Asgari ücret tartışmaları açlık sınırı üzerinden yapılırken işçiler dip noktaya yaklaştı. Asgari ücretle çalışan Hülya, ‘Ayın 9’unda maaşımı aldım, borçlarımı ödedim, sadece yarım saat sonra elimde sadece 256 TL kaldı’ diyor
Yadigar Aygün / İstanbul
Türkiye’de 10 milyona yakın işçi ve emekçi asgari ücret ile geçimini sağlamaya çalışıyor. Derinleşen ekonomik kriz, artan enflasyon oranları ve her gün gelen zamlar ile birlikte asgari ücret daha cebe bile girmeden eriyor. Türk-İş’in raporuna göre Kasım 2022’de açlık sınırı 7 bin 785 TL oldu. 5 bin 500 TL olan asgari ücret, şu anda açlık sınırının 2 bin 285 TL altında kaldı. Yoksulluk sınırı 25 bin 364 TL’ye yükselirken, dört kişilik bir ailede herkes asgari ücretle çalışsa dahi hane geliri yoksulluk sınırının altında kalıyor. Buna karşın Türk-İş Başkanı Ergün Atalay, hükümeti incitmemek için asgari ücrette “kırmızı çizgisinin” 7 bin 785 lira olduğunu söylüyor. DİSK, 13 bin 200 TL talep ederken, CHP asgari ücretin 10 bin 128 TL, HDP ise 12 bin 500 TL olması gerektiğini belirtti.
‘Beslenemiyoruz’
Soy ismini vermek istemeyen tekstil işçisi Hülya, “Her sene olduğu gibi asgari ücret tartışmaları halk arasında dahi umuda ışık tutamıyor. Yine en minimum seviyede tutulacağı aşikâr. Emeğin hakkını karşılamayan bu cüzi ücretler ev geçindirmeye, mutfak erzakları almaya yetmiyor. Doyuyor olsak da beslenmek mümkün değil. Ayrıca aile bireylerinin yüklerini de taşıyoruz. Bunları karşılamak sefalet ücretleriyle maalesef mümkün olamıyor” dedi.
“Kesinlikle asgari ücret yetmiyor” diyen Hülya, “İçine sığmadığınız bir yorgan gibi ne yanı örtseniz diğer yanı açıkta kalıyor. Sebze meyve almak temel bir ihtiyaçken lüks oldu. Çevremde sabah kahvaltısı yapan tek kişi göremiyorum. İnsanlar sabah henüz gün aydınlanmadan iş başında oluyorlar. Bu koşullar hem fiziksel olarak hem mental olarak sağlıksız bireylere dolayısıyla sağlıksız depresif topluma neden oluyor. Ayın 9’unda maaşımı aldım, işten çıkıp borç ödemelerime başladım, sadece yarım saat sonra elimde asgari ücretten kalan 256 TL” diye belirtti.
‘Örgütlenmeliyiz’
Asgari ücrete gelecek zammın işçi ve emekçileri rahatlatmayacağını belirten Hülya, ekonomik krize karşı örgütlenmek gerektiğini vurguladı. Hülya, “Onca zam karşısında 10 bin TL bir maaş dahi kesinlikle rahatlatıcı olmayacak. Yapılması gereken bu bilinçli ekonomik krize karşı örgütlenme ve bilinçlenmektir. Mücadele etmek zorundayız. Ancak direnirsek bir şeyler değiştirebiliriz” dedi.
‘Evden yemek götürüyoruz’
8 bin 100 TL maaş alan ofis çalışanı Caner de geçinemediğini belirtiyor. Artık ofise işçilerin evden yemek götürdüğünü belirten Caner, “Özellikle emekçiler arasındaki örgütsüzlük nedeniyle asgari ücrete yansıyan zam oranlarının altında kaldıkça maaşları asgari ücret seviyesine yaklaştı ve asgari ücret genel ücret halini aldı. Bekâr bir çalışan için elbette şartlar biraz daha katlanılabilir durumda ama yetersiz. Türk-İş araştırmasına göre bekâr çalışanın yaşama maliyeti kasım ayı için 10 bin lira civarında. Yılın başında ise bu rakam 6 bin liranın altındaydı. Bu rakamlar birçok genç işçinin bile beslenme alışkanlığını değiştirdi. Plazalarla sefer tasları artık birbirinden uzak gerçekler değil. Aksi durumda ayın sonunda öğle yemeği yiyemeyecek halde kalabiliyorsunuz” diye belirtti.
Gençler aile evine dönüyor
Derinleşen ekonomik kriz ile birlikte artık sosyal bir hayatının olmadığını, daha önce yapabildiği aktivitelerin artık bir hayal olduğunu söyleyen Caner, “Kira, gıda ve faturayı dışarıda bırakınca ben ve benim gibi birçok genç emekçi için geriye pek bir şey kalmıyor. Birçok genç kendi bağımsız yaşamlarını kaybedip aile yanına dönerken bazıları için ise bu giderek hayal haline dönüşüyor. Hele tiyatroya gitmek hatta eski püskü bir ikinci el otomobil alabilmek mümkün değil” dedi.
Maaşının sadece kira ve faturalara yettiğini söyleyen Elmas ise “İstanbul koşullarında en kötü eve 4 bin lira sadece kira ödüyoruz. Bunun yanında temel ihtiyaçlar cep yakıyor. Sağlıklı beslenmek için gerekli temel ihtiyaçları alamıyorum. Bu yüzden de sağlıksız bir hayat sürdürmek zorunda kalıyorum. 5 bin TL sadece kira, fatura ve temel diyemeyeceğim gıdaya gidiyor. Ve her ay da değişiyor bu” diye konuştu.