CHP Milletvekili Enis Berberoğlu’na verilen 5 yıl 10 ay hapis cezasının onanmasından sonra Yargıtay, Berberoğlu’nun milletvekilliği sona erene kadar infazın durdurulmasına karar verdi. Bu Yargıtay kararıyla beraber CHP Milletvekili Berberoğlu aylar süren tutukluluğun ardından tahliye edildi. Enis Berberoğlu’nun tutukluluğunun başından beri hukuksuz olduğu bilinen bir gerçek. Peki Berberoğlu kararı ile bir kez daha gündeme gelen HDP’li siyasetçiler için durum nedir?
HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven’in avukatı Reyhan Yalçındağ, Berberoğlu kararı ile başlayan tartışmanın geç olduğunu ve eksik kaldığını söylüyor. Milletvekili olduğu dönem hapis cezasına çarptırılan, tahliye edildikten hemen sonra yeniden tutuklanan eski HDP Diyarbakır Milletvekili İdris Baluken için, “Cezasının infazı durdurulsun diye başvurdum da ne oldu? Onların partisi CHP değil diye mi tahliye olmadılar. Ben de avukat olarak bunu sormak zorundayım” diyor.
HDP Hakkari Milletvekili olan müvekkili Leyla Güven hakkında tahliye kararı verilen günü anımsayarak, Güven’in delil durumundan bile haberdar olmayan bir mahkeme tarafından tekrar tutuklandığını hatırlatıyor. Leyla Güven de artık rutinleşen “tahliye kararı sonrası yeniden tutuklama” modasından (!) nasibini alan siyasetçilerden. Avukatlar olarak her gün hukuka aykırı sayısız durumla karşı karşıya kaldıklarını söyleyen Reyhan Yalçındağ, “İki yıldır adliye koridorlarında cehennem hayatı yaşıyoruz” diye ekliyor.
Yalçındağ’ın da vurguladığı gibi, HDP’li siyasetçilere yönelik davaların tamamı ifade özgürlüğü kapsamında. İddianamelerde, basın açıklaması metinlerinden, televizyon konuşmalarından geçilmiyor. Ve gelinen noktada, soruşturmalara konu olan ifadelerden örgüt üyeliği suçu yaratılıyor. Reyhan Yalçındağ şimdi, Berberoğlu kararı sonrası müvekkili Güven için yaptığı tahliye başvurusunun sonucunu merak içinde bekliyor.
Bugün cezaevinde tutuklu kalan tek milletvekili Leyla Güven ancak bunun öncesi de var. Diyarbakır Barosu avukatlarından Mahsuni Karaman, Enis Berberoğlu’nun durumunun eski HDP milletvekilleri Abdullah Zeydan ve Ferhat Encü’ye benzer olduğunu anlatıyor:
“Abdullah Zeydan’ın mahkûmiyet hükmü kesinleştikten sonra infazının dönem sonuna kadar durdurulmasını ve tahliyesini istedim. Mahkeme talebimizi reddetti. Aynı talebi infaz hakimliğine sundum, o da reddetti. Nisan 2018 ve önceki yasama dönemi sonu Temmuz 2018 arasında milletvekiliyken Berberoğlu gibi infaz gördü.”
Mahsuni Karaman’ın Abdullah Zeydan ile ilgili verilen “hukuka aykırı ve ayrımcı” olarak nitelediği karar nedeniyle açtığı dava henüz sonuçlanmadı.
Diğer yandan, Karaman’a göre, Berberoğlu hakkında verilen tahliye kararı kalıcı değil. Berberoğlu kararında, Yargıtay’ın, milletvekilleri ile ilgili anayasada yer alan bütün düzenlemeleri gözardı ederek sadece infaza ilişkin ilke uyarınca karar verdiğine ve CHP milletvekilinin mevcut yasama dönemi bitince cezasını çekmek üzere yeniden cezaevine gönderilebileceği ihtimaline işaret ediyor.
Selahattin Demirtaş’ın da avukatlığını yapan Mahsuni Karaman, bugüne kadar hukuka uygun tek bir yanıt alamadığı onca itiraz başvurusundan yola çıkarak, dolayısıyla haklı olarak, sözlerini sonlandırırken ekliyor:
“Türkiye’de hukuk kırıntısı varsa da, HDP’li ve bir de Kürtsen, sana o bile yok.”
