Türkiye halklarıyla, kadınlarla, gençlerle ve Kürt partileriyle ittifak gerçekleştirdiklerini söyleyen HDP Eşbaşkanı Pervin Buldan, bu ittifakın değerli bir ittifak olduğunu söyledi. Buldan, kalan kısa sürede yaygın bir seçim çalışması yürüteceklerini belirtti
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, milletvekilleri adaylarının tanıtımı ardından geldiği Diyarbakır’da, partisinin uzun süredir üzerinde çalıştığı “Kürt Sorununa Demokratik Çözüm Deklarasyonunu” kamuoyuna açıkladı. Neden iki farklı seçim bildirgesi yayınladıklarına dair soruları yanıtlayan Buldan, Türkiye’nin batısında yaptıkları ittifaklar nedeniyle, Türkiye’nin hassasiyetlerini göz önünde bulunduran bir bildirge yayınladıklarını belirti. Bu bildirgede de Kürt sorununa yer verdiklerini, ancak kapsamlı bir bildirgeyi ayrıca hazırlayıp Diyarbakır’da açıklamayı uygun gördüklerini belirterek, iki deklarasyonu birlikte değerlendirmek gerektiğini söyledi.
Buldan, Diyarbakır’da açıkladıkları deklarasyonda Kürt halkının yaşadığı sorunlara ve taleplerine yer verdiklerini belirterek, “Kürt sorunun çözümünde muhatap olan kişileri de ifade etmeye çalıştık. Zaman zaman sorunun çözümüne yönelik başlatılan girişimlerin sonuçsuz kaldığını ancak HDP olarak sorunun çözümü noktasında bir kez daha rol alacağımızı ifade ettik. Açıkladığımız deklarasyonun bu anlamda çok kıymetli olduğunu bir kez daha ifade etmek istiyorum” dedi.
Deklarasyonda önemle vurgulanan Kürt Ulusal Birliği’nin alt yapısının hazır olup olmadığına dair Buldan şunları söyledi: “Bir alt yapı var, çok önemli çalışmalar da yapıldı. Biz HDP olarak 11 Şubat tarihinde gerçekleştirdiğimiz büyük kongremizle birlikte bu meseleyi bir kez daha gündemimize aldık. İlk yaptığımız ziyaret Güney Kürdistan’a oldu. Kürdistani partilerle yaptığımız görüşmelerde Kürt halkının ulusal birliğinin aslında bu dönem açısından büyük ihtiyaç olduğu öne çıktı. Yaptığımız her görüşmede aynı tutum ortaya çıktı. Kürt halkının ulusal birliğinin sağlanması gerektiği ifade edildi. Yaşanan tıkanıklıkları aşmak gibi zorunluluğumuz var.” 24 Haziran seçimlerinin önemini vurgulayan HDP Eşbaşkanı bu vesileyle ittifakın bir zemine kavuşa bileceğini, seçimler de Kürt halkının birlikteliği sağlanırsa bununu seçim sonrası bütün alanlara yayma imkânına kavuşacaklarını belirti. Buldan, Diyarbakır’da Kürt partileri ile görüşmelerini sürdüreceklerini belirtti.
Seçim çalışmaları ile ilgili bilgi veren Pervin Buldan, Ardahan’dan Edirne’ye kadar Türkiye’nin birçok yerinde halk buluşmaları ve kadın buluşmaları gerçekleştireceklerini belirterek, “Milletvekilli adaylarımızın ev ev, mahalle mahalle gezerek her kesime ulaşması yönünde geniş bir program çıkardık. Bizlerin de özellikle büyük mitinglerle Türkiye’nin her yerine ulaşmak, sözümüzü söylemek ve iktidara geldiğimiz zaman yapacaklarımızı Türkiye kamuoyu ile paylaşma hedefimiz var” dedi.
HDP’nin ittifak dışında bırakılmasını da değerlendiren HDP Eşbaşkanı Buldan, kendilerinin Türkiye halkları, kadınlar ve Kürt partileri ile ittifak gerçekleştirdiklerini belirterek, “Esas ittifak bizim ittifakımızdır. Diğer ittifakların geçici olduğunu düşünüyoruz. Bunların uzun süre yaşama şansı yoktur. Çıkar ilişkileri doğrultusunda oluşturulan ittifaklar Türkiye toplumuna faydası olmayan ittifaklardır. Esas ittifaklar Türkiye halkları ile oluşturulan ittifaklardır. En kıymetli ittifak HDP’nin Türkiye toplumu ile gerçekleştirilen ittifaktır” dedi.
‘Öcalan’a uygulanan tecrit kaldırılmalı’
PKK Lideri Abdullah Öcalan’a uygulanan tecridi eleştiren Pervin Buldan, “Bir barış ve müzakere süreci yaşadı bu ülke. Bu süreçte Sayın Öcalan’ın sorunu çözme noktasında büyük bir çabası oldu. Belli bir mesafe de alındı, bu mesafe AKP tarafından yok sayıldı. 24 Haziran seçimlerinden hemen sonra bu mesele üzerinde durarak, Sayın Öcalan üzerindeki tecridin bir an önce kaldırılması noktasında her türlü girişimde bulunacağız. Kürt halkının kendisine lider olarak gördüğü bir kişiliği tek başına bir koğuşta tutmanın Kürt halkına hakaret olarak ifade ediyoruz. Dolayısıyla Sayın Öcalan’ın bir an önce tecrit koşullarından çıkarılıp barış ve müzakere sürecinde muhatap olarak kabul edilmesinin olmazsa olmazıdır” dedi.
Özgür Paksoy – Mehmet Şah Oruç/MA