kenan Bilgin’in annesi Fincan Bilgin ise, “Kenan bir gün çıkıp gelir” umudunu hiç yitirmedi. Fincan Bilgin ömrü de oğlunu bulmaya yetmedi.
Sadiye Eser/İstanbul-MA