CHP Genel Başkan Yardımcısı Orhan Sarıbal, cezaevlerinde binlere insanın açlık grevinde olduğunu hatırlatarak, yaşam hakkının kutsal olduğunu ve devletin bir an önce sorumluluğunun yerine getirmesi gerektiğini söyledi
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, bugün geldiği Diyarbakır’da partisinin il binasını basın toplantısı düzenledi. 31 Mart yerel seçimini henüz geride bırakamadıklarını belirten Sarıbal, sürekli sayım yapılarak sonuca ulaşılamayan bir seçim geçirdiklerini söyledi. Halkın iradesinin sandığa yansıdığını dile getiren Sarıbal, 16 yıllık siyasal iktidar ve küçük ortağının yenildiğini dile getirdi. Demokrasi ve halk muhalefetinin kazandığını vurgulayan Sarıbal, iktidara karşı muhalefetin dayanışmasının kazandığını yineledi. İktidarın ceberut, ayrımcı, ötekileştirici ve korkutmaya dönük dilinin yenildiğini vurgulayan Sarıbal, “Halk bütün bu kötülüğe itiraz ederek biz iyilik ve barış istiyoruz dedi. Seçimin en önemli sonucu bu diktatöryal, faşizan, baskıcı, talancı ve tek adam iktidarı yenilmiştir. Bunun karşısında kazana barış olmuştur. Demokrasi bloğu kazandı. Temel insan haklarından yana toplum yan yana gelmiştir. Demokraside bütünleşmiştir. İktidara dur demiştir” diye konuştu.
‘Karar siyasidir’
31 Mart yerel seçimlerinin birçok mağduru olduğunu dile getiren Sarıbal, bu mağdurların bir diğerinin ise Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edilen ve mazbataları verilemeyen belediye eş başkanları olduğunu söyledi. YSK kararının tamamen siyasi olduğunu belirten Sarıbal, “Bu karar tamamen gayri hukuki bir karardır” dedi.
‘Kayyum bölgeye zarar verdi’
Kayyumların haksız ve hukuksuz bir şekilde geldiklerine dikkat çeken Sarıbal, Mardin’de kayyumun 2 buçuk yılda 1 milyar borç bıraktığını hatırlattı. Sarıbal, kayyumların bu bölgeye büyük zarar verdiğini kaydetti.
‘Yaşam hakkı en kutsal haktır’
Cezaevlerinde binlerce insanın açlık grevinde olduğunu hatırlatan Sarıbal, şöyle devam etti: “Yaşam hakkının en kutsal haktır. Bunu kişi ve isim ayırmaksızın cezaevlerinde olan insanların yaşam hakkının güvencesinin de devlete ait olduğunu, o yüzden bütün onların sağlığı ve talepleri ile ilgili kaygılarının olduğunu, devletin ve hükümetin sorumluluğunu yerine getirmesi gerektiğini düşünüyorum. Açlık grevlerine ilişkin zaman zaman açıklamalarımızı yapıyoruz. Cezaevlerindeki açlık grevindeki bütün vatandaşların kim olursa olsun yaşam hakkı kutsaldır. Bu kutsallık üzerinden ilgililerin gerekli hassasiyeti göstermesini istiyoruz.”
Sarıbal ve beraberindekiler, Diyarbakır’da “Çocuklar ölmesin” dediği için tutuklanan öğretmen Ayşe Çelik’i cezaevinde ziyaret ettikten sonra kentten ayrıldı.