Cengiz Holding AKP iktidarı ile birlikte kamu ihaleleriyle desteklenip devasa büyüme sağladı. Dünya enerji ve maden devleriyle kol kola girerek doğayı yıkıma uğratan Cengiz Holding’e İngiltere’den sonra AB’den de destek geldi
Yusuf Gürsucu
Eti Bakır Mazıdağı Metal Geri Kazanım ve Entegre Gübre Tesisi’nde lityumun Türkiye için altın fırsat olacağı, halihazırda üretilmekte olan kobalt ve çinkonun saflaştırılarak katma değerinin artırılacağı ve nikel, kobalt, magnezyum, lityum ve nadir toprak elementlerinin üretilmesi amacıyla bakır piriti Kastamonu’dan Şemrex’e (Mazıdağı) taşınıyor. Bu amaçla tesis için özel tren yolu, özel baraj, özel doğalgaz hattı ve özel yollar kamu sırtından karşılanırken, Şemrex bir sömürge bölgesi olarak değerlendirilip geleceği yok edilmekte.
AB’den destek açıklaması
Diğer yandan ‘yenilenebilir’ enerji üretimlerinde ihtiyaç duyulan mineral madenciliği kapsamında 2020 yılında İngiltere’nin köklü şirketlerinden biri olan ‘ICoNiChem’ şirketini satın alan Cengiz Holding’e İngiltere hükümeti teşvikler verip desteklerken, bir destekte Avrupa Birliği’nden geldi. Yapılan duyuruda bakır üretiminde ortaya çıkan pirit konsantresinden kobalt üretilen Eti Bakır’ın Mazıdağı Tesisi, Ufuk Avrupa’nın (Horizon Europe) “Rekabetçi ve Sürdürülebilir bir Avrupa Batarya Değer Zinciri” kapsamında Avrupa Birliği’nden fon desteği verildiği açıklandı. Eti Bakır Şemrex tesislerinde kobalt, nikel, mangan ve lityum bileşikleriyle pilin ana bileşenlerinden olan katot aktif malzeme üretimi yapılırken Cengiz Holding’e İngiltere’den sonra Avrupa Birliği’nin destek açıklaması dikkat çekiyor.
‘Ufuk Avrupa’
Eti Bakır Mazıdağı Metal Geri Kazanım ve Entegre Gübre Tesisi Genel Müdürü Emre Kayışoğlu gelişmeyle ilgili yaptığı açıklamada, ‘Ufuk Avrupa’ projesindeki bu başarıyla Türkiye’nin, 21. yüzyılın en önemli konularından olan bataryanın sürdürülebilir üretimi ve geri dönüşümünde önemli bir rol üstlendiğini söyledi. Bakır üretiminde, artık ürün olarak ortaya çıkan piritten kobalt üretme kabiliyetine sahip, dünyadaki tek tesise sahip olduklarını söyledi. Kayışoğlu, “Bu projeyle, yüksek enerji yoğunluğuna sahip lityum-nikel-manganez-kobalt-oksit (NMC) tipi lityum-iyon bataryaların geliştirilmesi hedefleniyor. Projede pilin ana bileşenlerinden olan katot aktif malzemesi için gerekli olan kobalt, nikel, mangan ve lityum bileşiklerinin elde edilmesini biz sağlayacağız” diye belirtirken, Şemrex yok oluşa sürüklenecek.
Şemrex’ten sonra Xarpêt
Cengiz Holding’in tüm grup şirketlerinin ‘sıfır atık’ bilinciyle çalıştıklarını iddia eden Kayışoğlu,, “Kardeş şirketimiz olan Eti Alüminyum’un Seydişehir fabrikasında işlenen boksit madeninin artık ürününde eser miktarda bulunan lityumu da geri kazanarak Mazıdağı’nda ileri saflaştırma teknikleri ile yine batarya kalitesinde lityum karbonat ve lityum hidroksit sentezini gerçekleştireceğiz” ifadeleri Şemrex’te ve bölgede doğal yaşamda büyük yıkımlara neden olunacağını ortaya koyarken, Xarpêt’te (Elazığ) bölgeye yayılan kirliliği genişletip yayacak olan izabe tesisi kurmaya başladı.
Zehirli ayrıştırma Şemrex’te
Eti Bakır Kastamonu Küre madeninden sağlanan bakır piriti önce İnebolu Limanı’na taşınıyor. Buradan denizyolu ile önce Samsun’a, ardından demiryolu ile özel vagonlarda Diyarbakır’a geliyor. Diyarbakır’dan ise Cengiz Holding’in 109 milyon yüksek fiyatla aldığı ve holdinge özel tren yolu hattı ile Mazıdağı’na taşınıyor. Bakır piriti bu uzun yolculuktan sonra Şemrex’te sülfürük asid ve siyanür havuzlarında farklı madenlere ayrıştırılıyor. Tesislerin diğer ihtiyacı olan büyük miktarlardaki su ise DSİ’nin Eti Bakır’a özel olarak inşa ettiği ‘Diyarbakır Dilaver Barajı’ndan sağlanıyor. Tesiste doğa yıkımını ve suların hem tüketilmesi hem de zehirlenmesi sağlanırken, Cengiz Holding Samsun’dan sonra Xarpêt’e de izabe tesisi kurma hazırlıkları yapılarak tüm kirli üretim süreçlerini Kurdistan coğrafyasına taşıyor.
Atıklar Şemrex’i zehirleyecek
Elektrik üretmek için rüzgar türbinleri ve güneş panelleri ile elektrikli araçlarının bugün tüketim oranıyla kıyaslandığında aynı miktarda enerji sağlamak için konvensiyonel üretimlere göre doğal yaşamda yıkımı 10 kat daha fazla arttıracak olan madenciliğe ihtiyaç var. NTE madenciliğinin yapıldığı alanı çevreleyen tarım arazileri ve sular bu süreçte zehirlenirken, doğal alanlar atık alanlarına dönüşmektedir. Altın madenciliğinde kullanılan siyanürle ayrıştırma işleminde ortaya çıkan zehirli atıkları kat be kat aşan miktarda toksit madde bu süreçte ortaya çıkar. Bir ton nadir toprak metalinin üretim sürecinde iki bin ton toksik atık ortaya çıkmaktadır. 17 elementi içeren ve “nadir” olarak adlandırılmalarına neden olan tek şey bulunma zorluğu değil, ekstraksiyon yani ayrıştırma işleminde ortaya çıkan toksit maddelerin yaratacağı kirlilik ve bu kirliliğin asla önlenemeyecek olmasıdır
AB Şili ve Arjantin’le anlaştı
Avrupa Birliği (AB) ise elektrik depolamada kritik bir hammadde olan lityum arz güvenliğini sağlamak için lityum zengini ülkelerle işbirliğini geliştirmeye girişti. Şili Devlet Başkanı Gabriel Boric ile düzenlenen ortak basın toplantısında gazetecilere konuşan von der Leyen, iki tarafın lityum geliştirmek, ayrıca tedarik zincirlerini güçlendirmek amacıyla bir stratejik ortaklık geliştirmek üzere anlaşmaya vardığını açıkladı. AB, ayrıca aynı amaçla Arjantin ile de bir anlaşma imzaladı. Arjantin Cumhurbaşkanı ile Avrupa Komisyonu Başkanı, 14 Haziran 2023 tarihinde Buenos Aires’te düzenlenen toplantıda NTE konusunda işbirliğini artırmak üzere mutabakat zaptı imzaladı. AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Buenos Aires’te düzenlenen basın toplantısında, 2030 yılına kadar Avrupa’da lityuma olan talebin 12 kat artacağının öngörüldüğünü belirterek, “Lityum çok önemli, çünkü lityum temiz enerji teknolojileri için yaşamsal bir metal” olduğunu iddia etti.