Bolu F Tipi Cezaevi’nde bulunan ve müebbet hapis cezası hükümlüsü Naif Bal, 20 Aralık 2022 tarihli mektubunda şöyle diyor: “Buradaki sosyal etkinlikler, 2.5 yıl boyunca Covid pandemisi gerekçe gösterilerek askıya alınmıştı. Salgın hastalık geçtiğine göre, bizler yeniden sosyal etkinliklere katılmayı beklerken, karşımızda yeni zorluklar buluyoruz. Özellikle sohbet hakkımız önce, kendi odalarında sohbet imkânı var, denilerek; şimdi de sohbet yerinde personele saldırmayı planlıyorlar, denilerek engelleniyor. Dahası mahpuslar, 10 kişiye kadar birlikte spora çıkabiliyorlar. Yani spora çıkarken, bir şey planlamayanlar, sohbete çıkarsa, gardiyanlara yönelik saldırı planlayacaklar:) Neresinden tutsanız, bir tutarsızlık; asıl mesele mahkûmun haklarını çiğnemek. Bu arada, tahliyesi gelen arkadaşlarımızı bırakmıyorlar. Bu örneklerin başında Erdal Tuncel geliyor. Kendisinin tahliyesi dördüncü kez engellendi. Böylece üçer aydan, bir yıldır içeride tutuluyor. Oysa arkadaşımız bu sürede odasından bile çıkarılmadı. İyi halli olup olmadığı nasıl tespit ediliyormuş?
Nitekim bizlere de verilebilecek disiplin cezalarının düzeyi dikkate alınmadan daha üst seviyelerden ceza verildi. Bunlara yaptığımız itirazların kimisini mahkemeler bizi hiç dinlemeden, kağıt üzerinde reddetti; kimi disiplin cezalarının ise bize değil vasilerimize iletildiği söylenerek, itirazımızın bile önüne geçildi. Dahası benimle birlikte M. Deniz Güzel, Şirin Bozçalı ve kimi başka arkadaşların itirazını beklemeden, bize verdikleri disiplin cezasını mahkemeye onaylatmışlar. Hatta birçok kişinin itirazının aynı mahkemede incelenip, reddedildiği söylense de, benim adımın geçmediği kararlarla almış olduğum disiplin cezalarımın kesinleştiği söylendi. Bu yüzden, infazım yakıldı. Böylece 30 yıl yerine 36 yıl yatmam gerekiyor. Oysa infazımın yakılmasına gerekçe gösterilen üç hücre cezasından iptal edilenler bile var. Bunlara benzer büyük haksızlıklar yüzünden burada başlayan açlık grevleri üç aydır sürüyor.”
* * *
Antalya Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde bulunan Eren Yıldız, 15 Aralık 2022 günü gönderdiği faks mesajında yeni yılımızı kutladıktan sonra şöyle diyor: “Size son yazdığımdan bu yana sayımız arttı. Silivri’den üç, Kepsut’tan bir olmak üzere dört Dev-Sol hükümlüsü buraya getirildi ve sayımız dokuz oldu. Beş kişi altta, dördümüz ise ikinci kattayız. Üstümüzdeki üçüncü kat ise henüz boş vaziyette. Halen havalandırmaya 3 kişi olarak çıkıyoruz. Sohbet ve spora hepimiz birlikte çıkmak istiyoruz ama henüz sonuç alamadık. Üç kişilik ziyaretçi hakkımı halen kullanamadım; çünkü Edirne’de ziyaretçim olan kişi, burada sakıncalı bulundu. Ben itiraz ettim ama İnfaz Hakimliği itirazımı reddetti. Başka bir akrabamı ise kabul ettiler neyse. Güncel gelişmeleri tv ve gazetelerden takip etmeye çalışıyoruz. Yayına verilen kanallar havuz medyası olduğundan memleket gündeminden sağlıklı haber alma şansımız da pek olmuyor. İmamoğlu’na cezayı verdiler. Seçim süreci daha da hararetli geçecek. İktidar kaybedecek ama muhalefetin kazanması için de iktidardan çok daha fazla şeyler söylemesi ve yapması gerekiyor.”
* * *
Yedi yıldır aldığı 14 yıllık hapis cezasını ‘yatmakta’ olan gazeteci arkadaşlarımızdan Ziya Ataman, 19 Aralık 2022 tarihli mektubunda şöyle diyor: “Tutuklanan gazeteci arkadaşlarımın adreslerini isterken, onlara mektup yazmamın bu kadar zoruma gideceğini düşünmemiştim. Mektuplarını yazarken, inanın kelimeler düğümlendi; hangi cümleyi kuracağımı bilemedim. Her zaman hedef tahtası olmak ve küllerinden yine doğmak, onurlu gazeteciliğin harcıdır. Gerçekler bu zamanda en kötü durumda olması nedeniyle bedel ödettirme de ardından geliyor. Bir görüşmeniz olursa eğer veya avukat ziyareti gerçekleşirse lütfen benim de selamları iletin ve mektup yolladığımı da söyleyin. Bulunduğumuz Dumlu 2 nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde pencerelerimize takılan tellere alışamadım. O kadar küçük aralığı var ki, zaten karşısı duvar, baktığımda başım dönüyor. Bunun sadece bende olduğunu sanıyordum; ancak seslenerek görüşebildiğim diğer insanlarda da böylesi bir durum varmış. Bu arada, odamızda kullandığımız elektriğin tarifesi 1.73 liradan 4.95’e yükseltildi. Şikayetimizi Adalet Bakanlığı’na yazdık; bakalım ne olacak?”
* * *
Sincan 2 nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde bulunan Kenan Avcı, 9 Aralık 2022 tarihli kartında yeni yılımızı kutladıktan sonra gazetemize bir makale göndermiş. Böylesi makaleleri hem gazetemize hem de yazarına dava açmaya başladıkları için neredeyse 3-4 yıldır yayınlayamıyoruz. Ancak içeriden yazılan kitap tanıtımları olabilir; yani onların yayınlanması söz konusu olabilir. Kenan Avcı, Demokratik Modernite dergisine de yazı yapmak istiyormuş; ancak gelecek sayının konusunun kendisine gönderilmesi gerekiyor.
TEŞEKKÜR: Geçen hafta ve bu hafta elimize ulaşan tüm kart ya da mektuplarda benim ve tüm gazete çalışanlarının yeni yılı kutlanıyor. Hepsine burada ayrı ayrı teşekkür ediyoruz. Gazetemiz Yeni Yaşam, cezaevlerine giremiyor maalesef ama bize mektup gönderenlerin görüşçüleri, görüşe gittiklerinde ya da telefonla konuştuklarında yeni yıl kutlamalarını aldığımızı ve bizim de onlara teşekkür ettiğimizi iletirlerse çok seviniriz.
MEKTUBU GELENLER:
——————————–
Berivan Altan – Sincan Kadın Kapalı Cezaevi
Ceylan Şahinli – Sincan Kadın Kapalı Cezaevi
Habibe Eren – Sincan Kadın Kapalı Cezaevi
Ahmet Bilge – Antalya Yüksek Güvenlikli CİK
Eren Yıldız – Antalya Yüksek Güvenlikli Cezaevi
Naif Bal – Bolu F Tipi Cezaevi
İhsan Dost – Burhaniye T Tipi Cezaevi
Nedim Öztürk – Burhaniye T Tipi Cezaevi
M.Ali Ertaş – Diyarbakır 1 nolu Yüksek Güvenlikli CİK
Ziya Ataman – Dumlu 2 nolu Yüksek Güvenlikli CİK
Mehdi Boz – Elazığ 1 nolu Yüksek Güvenlikli CİK
İbrahim Karakaş – Kürkçüler F Tipi Cezaevi
Emrullah Acar – Sincan 1 nolu Yüksek Güvenlikli CİK
Hakan Yalçın – Sincan 1 nolu Yüksek Güvenlikli CİK
Ozan Alpkaya – Sincan 1 nolu Yüksek Güvenlikli CİK
Salman Gözelyuz – Sincan 1 nolu Yüksek Güvenlikli CİK
Kenan Avcı – Sincan 2 nolu Yüksek Güvenlikli CİK
Murat Türk – Şakran 1 nolu T Tipi Cezaevi
Nihat Ekmez – Şakran 1 nolu T Tipi Cezaevi