Mardin’de yapılmak istenen RES’lere tepki gösteren Mardin Ekoloji Derneği’nden Derya Akyol, bölgenin iklim yapısının değişeceğine dikkat çekerek, tarihi alanların da zarar göreceğini vurguladı
Dicleres Elektrik Anonim Şirketi tarafından hazırlanan “Dicleres Rüzgar Enerji Santrali Projesi” ile Mardin’in Derik, Kızıltepe ve Mazıdağı ilçelerinde Rüzgar Enerji Santrali (RES) projeleri yapılmak isteniyor. İlçelerde geniş bir alana yayılmasının beklendiği proje için Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) raporu için olumlu kararı verildi. Derik’te 37, Mazıdağı’nda 9 ve Kızıltepe’de 4 adet olmak üzere toplamda 50 rüzgar türbininin yapılacağı projeye tepki gösteren Mardin Ekoloji Derneği Üyesi Derya Akyol, projenin bölgede ekonomik, tarımsal ve ekolojik anlamda büyük bir tahribata yol açacağını söyledi.
‘Tarihi alanlar zarar görecek’
Proje raporlarında türbinin birinci derece sit alanı olan Rabat Kalesi’nin de bir kısmını kapladığını söyleyen Akyol, kalenin yanı sıra ilçelerde bulunan tarihi ve doğal güzelliklerin de bu projeden kötü etkileneceğini ifade etti. Akyol, “Proje incelememizden yola çıkarak Derik’te I. derece sit alanı olarak tescilli Rabat Kalesi ve Harabeleri’nin bir kısmının proje alanında kalıyor olması ve Kurul kararıyla Rabat Kalesi ve Harabeleri’nin etkilenmeyeceği yönünde görüş verildiği görülmektedir. Aynı zamanda korunması gerekli alanlar arasında olan ‘GAP Şelalesi Tabiat Parkı’ mevcut olup yaklaşık 700 metre mesafededir. Bu iki alanda zaruri olmadıkça patlayıcı madde kullanımında bulunulmayacağı belirtilse de bölge topoğrafyası sebebiyle patlatma işlemi yapılma olasılığı göz önünde bulundurulduğunda doğal ve tarihi alanların zarar görme ihtimali söz konusudur” dedi.
‘Halk istemiyor’
Raporda bölge halkıyla yapılması gereken toplantının kurum müdürleri, makam şoförleri ve muhtarlarla yapıldığına dikkat çeken Akyol, halkın onaylamadığı projenin Bakanlık tarafından hiyerarşik bir şekilde onaylandığını söyledi. Proje kapsamında şahıslara ait olan alanlar için de ayrıca kamulaştırma kararı alındığına değinen Akyol, “Bu zorla köylünün toprağının, yaşam alanının ve belki de ekonomisinin elinden alınması anlamına gelmektedir. RES projeleri de tıpkı diğer enerji türleri gibi bölge halkının yararına olmadığı, yalnızca yatırımcıyı büyük sermayeyi besleyeceği aşikârdır. İnsana, canlılara, bitki örtüsüne, iklime dolayısıyla eko topluluğa vereceği zararları görmezden gelerek ve yerel halkın oluruna sunulmamış, salt kâr amacıyla rüzgar türbinlerinin bu derece yaşamımızda, yaşam alanlarımızda olması düşünülmesi gereken projelerdendir” dedi.
‘Göç halinde olan kuşlar zarar görecek
Yapılacak RES’lerin bölgede iklim yapısını değiştireceğini dile getiren Derya Akyol, projenin vereceği zararları şu sözlerle anlattı: “RES’ler inşa sürecinden başlayıp kullanım süreleri boyunca doğal bitki örtüsüne, iklime ve orada yaşayan canlı türlerine zarar vermektedir. 50 adet türbin, rüzgarın hızını keserek ve yönünü değiştirerek bölgenin mikro iklim yapısını değiştirecek, bölgenin ikliminin değişmesine neden olacaktır. Bu da tarımsal ürünlerin zarar görmesine sebep olacaktır. Ayrıca türbinin kurulacağı yerlerde toprak yapısı bozulacağından ve rüzgar türbinin etkisi düşünüldüğünde artık bir canlının habitatının olmayacağı anlamına gelmektedir. Özellikle göç halinde olan kuş türleri üzerinde olumsuz etkileri bulunmaktadır.”
MARDİN/ JINNEWS