AKP’nin, deneme tahtası haline getirdiği eğitim sistemi bölgede kadın erkek arasındaki eşitsizliği derinleştiriyor. Eğitim-Sen Batman Şube Sekreteri Evin Tekin, iktidarın eğitim modelinin acı sonuçları olduğunu söylüyor
Elif Aydoğmuş
AKP iktidarı döneminde deneme tahtasına çevrilerek sürekli üzerinde değişiklik yapılan alanlardan biri de eğitim sistemi. Eğitim sisteminin, iletişim araçları ve zor güçleriyle birlikte sistemin en önemli üç enstrümanından biri olduğunu kabul edecek olursak bu iktidarın ilk günden beri söz konusu alanla neden bu kadar uğraştığını daha iyi anlamış oluruz. Cumhuriyet tarihi boyunca başta Kürtler olmak üzere emekçi yoksul kesimler için eğitim sistemi hiçbir zaman olması gerektiği gibi olmadı. Yıllarca eşit, parasız, bilimsel ve anadilde eğitim hakkı için sayısız eylem yapıldı. Ancak AKP’nin 18 yıllık iktidarında getirdiği eğitim sistemi değiştirilmesi için uğruna yüzlerce eylem yapılan eğitim sistemini mumla aratır oldu. AKP, 2012 yılında eğitim sistemini tamamen değiştirerek 4+4+4 modelini getirdi. Bu modelin getirilmemesi için veliler, öğretmenler, öğrenciler yüzlerce eylem yaptı. Polis tarafından kafaları kırıldı, yerlerde sürüklendiler, gözaltına alındılar. Peki, neden 4+4+4 eğitim modeline karşı çıkıldı? Bu eğitim modeliyle AKP dini eğitimi zorunlu hale getirirken, ortaokulları imam hatiplere ve meslek okullarına çevirdi. Yani bu uygulamaya göre 4. sınıfı bitiren çocuk imam hatip ortaokuluna kaydını yapabiliyor. Ekonomik durumu iyi olan aileler çözümü çocuklarını özel okullara göndermekte bulurken, bu imkanı olmayan aileler ya imam hatipleri tercih ediyor ya da önü açılan açık öğretim seçeneğini kullanıyor.
Ders kitaplarında cinsiyetçilik
Din ağırlıklı bu eğitim sistemindeki ders içeriklerinde kadının toplumdaki yerinin erkeğe itaat etmek olduğu anlatıları da basına çokça yansıdı. Boğaziçi Üniversitesi Eğitim Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi (BEPAM), “Değişen Ders Kitaplarında Sekülerizm ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği 2” konulu bir araştırma yapıyor. Dr. Sezen Bayhan araştırmalarıyla ilgili bir gazeteye verdiği röportajda 2018-2019 eğitim öğretim yılında yenilenen ilkokul hayat bilgisi ve ortaokul Türkçe ders kitaplarında toplumsal cinsiyet eşitsizliği temsilleri barındıran çok daha fazla metne ve görsele yer verildiğini söylüyor. Bayhan, yenilenen ortaokul Türkçe kitaplarında ağırlıklı olarak erkek egemen bakış açısını yansıtan içeriklerin olduğunu belirtiyor.
Diğer taraftan, Milli Eğitim Bakanlığı’nın rehber öğretmenlere dağıttığı kitapta çocuklara şiddet uygulayan kadınlar başı açık, şefkat gösteren kadınlar ise başörtülü olarak resmediliyor.
Peki, dini istismar eden ve kadını hiçleştiren bu eğitim modelinin Batman’a yansıması ne oldu? Batman’daki sosyolojik yapı nasıl etkilendi? Batman’daki kadın intiharlarını ele alırken sistemin 3. gücü olan eğitim sistemini pas geçmek istemedik. Aynı zamanda “Batman’da aileler kız çocuklarına değer vermiyor, onları okutmuyor” diyen Işıl Özgentürk ve onun gibi düşünenlere bu devletin uyguladığı politikaları göz önünde bulundurmaları gerektiğini hatırlatmak istedik.
Eğitim-Sen Batman Şubesi Kadın Sekreteri Evin Tekin 4+4+4 sisteminin tıkanmış toplumun eğitim ihtiyaçlarına cevap vermediğini bir kez daha hatırlatıyor.
Kayıp nesil…
Sistemin ilk ortaokul mezunları bu yıl çıktı. Tekin, bu sistemin kayıp nesli olarak tanımlanan 8. sınıfta ortaokulu bitirmiş çocukların başarı oranının çok düşük olduğunu söylüyor. Sınav sonucu puanları düşük olan çocukların iyi bir liseye yerleşemediğini söyleyen Tekin, “Sınava giren öğrencilerin çoğu barajı geçebilecek seviyeye gelemedikleri için liseye kayıt yaptıramadı. Bu öğrenciler ya meslek liselerine ya da imam hatip liselerine yönlendiriliyor” diyor.
Çocuklar tarikat ‘yuvalarında’
Tekin bu sistemin en tartışmalı yanının öğrencinin ilk 4 yıldan sonra açık öğretimde eğitim alma hakkını kazanması olduğunu söylüyor. Bunun doğurduğu sonucu Tekin şöyle anlatıyor: “Üzülerek belirtmeliyim ki ilk 4 yıldan sonra ayrılan öğrencilerin büyük çoğunluğu, devlet tarafından denetlenmeyen dinci vakıf, dernek ve tarikatların Kuran kursu eğitimi adı altındaki eğitim kurumlarına yönlendiriliyor. Bölgemizde milli eğitim sistemi dışında pek çok dinci yapı ve oluşumun alternatif eğitim kurumlarının da olduğunu biliyoruz. Örneğin Batman’da “Alimler ve Medreseler Birliği” denilen bir derneğin eğittiği kız çocuklarının alternatif eğitim merkezlerinde eğittiği kadınların mezuniyet törenleri ile ilgili görüntüler kamuoyuna yansımış, günlerce medyada yer edinmişti. Bölgemizde maddi durumu iyi olmayan ailelerin çocukları, belli bazı dernek ve vakıflar üzerinden ailelerinden çeşitli vaatlerle alınarak bu alternatif eğitim kurumlarına gönderiliyor. Oralarda tarikat ve cemaatlerin misyoneri şeklinde yetiştiriliyor.”
Tekin, geçmişte alternatif eğitimi, devlet güvencesi zırhı ile yapanın ‘FETÖ’ olduğunu bugün ise pek çok dinci anlayış ve cemaatlerin aynı yöntemlerle bölgede faaliyetlerini sürdürdüğünü söylüyor.
Yüzde 64’ü kız çocuğu
Bu öğrencilerin yüzde 64’üne yakınının kız çocuklarından oluştuğunu söyleyen Tekin, “Bu vahim bir tablo. Her yıl okuldan ayrılan kız çocuğu sayısı yüzde 4 artıyor. Bu verilere göre, saatte 24, günde 580 kız çocuğu fiziki olarak okuldan ayrılmış görünüyor. Çocuklar için kara bir tablo ile karşı karşıyayız” diye konuşuyor. Tekin eğitimde eşitlik ilkesine aykırı olan uzaktan eğitim modelinin kadının eve kapatılmasına ve üretimden uzaklaştırılmasına zemin yarattığını söylüyor.
İktidarın ayakta kalma projesi
“Batman zaten kapalı bir toplum yapısına sahip” diyen Tekin, şöyle konuşuyor: “Kız çocuklarının okula gönderilme oranı düşük, doğrudur. İşte bu 4+4+4 eğitim modeli var olan probleme de çözüm olamadığı gibi bu durumu besliyor. 4+4+4 sistemi kesinlikle tıkanmış bir eğitim sistemi. Toplumun ihtiyaçlarını karşılamaktan ziyade iktidarın kendisini ayakta tutacak bireyi yetiştirme projesi olarak görüyoruz bu sistemi.”
Cinsiyetçi eğitim modeli
Tekin, 2012’den önceki süreçte eğitimde kadın erkek eşitsizliğine neden olan Kız ve Erkek Meslek Liseleri uygulamasında, kadın öğrencilere meslek liselerinde kadına uygun görülen kuaför, çocuk gelişimi, elişi gibi meslek derslerinin verilmesi, erkek öğrencilere ise motor, marangoz, makine mühendisi vb. meslek derslerinin verilmesi cinsiyetçi ve ayrımcı bir yaklaşım olarak eleştiriliyordu diyor. Tekin, bu iktidarın 2012’de yürürlüğe koyduğu 4+4+4 eğitim sistemi ile bu cinsiyetçi yaklaşımın daha da derinleştirildiğinin altını çiziyor.
Koridorlar bile ayrı
“4+4+4 eğitim sistemi ile ırkçı, ayrımcı ve aynı zamanda cinsiyetçi bir eğitim modeli ortaya çıkmıştır” diyen Tekin, sözlerine şöyle devam ediyor: “Bu dönemde imam hatiplerin sayısı hızlıca arttı ve bu okullar kız ve erkek liseleri olarak ayrıldı. Binaların ayrılmadığı yerlerde ise kız ve erkek koridorları ayrılıyor. Seçmeli ders adı altında din dersleri ortaokullarda haftada 6, liselerde haftada 16 saat. Bu ders içerikleri hem farklı inançlar arasında hem de kadın erkek arasında ayrıştırmaya, kutuplaştırmaya ve eşitsizliğe neden oluyor.”
Çocuğa imkan verilmiyor
Tekin, bu eğitim modelinin Batman gibi toplumlarda kapalı aile yapısını derinleştirdiğini ifade ediyor. Çocuk evde babasından, abisinden dedesinden kadın üzerindeki baskısını görüyor diyen Tekin, şu bilgileri paylaşıyor: “Okulda verilen ders içerikleriyle çocuklar, kadının ikinci sınıf cins olduğu algısıyla besleniyor. Çocuğun evdeki erkeği sorgulama imkanı oluşturulmuyor. Kadının kedisiyle eşit cins olduğunu öğrenme imkanı sunulmuyor. Sonuçta bu eğitim modelinin Batman gibi kentlerde ağır sonuçları oluyor.”
4+4+4 ilk mezunlarını verdi!
Batman’da bu yıl 18 bin 667 öğrenci ortaokulu bitirdi. Bu öğrenciler bu sistemin ilk ortaokul mezunları. Öğrencilerden 15 bin 539’u Liseye Geçiş Sınavına girdi. 3 binden fazla öğrenci sınava girmedi. 961 öğrenci bütün tercihlerine rağmen hiçbir yere yerleşemedi. Bu öğrenciler örgün eğitimin dışına çıkmak zorunda kaldı. Bu istatistiki veriler 2012’den bu yana uygulamada olan 4+4+4 sisteminin çöktüğünü de gösteriyor. Tekin, sadece bin 866 öğrencinin İmam Hatip Liselerine yerleştiğini söyleyerek, “bu öğrencilerin çok büyük bir çoğunluğu hiçbir yere yerleşemeyen, örgün eğitimin dışına çıkmaktansa İl Milli Eğitim bünyesinde oluşturulan Eğitim komisyonu tarafından yerleştirilen öğrenciler. Bugün imkan verilse hemen bir akademik liseye geçiş yapacaklar” diyor.
Türkiye geneli tablo
“Dindar ve kindar nesil yetiştireceğiz” diyen AKP iktidarı, açtığı İmam Hatip Liselerini dolduramıyor belki ancak mevcut eğitim sistemi başarısız öğrenciler yetiştirmeye devam ediyor. MEB, 1 milyon 472 bin 88 öğrencinin girdiği LGS Raporunu yayınlandı. İmam Hatip Orta Okullarında okuyan öğrencilerin bile yarısı imam hatip liselerine gitmek istemedi. Öğrencilerin yüzde 46.7’si fen lisesini tercih ederken, imam hatiplerin ilk sırada tercih oranı yüzde 11.1’de kaldı. 2020 LGS Analiz Raporu’na göre; merkezi yerleştirme için 571 bin 704 öğrenci tercih yaptı. Onların 212 bin 485’i tercihleri doğrultusunda sınavla öğrenci alan okullara yerleştirildi. Sınavla öğrenci alan okullara tercih oranı 2019’da yüzde 42.68 iken, 2020’de yüzde 38,84’e düştü.
Zorunlu imam hatipleşme
Öğrencilerin istediği okulda okuma ve bilimsel eğitim alma hakkı elinden alınırken, zorunlu imam hatipleşme politikası uygulanıyor. Yaklaşık 700 bin nüfusu olan Batman’da 16 İmam Hatip Lisesi bulunuyor. Proje İmam Hatip Liselerine 450, Anadolu İmam Hatip Liselerine ise bin 866 öğrenci gitti.
YARIN: ORTAK MÜCADELE DURDURUR
* Birinci bölüm için tıklayınız
* İkinci bölüm için tıklayınız