Cezaevine sağ giren tutukluların tabut ile çıktığını belirten HDP’li Pervin Buldan, muhalefeti yaşam siyasetini sahiplenmeye çağırdı
HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, haftalık Meclis grup toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmede bulundu. Toplantıya Diyarbakır Barosu hizmet binasında hasta tutuklular ve infaz sürelerini tamamlamalarına rağmen tahliye edilmeyen yakınları için Adalet Nöbeti tutan ailelerinin yanı sıra Mardin, Urfa, Şırnak, Batman ve Siirt’ten gelen tutuklu yakınları da katıldı. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Krizi Sisteminin yaşattığı kara bir yılı geride bıraktıklarını belirten Buldan, “2021, iktidarın politikaları nedeniyle siyasal, toplumsal, ekonomik ve sosyal yıkımların peş peşe yaşandığı bir yıl oldu. Hukuksuzluğun, keyfiyetin, yalanın, talanın, soygunun, yolsuzluğun, kumpasların yılı oldu” dedi.
Fiili idam cezası
Seslerini duyurmak için Meclis’e gelen tutuklu ailelerine “Hoş geldiniz” diyen Buldan, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Evet, cezaevleri güncel ve yakıcı bir gündem olmaya devam etmektedir. Özellikle ağır hasta tutsaklar ağır hastalıkları ve cezaevinde kalamaz raporlarına rağmen işkenceli bir ölüm sürecine terk edilmektedir. Bu yüzden sadece aralık ayı içerisinde 6 tutsak yaşamını yitirdi. Cezaevine sağ giren tutukluların tabutu çıkmaktadır. Bugün tutsaklara adeta fiili bir idam cezası dayatılmaktadır.
Toplama kampı
Yine cezaevlerinde keyfi aramalar, görüş yasakları, darp, işkence, taciz ve tahliyelerin keyfi disiplin cezalarıyla engellenmesi yaygın bir uygulama halini almıştır. İnfaz yakmalar tam bir hukuk dışılıktır, rehine politikasıdır. Elbette bu yaşananlar İmralı’da sürdürülen ağır tecrit politikasından bağımsız değildir. Cezaevlerini ve tüm ülkeyi, toplumu, kurumları, siyaseti ve yaşamın her alanını kuşatma altına almak isteyen kapsamlı bir tecrit politikasıyla karşı karşıyayız. Cezaevlerini bir toplama kampına çeviren bu iktidar, haksız ve hukuksuz tutuklamalarla ülkeyi de yarı açık cezaevine dönüştürmektedir.
İktidar mutlaka değişecek
Cezaevlerinde asıl mahkûm edilen vicdanlardır, adalet duygusudur. Elbette biz bu hukuksuzlukların peşini asla bırakmayacağız. İntihar adı altında işlenen cinayetlerin de ölüme terk edilen hasta tutsakların da infaz yakmaların da takipçisi olmaya ve adalet için mücadele etmeye devam edeceğiz. Bugünkü iktidarın gücüne güvenen tüm bürokratlara, yöneticilere tekrar sesleniyorum. Cezasızlık zırhına güvenerek sürdürdüğünüz hukuk dışı, insanlık dışı uygulamalardan biran önce vazgeçin! Bu iktidar mutlaka değişecektir. İşte o zaman cezasızlık zırhınız da ortadan kalkacak ve işlediğiniz bütün hukuksuzluklar adalet önünde bir bir karşınıza çıkacaktır. İnsanlık suçlarında zaman aşımı yoktur. Bunu böyle bilin! Ailelerimiz asla yalnız değildir. HDP olarak sizin yanınızdayız. Sesiniz sesimiz olacaktır.
Yaşam siyasetini sahiplenin
Buradan Adalet Bakanlığı’na tekrar çağrıda bulunuyorum: Ailelerin feryadına kulak verin! Cezaevlerindeki insanlık dışı uygulamalara derhal son verin! Fiili idam cezasını durdurun! Yarın çok geç olmadan Aysel Tuğluk özelinde tüm hasta tutsaklara tahliye yolunu açın! Ölümlere sebep olmayın! İnfaz yakmalara son verin. Hukuka uyun! Düşmanlık hukuku Türkiye’ye bir şey kazandırmaz. Bundan vazgeçin! İktidarın cezaevlerindeki tabut siyasetine karşı yaşam siyasetini güçlü bir biçimde yürütmeye devam edeceğiz. Demokratik kamuoyunu ve siyasal muhalefeti yaşam siyasetini sahiplenmeye çağırıyorum.”
ANKARA