Adalet Bakanı Gül, cezaevlerinde görüntülü görüşmenin ilk olarak İstanbul ve Ankara’dan başlayacağını duyurdu
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, katıldığı bir televizyon programında gündeme dair soruları yanıtladı. 15 Eylül’da Ankara’da pilot uygulaması başlatılan “e- duruşma” uygulamasının yaygınlaştırılacağını kaydeden Gül, “Ofislerinden duruşmaya gitmeden yargılamalar yapılıyor. Ankara’dan sonra İstanbul ve diğer illere de yaygınlaştıracağız. 2021’de yaygınlaşmış olur hedefimiz o” dedi.
Cezaevlerinde görüntülü görüşmenin de pilot olarak başlatılacağını duyuran Gül, ilk olarak İstanbul ve Ankara’dan bu uygulamaların devreye gireceğini belirtti.
Halil Sezai’nin tutuklanmasına ilişkinde de konuşan Gül, “Asla kabul edilemez. Ben de şiddetle kınıyorum. Nitekim yargı da gereğini yapmıştır. Soruşturma devam etmektedir. Böyle meslekleri icra edenlerin daha kuşatıcı birleştirici rolü olması gerekirken bu asla tasvip edilemez. Bu bir vandallıktır. Ertesi gün bu görüntüler çıkıyor. Savcılık dosya girince ek ifade alıyor. Ama bu görüntüler sosyal medyaya düşmese de dosyaya girdiğinde ifadesini alacak. Yargı herkese lazım. Hakim savcı yargı faile bakmaz. Fiile bakar. Ve delillerle bağlıdır.”
Berberoğlu kararı
Anayasa Mahkemesi’nin vekilliği düşürülen CHP’li Enis Berberoğlu hakkında verdiği karara ilişkin önceliğin gerekçeli karar olduğunu belirten Gül, “Bu gerekçeli karar yayınlandıktan sonra ancak bir değerlendirme yapmak mümkün olur. AYM kararı bağlayıcıdır. Ama önce bir gerekçenin ortaya çıkması lazım” diye konuştu.
Cezaevleri
Cezaevlerinde kalan tutukluların kaçında koronavirüs (Covid-19) sayısına ilişkin bir açıklama yapmayan Gül, “Tutuklu ya da hükümlü de olsa Türkiye Cumhuriyeti’ne emanettirler. Her türlü tedbirlerimizi aldık” iddiasında bulundu. Temizlik ve hijyen maddelerinin cezaevlerinde verilmediğine dair haberlerin gelmesinin aksine Bakan Gül, tüm hükümlü ve tutuklulara dezenfektan malzemeler ücretsiz verildiğini ileri sürdü.
Nafaka
Gül’ün açıklamalarından dikkati çeken bir diğer konu ise nafaka meselesi oldu. Gül, “1 yıl 2 yıl evli kalıp ömür boyu nafaka verme zorunluğunda olunması ayrı bir mağduriyet oluşturmakta. Bunların hepsinin dikkate alınarak ama bir süreye tabi tutulmasının doğru olduğunu düşünüyorum. Nafakanın da belli bir süreye bağlanması gerektiği kanaatindeyiz” ifadelerinde bulundu.
İdam tartışması
İdam cezasına ilişkin de Gül, bir konsensüs oluşması gerektiğini belirterek, şunları söyledi: “Canilikleri vahşilikleri yapanlar en ağır cezayı hak ediyorlar. Anayasa ile olması gerekiyor. Meclisin sayısal olarak bir konsensüsün konusu olur ancak. Dolayısı ile meclisin takdirinde. Hepimiz bakacağız göreceğiz bir konsensüs var mı?”
b
Şüpheli şekilde yaşamını yitiren Aleyna Çakır’a ilişkinde Gül, soruşturmanın devam ettiğini, “Hakim savcının sosyal medyası televizyonu yok. Onlar kararlarıyla konuşuyor. Adliye bir beyaz süttür orada bir leke varsa bunu kimse affetmez. Haksız yorumlar yapılabilir ama hakim savcı fiile bakar. Böyle önemli bir konuda saygıyla süreci beklemek lazım” diye konuştu. Gül, isim vermeden Çakır’ın ailesinin televizyon programında delilleri aktarmasını ise şu sözlerle eleştirdi: “Savcı hangi delile ulaştı bilmiyoruz. Bir TV programcısı değildir savcı. Savcı adaleti yerine getirmeye çalışan bir yargı mensubudur. Hakim öyledir. Varsa bir delilin arkadaş yeri adliyedir karakoldur. Gidip adliye ve karakola konuşacaksın. Adaletin tecelli etmesini istiyorsan savcıya kolluğa elindeki delili vereceksin.”
HABER MERKEZİ