Cemaat yurdunda kalan tıp öğrencisi Enes Kara, Müslüman olmadığı halde namaza zorlandığını anlattığı video sonrası yaşamına son verdi. Olay hakkında konuşan baba “Manevi olarak ahiretine faydası olsun istedim” ifadelerini kullandı
Cemaat yurtları ülkenin gündeminden bir türlü düşmüyor, yangınlar, cinayetler ve tecavüz iddiaları derken şimdi de intihar haberleri gelmeye başladı.
Elazığ’da, Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi 2’inci sınıf öğrencisi Enes Kara, gelecek kaygılarını ve ailesinin zoruyla kaldığı cemaat yurdunda yaşadığı baskıyı anlattığı bir video çektikten sonra yaşamına son verdi. Enes Kara’nın babası ise skandal ifadelerle yaşanılan olayı normalleştirmeye çalıştı. Baba Mehmet Kara, “Devlet yurdunda başvuru yapmadık. Durumumuz iyi. Manevi olarak ahiretine faydası olsun istedim” ifadelerini kullandı.
Neler yaşandı?
Arkasında bir de intihar notu bırakan Enes Kara, Müslüman olmadığı halde cemaat yurdunun kendisini namaz kılmaya ve cemaat derslerine katılmaya zorladığını belirtti.
Evrensel’in haberine göre; kaldığı cemaat yurdunda cansız bedeni bulunan 20 yaşındaki Enes Kara’nın bıraktığı intihar notunda “Herkes doktorluktan kaçıyor, çünkü mobbing var, uzun süreli nöbetler var, hastadan şiddet görme ihtimali var, köle gibi çalışıyorsunuz, ben böyle bir gelecek istemiyorum… Bulunduğum cemaat yurdunda namaz kılma ve cemaatin dersine katılmak zorunlu, verdikleri kitapları okumak zorunlu, kendim müslüman değilim, ailem bilmiyor, buradan ayrılmak istediğimi söylediğimde hayır cevabını aldım” gibi ifadeler kullandığı belirtildi.
Kara, olay öncesi çektiği videoda videoda ise şu ifadeleri kullanıyor:
“Şu an cemaat yurdunda kalıyorum. Hiç kalmak istemememe ve bunu aileme defalarca söylemiş olmama rağmen. Defalarca söyledim ama beni burada kalmaya zorladılar… Lise ve ortaokulda yine böyle medreselere sıkça geliyordum bazı tatillerde yatılı kalıyordum. O zamanlar da istemiyordum ama ailem zorluyordu ve haftada 1-2 gün geliyordum ya da yılda 1-2 hafta yatılı kalıyordum. Çok da zor değildi. Bir de en fazla üniversiteye kadar gelirim zaten diye düşünüyordum.
Burada vakit namazları zorunlu. Cemaat şeklinde kılıyoruz namazdan sonra ders var vs. 30 dakika sürüyor yaklaşık her vakit. Günlük 1 saat burada olan kitaplardan okuman zorunlu. Haftanın 3 günü cemaat dersine katılman zorunlu. Yemekleri yine öğrenciler yapıyor, haftanın 1 günü temizliği yine biz yapıyoruz. Sabah namazıyla uyanıyorum, okula gidiyorum geliyorum, akşam namazı, yemek, okuma, yatsı namazı, cemaat dersi sonra saat 10 zaten ertesi gün tekrar 6.30 gibi namaza uyanıyorum. Bir tek 8’de serbest oluyorum. Hafta sonu da benzer. Yine 3 saat gibi bir şey kalıyor ve kalan zamanda adam akıllı ders de çalışamıyorum. Çünkü psikolojik olarak yorgun oluyorum.
Bu 2 sorunu ayrı ayrı düşününce aslında katlanalamayacak şeyler değil ama bunları birleştirince tüm yaşama sevincimi alıyor, özgür hissetmiyorum kendimi 24 saatten kendime ayırabildiğim 3 saat falan.”
Enes Kara’nın babasından skandal açıklamalar
TELE 1’den Fırat Yeşilçınar’a konuşan Enes Kara’nın babası Mehmet Kara, kimseden şikayetçi olmayacaklarını söyledi.
Baba Kara’nın ifadeleri şöyle:
Sürekli telefonla oynuyordu. İçine kapanık birisiydi. Fazla konuşmazdı. Çevresiyle falan da konuşmazdı. Videosunu izledim. Kaldığı yer güzel insanların kaldığı yer. Talebelerin kaldığı yer. Orada kalmasını tavsiye ettim. Devlet yurdunda başvuru yapmadık. Durumumuz iyi. Manevi olarak ahiretine faydası olsun istedim. Ben 25 yıldır Risale-i Nur okuyorum. Bir zararını görmedim. Ben bu cemaatin 25 yıldır içindeyim. Kaldığı yerde hiçbir sorun yoktu. Sürekli arkadaşlarıyla iletişim halindeydik. Birkaç ay kalır sonra alışır dedim. Cenazeyi aldık şu an dönüyoruz Hatay’a. Biz kimseden şikayetçi değiliz. Olaydan sonra durumunu daha iyi anladık.
HABER MERKEZİ