AKP’li vekiller tarafından Meclis’e sunulan teklif ile Uludağ’a Alan Başkanlığı oluşturulmak istenirken, Uludağ’ın karar vericileri turizm şirketleri olacak. 1961 yılında milli park olan Uludağ bu özelliğini yitirecek
AKP milletvekilleri tarafından Meclis Başkanlığı’na sunulan Uludağ Alanı Hakkında Kanun Teklifi ile Uludağ için yeni bir yağma süreci için adım atılırken Alan Başkanlığı oluşturulmak isteniyor. Bir milli park olan Uludağ’ın bu teklifle birlikte bu özelliğinin ya kaldırılacağı ya da alanının daraltılarak yeni oteller için yağma alanları oluşturulması amaçlanıyor. 2019 yılında Kapadokya’da kurulan Alan Başkanlığı ile birlikte bölge turizm sermayesinin insafına bırakılmış ve Göreme Milli Parkı, milli park statüsünden çıkarılmıştı. Ardından yeni yollar ile peri bacaları yıkıma uğratılırken, Alan Başkanlığı’nın tek hedefinin otel işletmecilerine alan yaratmak olduğu biliniyor.
Komisyon dikkat çekici
Alan Başkanlığı 12 üyeden oluşan komisyon ile Uludağ’da tek karar verici konumuna gelecek. Bölgenin otelcilere tahsisini açıkça gösteren komisyon üyeliklerinde Kültür ve Turizm Bakanlığı 5 üye ile temsil edilecek. Uludağ’ın sularını şirketlere ihale eden Bursa Valiliği 2 üye, Türkiye’yi betona boğan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı 2 üye, Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan 2 uzman ve Uludağ’ın yağmalanmasında öncülük rolünü üstlenen Bursa Büyükşehir Belediyesi ise 1 üye ile komisyonda yer alacak. Uludağ’a ilişkin karar verici konumda olacak komisyon aracılığı ile turizm şirketleri için tabiat varlıklarını yok edecek planlar, projelerin yolu açılacak.
Vergisizlik!
Uludağ sınırları ve milli park içinde orman alanlarındaki tüm yapı ve tesisler, komisyona devredilecek. Bu yapıların satışı, kiraya verilmesi, işletilmesi, irtifak hakkı kurulması gibi işlemler yine komisyonun izin vermesi durumunda hayata geçirilebilecek. Uludağ’da gerçekleştirilecek turizm amaçlı sportif faaliyetlere sportif, eğlenme ve dinlenme hizmetleri için gerekli tesislerin inşa onayı yetkisi de bu komisyonda olacak. Kanun teklifinde, Uludağ Alan Başkanlığı, Harçlar Kanunu ile Belediye Gelirleri Kanunu gereğince ödenmesi gereken katılma paylarından, veraset ve intikal vergisinden, emlak vergisinden ve tapu ile kadastro döner sermaye hizmet bedelinden muaf tutulacak.
Türler soykırıma uğrayacak
60 yıldan bu yana milli park özelliğini korumaya çalışan Uludağ özellikle son 15 yıldır gittikçe artan turizm şirketleri ve yerel yönetimin baskısı altında adeta katlediliyor. Uludağ’da bin 200 bitki çeşidi içinde birçok endemik bitki türü bulunuyor. Uludağ’da 32 tür endemik bitki yaşarken, bu uygulama ile bu türler soykırıma uğratılacak.
Bursa’nın suları artık yok
Evliya Çelebi Seyahatnamesi’nde Bursa’yı ‘sudan ibaret’ bir kent olarak betimlemesine neden olan şey Uludağ’ın varlığıydı. Bugün o bereketli toprakların sanayi ve imarlarla işgal edilmesinden dolayı artık sudan söz edilememektedir. Uludağ talan edilmiş yapısıyla yok edilme sürecine bağlanmış durumda. Uludağ’dan akan suların taşıdığı alüvyonların yarattığı o güzelim ova, sanayi ve kentleşme ile talan edildi. Önce baraka ruhsatlarıyla inşa edilen dev oteller ve sonrasında ise su şirketleri Uludağ’ı yağmalayıp adeta tüketti. Artık Uludağ’dan Bursa’ya ulaşan dere neredeyse kalmamışken, kalan su varlığı ise şişelenmiş su satan şirketlere bağlandı. Bu yağma süreci ise aralıksız sürerken, ‘Alan Başkanlığı’ adı altında otelcilerin Uludağ’da tek söz sahibi olması yönünde adımlar atılmakta.
Sular şirketlere tahsis edildi
Uludağ’ın suları nitelikli içme sularından oluşur. Bu nedenle su şirketlerinin reklamlarında “Uludağ’ın zirvesinden getirdik” gibi vurgular kullanılmaktadır. Bursa’ya artık yaz aylarında akan birçok dere maalesef kurumuştur. Artık ovada akar görünen dereler, fabrikaların yer altı sularını çekerek üretimlerinde kirlettikleri zehirli atık sıvıya dönüşmüş sulardır. Dağlardan Bursa’ya artık su gelmemektedir. Çünkü tamamına su şirketleri el koymuş durumda. Türkiye’nin ve dünyanın en büyük su tekelleri, Valiliğin sipariş ihaleleriyle Uludağ’ı parsel parsel paylaştılar. Nerede su kaynağı varsa orası telle çevrili bir alana dönüştürülürken ayılar ve diğer canlılar artık suya ulaşamaz hale getirildi. Borular içine alınan sular Uludağ’ın yamacında kurulmuş su fabrikalarına kadar taşındı. Bu yolla Türkiye’nin en büyük 500 sanayi firması içine giren su şirketleri ortaya çıktı.
EKOLOJİ SERVİSİ