Samsun’un Çarşamba ilçesinde tepkilere rağmen biyokütle termik santralinin önümüzdeki günlerde faaliyete başlayacağı duyuruldu. Aynı şirketin Afyon’daki santralinin yanı başında Eber Gölü’de kurudu
Oltan Köleoğlu Enerji (OKE) tarafından kurulan biyokütle enerji santralleri (BES) Çorum Mecitözü ve Afyon Çay’daki enerji üretimlerini sürdürürken, bu santrallere ek olarak, Samsun Çarşamba’da yine aynı firmaya ait yeni BES’in yakında deneme üretimine geçeceği bildirildi. OKE şirketi tarafından yapılan yazılı açıklamada, yaklaşık 50 bin çiftçiye doğrudan ek gelir imkânı sağlanacağı, satın alınan ve alınacak olan tarım-orman ürünü atıkları ile bölgelere yaklaşık 250 Milyon TL doğrudan gelir desteği sağlandığı iddiasında bulunuldu.
İşsizlik silah olarak kullanılıyor
Biyokütle santrallerinin bitkisel atıkları enerjiye dönüştürerek ekonomiye direkt ve dolaylı olarak çok büyük katkı sağladığına dikkat çekilen açıklamada, “Özellikle pandemi sürecinin henüz bitmediğini göz önüne aldığımızda ve işsizlik konusu ülkemiz için ne kadar önem arz ediyor. Herkesin bu süreçte çaba göstermesi gerekiyor. OKE olarak Çarşamba ve civar köylerdeki işsiz insanlarımızı işgücümüze katmak için personel alımlarımıza da başladık. Ayrıca ‘topraktan kazandığımızı yine toprağa kazandırma’ felsefesiyle çıktığımız bu yolda tarıma ve çiftçiye maksimum fayda sağlayacak politikalarımızı da oluşturmaya devam ediyoruz” sözleri bölgede giderek artan işsizliğe sözde çare olacakları iddiasına bulunan şirketin Afyon Çay’daki tesisini ziyaret etmeleri gerekecek. Eber Gölü kıyısında sazlık bırakmayan şirketin yurttaşa hiçbir hayrı görülmüş değil.
Boş iddialar
OKE bünyesinde Çiftçi Akademisi kurulduğu belirtilen açıklamanın devamında, “Dünyada geleceğin yatırımı olan tarımda söz sahibi olacak yeni kuşakları bugünden kazanmaya odaklandık. Kuracağımız Çiftçi Akademisinde; üreticilerimizin daha fazla verim alabilmeleri için yapmaları gereken yöntemlerin neler olduğu ele alınacak. Üzerine basarak bir kez daha yineliyoruz ki; topraktan kazandığını yine bu ülkenin topraklarına yatırmayı ilke edinen Çevre Dostu, Çiftçi Dostu OKE, herkes için fayda sağlayacak ekonomik avantajları kullanmaya devam edecektir. Tarımı bitirecekler iddiaların aksine, bizim de tarımın bereketine verimine ihtiyacımız vardır. Bizim varlık sebebimiz tarımdır. Çünkü, yakıtımız tarımsal ürünlerin atıklarıdır. Çarşamba ovasının bereketine, verim çeşitliliğine nasıl bir katkıda bulunmamız gerekiyorsa, bunun için elimizden geleni fazlası yapacağız” iddialarının gerçek dışı olup olmadığını anlamak için Afyon’daki santraline bakmak gerekiyor.
OKE’nin diğer açıklamaları!
2 yıl önce Ankara’da yapılan 11. EIF Uluslararası Enerji Kongresi ve Fuarı’nda, Oltan Köleoğlu Enerji’nin (OKE) Biyokütle Yatırım Koordinatörü Anıl Badem, biyokütle santrallerine ham madde tedariğinin Türkiye’de ayrı bir iş kolu haline geldiğini ve Türkiye’de işletmede olan ve yakma lisansına sahip biyokütle santrallerinin, biyokütle yatırımcılarının tek bir ham maddeye bağlı kalmasının ve yüksek maliyetlerde yakıt tedariği nedeniyle yüksek maliyetlerle yüz yüze kaldıklarını belirtiyordu. Kongrede, “Biyokütleden Enerji Üretiminde Güncel Durum” adlı oturum gerçekleşmiş ve bu santrallerin sadece enerji santralleri olmadığı ifade edilerek, hükümetten atıkların ortadan kaldırılabilmesi için yeni bir teşvik sistemi geliştirilmesi gerektiği belirtilmişti. Bu tesislerin sadece enerji ve çevre projesi değil, aynı zamanda ‘milli’ bir proje olduğu iddiasında bulunulurken yurt dışından yüz binlerce ton atığın yakılmak için Türkiye’ye getirilmesi ve her yıl katlanarak artış göstermesi ‘milli’ sıfatının hangi noktada millileştiğini anlaşılmaz kılıyor.
Çarşamba’da biyokütle termik santrali üretime başlıyor
Samsun’un Çarşamba ilçesinde tepkilere rağmen biyo kütle termik santralinin önümüzdeki günlerde faaliyete başlayacağı duyuruldu. Diğer yandan aynı şirketin Afyon’daki santralinin yanı başında Eber Gölü’nün kurumuş olması dikkat çekici.
Biyokütle enerji! Tüm enerji üretimleri gibi biyokütle enerji üretiminin de doğal yaşama zarar verdiği ve daha da vereceği çok net olarak görülebiliyor. İklim değişimi nedeniyle atmosferde biriken su-yağmur çok şiddetli ve lokal yağışlara dönüşüyor. Buna bağlı olarak yağış alan bölgelerde selleri ve erozyonları ortaya çıkarıp felaketlere neden olurken yeryüzüne geri dönen su toprağın altında emilemiyor ve seller yoluyla denizlere karışıyor. Tüm bunlara ek olarak hava ve çevre kirliliği yaratması ise çok büyük sorunları ortaya çıkarıyor.
Ormanlara büyük tehdit!
Biyokütle santrallerinin kurulduğu veya kurulmak istendiği alanlar ormanların ve göllerin hemen kıyısında yer alıyor. Bu santraller bugüne kadar orman köylülerinin yararlandığı ve bugün elinden alındığı ağaç kalıntıları ile besleniyor. Bunun yanında buğday vd. bitki sapları, göllerdeki kamışlar ve benzeri maddelerin yakılması yoluyla enerji üretiyor. Ancak yıl boyu santrali çalıştırabilecek kadar ‘yakıt’ toplanması olanaksız. Bu nedenle de orman kıyılarına kurulmuş bu santraller, bölgede işsiz kalan köylüleri çalıştırıp yaşayan ağaçları da keserek bu santrallere taşıyorlar. Bu da yetmiyor ve bu şirketler her türden atığı yani tehlikeli veya tehlikesiz atığı yakıyorlar. Bursa’nın Büyükorhan ilçesine bağlı Karayağız köyüne kurulmak istenen biyokütle enerji santrali için köylüler aylarca direndi. Köylüler, bölgemizde toplayabilecekleri bitkisel atık olmadığını bunların amacının hem ormanı yakmak olduğunu ve diğer yandan da sanayi çöplerini buraya taşıyarak yakmak istediklerini belirtiyorlardı.
Afyon Eber Gölü kurudu
Oltan Köleoğlu Elektrik ve Enerji Üretimi Tic. A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Ertuğrul Doğan, Afyon Çay’daki santralle ilgili olarak 2018 yılında yaptığı açıklamada, proje ile her yıl ‘Eber Gölü’ndeki saz kamışları’ ve hasat sonrasında tarım arazisi üzerinde kalan tarımsal atıklar ile orman ürünleri toplanıp yakılarak elektrik üretileceğini söylemişti. Türkiye’nin en büyük 11. tatlı su kaynağı olan Afyon’daki Eber Gölü kendisini besleyen su kaynaklarının barajlar nedeniyle azalması ile kurulan biyokütle santralinin su ihtiyacının Eber’i besleyen kaynaklar ve Eber’den karşılaması ve ayrıca Eber Gölü’nü göl yapan sazlıkların kesilip yakılması sonucunda göl geçtiğimiz yıl tamamen kurumuştu. Gölde, 146 kuş türünün yanında su yılanı, domuz, saz vaşağı, kurbağa ve balık türleri yaşıyordu. Sazlardan ve kamışlardan oluşan gölden geçimini sağlayan civar köy halkı ise yaşanan olumsuz durum karşısında ne yapacağını şaşırmış durumda. OKE Enerji’nin Çarşamba Ovası’na kuracağı santralin hangi sonuçları doğurabileceğini görmek isteyen Çarşambalılar, Afyon santralinin kısa sürede yarat tığı yok oluşa bakmalıdırlar.
Çarşamba’da tarım katlediliyor
Samsun Valiliği’nin santral için verdiği ‘ÇED gerekli değildir’ kararı mahkemeye taşınmış ve 17 Mart 2020 tarihinde, Samsun 3. İdare Mahkemesi, Samsun Valiliği’nin ÇED gerekli değildir kararını iptal etmişti. 18 Mart 2020’de mahkeme ayrıca imar planlarının yürütmesini durdurdu. Ancak 30 Nisan 2020’de Samsun Bölge İdare Mahkemesi 2. İdari Dava Dairesi mahkemenin verdiği yürütmeyi durdurma kararını kaldırdı. 11 Mayıs 2020’de ise Samsun 3. İdare Mahkemesi’nin planlarla ilgili iptal kararları gereği, Samsun Valiliği tarafından Çarşamba Biyokütle Enerji Santrali Mühürlendi. Daha sonra mühürlemeyi yapan Valilik ve OKE şirketiyle birlikte mahkemenin verdiği kararı Danıştay 6. Dairesi’ne taşıdı ve Danıştay mahkemenin verdiği tüm kararları durdurdu. Bu süreçte varlık nedeni toprağı korumak olan ‘Samsun Toprak Koruma Kurulu’nun santrale onay vermesi ise Çarşamba gibi 1. sınıf tarım arazilerinin iktidarın enerji ve maden politikaları sonucunda gözden çıkarıldığına işaret etmektedir.
Samsun’da santrale karşı tepkiler!
Samsun’un Çarşamba ilçesi Eğercili Mahallesi’nde faaliyete geçeceği duyurulan biyokütle enerji santraline karşı geçtiğimiz yıl yoğun tepkiler ortaya çıkmıştı. Samsun Çevre Platformu (SAMÇEP) bir basın açıklaması düzenlemiş ve sözcü Mehmet Özdağ, “Biyokütle yakıt ile çalışacak bir termik santral söz konusudur. Tesis her gün çalışacak ve günde 630 ton hammadde yakılacaktır. Bu yakma sonucu 38 ton kül atığı oluşacak ve geçici olarak depolanacaktır. Tesisin bacasında havaya günlük 14,4 kilogram kül salınacaktır” derken, Dr. Işık Özkefeli ise santralin yapılması halinde Çarşamba Ovası’nın sonu olacağını söylemişti. Yapılacak biyokütle enerji santrali hakkında kendilerine bilgi verilmediğini ifade eden Çarşamba Eğercili Mahallesi Muhtarı Mehmet Kalebay ise “Zor durumdayız. Yerler daha önceden alınmış. 3 günden beri geceleri uyuyamıyorum. Çocuklarımıza, gelecek nesillerimize zararı olacak bir şeyi ben kesinlikle istemem” sözleriyle gelecekte neler yaşanabileceğini ön görebiliyordu. Daha sonra bölgede santral karşıtı mitingler düzenlenmişti.
Biyokütle termik santraldir!
Bir termik santral olan biyokütle santralleri de diğer termik santraller gibi suya bağımlı. Su kaynatılıp buhar haline getirildikten sonra oluşan buhar gücü ile enerji üretiliyor. Bu üretimde elde edilmek istenen enerji gücüne bağlı olarak binlerce metreküp su buharlaştırılıp kirletilerek atmosfere salınıyor. Küresel iklim değişimi nedeniyle atmosfere salınan bu su buharlarının bölgesel yağış rejimine bir yararı olmuyor. İklim değişimi nedeniyle atmosferde biriken su yağmur olarak çok şidetli ve lokal yağışlara dönüşerek felaketlere yol açıyor .
EKOLOJİ SERVİSİ