AKP’den peyderpey kopmaların süreceğini belirten Saadet Partisi İstanbul Milletvekili Cihangir İslam, iktidar partisinin dağılmaya mahkum olduğunu kaydetti
İktidar muhalefet partileri üzerinde baskı kurarken diğer yandan dağılma sürecine girmiş durumda. Saadet Partisi İstanbul Milletvekili Cihangir İslam, muhalefet üzerindeki baskıları, AKP içindeki tartışmaları ve siyasal gelişmeleri Mezopotamya Ajansı’na (MA) değerlendirdi. İktidarın tüm kazanımlarını kaybettiği için saldırganlaştığına dikkati çeken İslam, “Yani kendine taraftar toplama, insanları ikna etme gücünü kaybetti. Referandum, yerel seçim ve İstanbul’un yenilenen seçimlerini dikkate alırsanız, muhalefetin örgütlü bir şekilde demokrasi, hukukun üstünlüğü, kuvvetler ayrılığı, parlamentonun ağırlığı gibi noktalarda uzlaşarak iktidarı çok ciddi bir şekilde geriletebildiğini gördük. AKP, bugün Meclis’te tek başına yasa çıkarabilecek güce sahip değil. Yani 300 salt çoğunluk dediğimiz yüzde 50’inin altında. Ancak bir koalisyonla, malumunuz MHP ve Vatan partisi koalisyonuyla götürüyor iktidarını” dedi.
‘AKP kaybetti’
AKP’nin 31 Mart yerel seçimlerinde çok önemli illeri kaybettiğini hatırlatan İslam, “Şimdi Türkiye ekonomisinin yüzde 70’nin döndüğü illeri muhalefete kaptırdı. Son İstanbul seçimlerini iptal ettiler, millet onlara 800 bin farkı gösterdi. Bunlar muhalefet adına, Türkiye’de ki demokrasiyi sahiplenme adına, parlamentoyu ve seçmenin ağırlığı sahiplenme adına önemli adımlar” diye belirtti. HDP’li 32 belediyeye atanan kayyumlarla iktidarın farklı bir taktiği devreye koyduğunu ifade eden İslam, “Belediye meclisinden birini başkan olarak seçmesi gerekirken bunu da yapmıyor kayyum atıyor. Yani başkanı görevden almakla hukukun gerekliliklerini yerine getirmiyor” diye konuştu. Partisine dönük kullanılan dışlayıcı dile de işaret eden İslam, şöyle devam etti: “Önüne kim gelirse muhalefet adına o ittifakı parçalamaya çalışıyor. Türkiye’de o parti veya bu parti meselesi değil, kötü de olsa Anayasa’ya sahip çıkmak öncelikle bunu işletmek ve değiştirmek zorunluluğumuz vardır. Türkiye’de kuvvetler ayrılığına ve hukukun üstünlüğünü tesis etmek zorunluluğumuz vardır.”
Hukuk işlemiyor
HDP üzerindeki baskı politikalarını da değerlendiren İslam, sözlerini şöyle sürdürdü: “HDP’nin siyasi hedeflerini küçültülmesi baskı yapılıyor. HDP’nin Türkiye partisi olması değil de sadece bölge partisi ve Kürtlerle ilgilenen bir parti olarak kalmasını istiyor. Bunu hem Türkiye siyaseti açısından zararlı hem de HDP’nin geleceğini açısından zararlı bulurum.” HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın güçlü bir muhalefet gösterdiği için tutuklandığını vurgulayan İslam, Türkiye’de hukukun askıya alındığının dile getirdi.
AKP’nin muhalefete yaptığı baskılar
AKP’nin en büyük kozlarında birinin muhafazakar kesim olduğunu sözlerine ekleyen İslam, AKP dönemindeki darbe girişimlerini anımsatarak, “Millet iradesini, halkın iradesini hiçe sayıyor. Bunlar hiç kimsenin hayrına değildir. Halkın iradesine saygı göstermeliler. Biz de muhalefet partileri olarak demokrasi ve insan haklarının yerleşmesi için elimizden geleni el birliği ile yapacağız. Muhalefet üzerinde bir baskı var. HDP üzerinde bir baskı olduğu da ayan beyan ortada. Muhalefetin gücünü kırmak, seçmen kazanarak değil muhalefeti güçsüzleştirerek, rakibine çelme atarak bu yarışı kazanmanın peşinde” ifadelerinde bulundu.
AKP’den kopuşlar
Türkiye siyasetini büyük değişikliklerin beklediğine işaret eden İslam, AKP’nin yeni kurulan partilerden oldukça huzursuz olduğunu kaydetti. AKP olağanüstü dönem partisi oluğunu hatırlatan İslam, şunları ifade etti: “28 Şubat’ın olağanüstü şartları içerisinde bir anlamda dizayn edilmiş, kendi seçmenini ve kendi kadrolarını menfaat birliği üzerinden bir arada tutmaya yönelik, yani bir ideal üzerinden tutma değil de menfaat üzerinden bir arada tutmaya yönelik bir partidir. İktidarı kaybettikleri anda rant dağıtımının başından alınacakları için dağılmaya mahkum partilerdir. Onun için AKP’ye Makyavelist bir parti diyoruz, yani iktidarda kalmak için elinden gelen her şeyi yapan bir parti. İki şey olabilir, ya kendini toplayabilir kendi kodlarına dönebilir ya da peyderpey kopmalarla bu itirazlar yükselir.”
‘Mızraklı arkadaşım’
Görevden alınarak yerine kayyum atanan ve 22 Ekim’den bu yana tutuklu bulunan DBB Eşbaşkanı Selçuk Mızraklı ile meslektaş olduklarını belirten İslam, şunları söyledi: “Hekimlikten tanışıyorum. Son KHK’yle atılmadan önce Kars’ta yaşıyordum. KHK’den atıldıktan sonra en büyük tepkiyi sağ olsunlar, bölge halkı göstermiştir, sahiplenmiştir bizi. Sayın Mızraklı hem meslektaşım hem Tabip Odası’ndan arkadaşım, hem de Meclis’ten yakın muhabbetimiz olan, görüş alışverişinde bulunduğumuz, birbirimize çok faydalı olduğumuz, benim çok istifade ettiğim bir insandır. Bir haksızlığa uğramıştır. Biz, Selçuk Mızraklı’nın nasıl bir insan olduğunu biliyoruz. İsnat edilen suçlar, ispatı dahi yapılmayan bir takım iddialardır.”