Şiddet, baskı, öldürme girişimi ve tehditlere maruz bırakıldığı 5 yıllık evliliğini bitiren Durgül Yazıcıoğlu, bu eziyetlerden boşandıktan sonra da kurtulamıyor. Şimdi kızını da kaybetme riski var ve herkesten yardım istiyor
Nevin Cerav/İstanbul
Durgül Yazıcıoğlu 2011 yılında severek evlenmiş Alpay Kars’la. Birçok evlilikte yaşandığı gibi bir süre sonra eşinin alkol ve öfke kontrol problemi olduğu fark etmiş. Bunun ilk yansımasını 5 aylık hamileyken bir tartışma sonucu gördüğü şiddetle yaşamış. Alpay Kars, onun hamile olmasını bile umursamayarak yerlerde tekmelemiş. Yazıcıoğlu, şiddete ilk maruz kaldığında büyük bir şok yaşamış, fakat bir daha yapmaz umuduyla Kars’ı affetmiş. Alpay Kars her şiddet kullandığında, “Nasıl yaptığımı bilemiyorum, çok özür dilerim” diyerek ağlayıp af diliyor Durgül Yazıcıoğlu’ndan. “Ayaklarıma kapanıp ağlıyordu” diyerek şöyle anlatıyor durumu Yazıcıoğlu: “Özürler dileyip bir daha olmayacak diye yeminler ediyordu. Fakat alkol ve öfke kontrolünün yanı sıra her geçen gün daha da dengesizleşiyordu.” Bitmek bilmeyen tartışmalar yaşadıklarını, Kars’ın mahalledeki diğer herkesle de tartıştığını, hakaret ve tehdit ettiğini belirten Yazıcıoğlu, bunların yargıya da yansıdığını ve Kars’ın bu olaylardan iki sabıkası olduğunu ve para cezası aldığını vurguluyor.
‘Arabayı uçuruma sürdü’
Bu yaşama sırf kızı için katlandığını ama şiddetin her geçen gün daha da arttığını söyleyen Yazıcıoğlu şöyle devam ediyor: “Bana sürekli psikolojik şiddet uyguluyor, küçümsüyor, hakaret ediyordu. Yine çok alkollü olduğu ve benim işten döndüğüm bir gün, kızım uyurken beni yumruklayarak ve tekmeleyerek dövdü. Artık canıma tak etmişti, ertesi sabah ilk işim hastaneye gidip darp raporu alarak cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunmak oldu. Şikayetim sonucu 3 ay evden uzaklaştırma aldı. Fakat araya büyüklerin girmesi ve psikolojik tedavi alacağım dediği için onu tekrar af ettim. Fakat bu da bir işe yaramadı. 2015 yılının Babalar Günü’nde alkollü bir şekilde araç kullanırken, kızımın ve benim canıma kast ederek küfürler, hakaretler ve beddualar içinde aracı uçuruma sürdü. Son anda bir manevra yaparak dönmesiyle canımızı zor kurtardık. Bu olay sonrasında hakkında tekrar şikayette bulundum ve 1 ay uzaklaştırma cezası aldı.”
‘İntihara kalkıştı’
Kars’ın arabayı uçuruma sürmesinin ardından aynı ayın sonunda anlaşmalı olarak boşanan Yazıcıoğlu, aile mahkemesi kararıyla da kızının velayetini alımış. Şöyle anlatıyor o dönemi Yazıcıoğlu: “Boşandıktan sonra Antalya’ya taşındım. Bu dönem içerisinde, o alkol eşliğinde ilaç alarak intihar girişiminde bulundu. Bir yıl kadar sonra kızımın babasız büyümesini istemediğim için ve örnek bir ebeveynlik sürdürelim diye Bodrum’a tekrar taşındım. “İki yıldır Bodrum’dayız. Kızımın tüm masraflarını tek başıma karşılıyorum. O ise, kızıma nafaka ödememek için sürekli kayıt dışı işlerde kaçak olarak çalışıyor.”
‘Arabayla bana çarptı’
Alpay Kars’ın çalıştığı firmanın Sırbistan Karadağ’daki şubesinden iş teklifi aldığını, yurtdışına gideceğini ve giderken de kızını götürmek istediğini ve eğer izin vermezse velayetini istediğini dile getiren Yazıcıoğlu, buna karşı çıktığında Kars’ın kendisini tehdit ettiğini söylüyor. Boşandıktan sonra da eski eşi Alpay Kars tarafından birçok kez şiddete maruz kalan Yazıcıoğlu, öldürülmekten de korktuğunu belirtiyor. Endişelerini şu cümlelerle ifade ediyor: “Boşandığımız halde kızımın gözü önünde ve sokakta bana yumruk attı. Ardından arabayı geri geri sürerek bana çarptı, canıma kastetti. Bu konuyla ilgili şikayette bulundum, savcı darp raporumun gerçekçi olmadığını söyleyerek ne koruma kararı ne de uzaklaştırma çıkarttı. Fakat soruşturma dosyam savcıda hala açık halde bekletiliyor.”
‘Kızımı almaya çalışıyor’
Bütün bu gelişmelerin yanında kızını mahkeme kararı gereği belli tarihlerde eski eşine vermek zorunda kalan Yazıcıoğlu, 1-31 Temmuz tarihleri arasında kızını yaz tatili nedeniyle Alpay Kars’a teslim ediyor. 2 hafta sonra kızının kaza geçirdiğini öğrenen Yazıcıoğlu, yaşanan gelişmeleri şöyle anlatıyor: “Kızımı bir gün bir erkek arkadaşının oteline bırakmış, kızım havuzda sırtını vurup yaralanmış. Çocuğumu önce devlet hastanesine götürerek darp raporu almış sonra da jandarmaya giderek “annesi kızıma şiddet uyguluyor” diye hakkımda darp şikayetinde bulunmuş. Kars tarafıma darp iftirası attıktan sadece bir hafta sonra bana velayet davası açtı. Ablasının öğrencisi olan bir avukatı kendine vekil tayin ederek kızımı elimden almaya çalışıyor. Bana nafaka ödemediği halde sırf beni ekonomik zarara uğratmak ve işimden etmek için kendisine kefil olduğum bir kredi borcunu ödemiyor diye tarafıma icra davası da başlatıldı. Bunların kızımın velayetini almak için yapıldığını anlamak için çok akıllı olmaya gerek yok.”
‘Lütfen bana destek olun, yardım edin’
Kadın örgütlerinden, insanlardan, sivil toplum kuruluşlarından kendisine destek isteyen Durgül Yazıcıoğlu, “Beni ve kızımı maddi, manevi, fiziksel olarak sürekli şiddete ve baskıya tabi tutan bu adamın yaptıklarının hukuk tarafından görülmesini istiyorum. Erkekler maalesef boşanmış da olsanız hayatınızdan çıkmıyor. Şiddet, baskı, yalan ve tahakküm sürüyor. Çok yoruldum ve çok yıprandım ama kızımın alkol, şiddet, hoşgörüsüzlük, despotluk dolu bir ortamda büyümesine engel olmak istiyorum. Artık adaletin benden, ezilenden, öteki olandan yana olmasını ve tabi ki bu erkekliğin cezalandırılmasını istiyorum. Lütfen bana destek olun, yardım edin” diyor.