İki koldan Ankara’ya yapılacak olan ‘Demokrasi Yürüyüşü’nün detaylarını açıklayan Mithat Sancar, HDP üzerinden provakasyon yapanları uyardıklarını belirterek, “Türkiye halklarının buluşmasını istiyoruz” dedi
Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari Milletvekili Leyla Güven ile HDP Diyarbakır Milletvekili Musa Farisoğulları’nın milletvekilliklerinin düşürülmesi ve sonrasında tutuklanmalarının ardından Halkların Demokratik Partisi Edirne’den ve Hakkari’den Ankara’ya doğru yürüyeceğini açıklamıştı. HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, partisinin Demokratik Mücadele Programı kapsamında Diyarbakır’da ziyaretlerde bulundu. Sancar, partinin milletvekilleriyle birlikte ilk olarak Demokratik Toplum Kongresi’ni ziyaret etti. Sancar, DTK Eşbaşkanı Berdan Öztürk ve DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz tarafından karşılandı.
Siyasi darbe
Ziyarette açıklamalarda bulunan Sancar, DTK Eşbaşkanı Leyla Güven ve HDP Diyarbakır Milletvekili Musa Farisoğulları’nın vekilliklerinin düşürülerek tutuklanmasına değindi. Sancar, “Bunu bir siyasi darbe olarak görüyoruz. Darbeler sadece tanklarla toplarla olmaz. Darbe yargı eliyle de iktidarın çeşitli yol ve yöntemleriyle de olur. Bütün darbeciler ister tankla topla ister diğer yöntemleri kullansınlar, önce halkın iradesine yönelirler. 12 Eylül’de de ilk iş parlamentoyu kapatmaktı. Bütün darbeciler halkın iradesini yok etmek için harekete geçer. Siyasi darbe yapanlarda aynı yöntemi uygular” dedi.
‘Şehirler arası yollarda yaya yürüme gibi bir tercihimiz yok’
Partisinin Hakkari ve Edirne’den Ankara’ya 15 Haziran’da başlatacağı “Demokrasi Yürüyüşü” ile ilgili detayları açıkladı. Sancar, şöyle konuştu: “Yürüyüşümüz demokrasiye yürüyüştür. Bu programın esasıdır. Demokrasi ve özgürlüğe yürüyüştür. Bu bizim bundan sonraki zamanlarda, aylarda yapacağımız faaliyetlerin hepsini kapsıyor değil. Tutum belgemizde 1 Haziran öncesi şartları dikkate alacak şekilde hazırlanmıştır. Yeni şartlar ortaya çıktığında, yeni tutum belgesi oluşturulacak. Halklarımızla buluşmak istiyoruz. Türkiye halklarının buluşmasını istiyoruz. Buna katkı sunacağımıza inanıyoruz. HDP demokratik siyaset zemininde kararlı mücadelesini sürdürecektir. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Demokratik siyaset dışında HDP hiçbir yerde olmayacak. Mücadele yöntemlerimiz, meşru demokratik yöntemlerdir. Yürüyüş meselesini yeniden açayım. Bizim planladığımız yürüyüş, uzun mesafe güzergahları yürüme şeklinde değildir. İlk günde bunu netleştirdik. Şehirler arası yollarda yaya yürüme gibi bir tercihimiz yoktur. Esas olarak seçilmişlerimiz, bu yürüyüşe katılacaklardır. İki koldan başlanacak. Milletvekilleri, belediye eşbaşkanları, meclis üyeleri ve il yöneticilerimiz. Elbette bu ekiplerimiz bu şehirlerde halkla buluşacak. İki noktadan başlatacağız. Biri Edirne biri Hakkari. Ülkenin iki ucu. Ankara’da buluşacağız. Edirne’de önceki dönem eş başkanımız Selahattin Demirtaş tutuklu biliyorsunuz. Hakkari’de milletvekilimiz DTK Eşbaşkanı Leyla Güven’in seçildiği yer. Ben Hakkari’de başlangıçta bulunacağım. Pervin Buldan eşbaşkanımız da Edirne’den başlayacak.”
‘HDP üzerinden provakasyon yapanları uyarıyoruz’
“Daha sonra araçlarla bir sonraki güzergaha gidilecek. Bir sonraki şehirde halk buluşmaları yapılacak. Kurumlarda buluşacaklar. Hem tutum belgemizi anlatacak hem tutum belgemizdeki çağrılarımızı iletecekler hem de ortak demokratik mücadele zeminini güçlendirmek için çalışmalar yürütülecek. Şehirden şehire bu şekilde gelindikten sonra Ankara’da bir buluşma gerçekleşecek. Ankara’daki buluşma salon yada açık hava toplantısı şeklinde olacak. Orada da seçilmişler ve 7 bölgenin temsilcileri olacak. Ankara’daki toplantıda da bütün süreçle ilgili değerlendirmemizi eşbaşkanlar olarak paylaşacağız. Yürüyüş diye günlerdir televizyonlarda tartışılan programımız ayrıca da paylaşılacak. HDP üzerinden provakasyon yapanları uyarıyoruz. HDP hiçbir provakasyon zemin vermez, hiçbir provakasyona gelmez. Güçlü demokratik mücadele birikimini en etkili şekilde değerlendirmesini bilecektir. Demokrasi onuruna sahip çıkacaktır.”
HDP’yi kapatma tartışmaları
Gazetecilerin HDP’nin kapatılmasına dönük açıklamaları sorması üzerine Sancar, “İktidar yargıyı kontrol edebiliyor. Bunu biliyoruz. Bugün yargı iktidarın elinde, muhalefeti sindirme amacıyla kullanılan bir sopa haline gelmiştir. Eğer kapatma davası açmak bu siyasi iktidar için bir avantaj sağlayacaksa, bu kanaate varacaksa, herhalde yargıyı harekete geçirmesi zor olmaz. Bizim bu tartışmalara kulak astığımız yok. HDP’yi kapatma tehditleri ilk defa ortaya çıkmıyor. Son 5 yılda defalarca aynı tartışmalar yürütüldü. Aba altında sopalar gösterildi. Ne yaparlarsa yapsınlar, HDP demokratik siyaset zemininde bir milim sapmayacaktır. Hangi yöntem kullanılırsa kullanılsın bunu da aşmayı başaracağız. Bizim bundan önceki partilerimizi bu şekilde hedef alan iktidarların hepsi çöküş çırpınışları dönemlerini yaşıyordular. Ve bugün o iktidarların hiçbirinin temsilcilerinin hiçbirinin esamesi okumuyor. Tarihin çöplüğüne gitmiştirler. İktidarlar en zayıf oldukları noktada HDP’yi tasfiyeyi konuşmaya başlarlar ve kendileri tasfiye olurlar. Bizim tasfiye olmamız mümkün değil. Köklerimiz çok güçlüdür. Halkla bütünlüğümüz çok sağlam. O nedenle biz bu tehditleri ciddiye almıyoruz. Bu tehditlerin bizim çizgimizi ve mücadele programımızı etkilemesine elbette izin vermeyeceğiz” diye konuştu. Basın toplantısı “Baskılar bizi yıldıramaz” sloganları ile sona erdi.
DİYARBAKIR