Şemrex ile Xana Axpar arasında çıkan yangına dair köylülerden Hasan Abi, elektrik tellerindeki kıvılcımın araziye düşmesiyle yangının başladığını söylerken, Mustafa Çelebioğlu da kesintiden sonra yüksek voltajla elektrik verilmesinden kaynaklı başladığını ifade etti. Bölge sakinleri ise yangından sonra çalışma başlatan DEDAŞ’ın delilleri karartmasından endişe duyduklarını ifade etti
Mêrdîn’in Şemrex (Mazıdağı) ile Amed’in Xana Axpar (Çınar) ilçesi arasında çıkan yangında onlarca kilometrelik alan küle dönerken, birçok hayvan ile 5 yurttaş yaşamını yitirdi, onlarca kişi yaralandı. Diyarbakır Valiliği tarafından yapılan açıklamada yangının çıkış kaynağı olarak anız yangınları gösterildi. Yurttaşlar ise bu açıklamanın doğru olmadığını belirtiyor.
Şemrex’in Şevaşî köyünden olan ve yangının çıkışına tanıklık eden Hasan Abi, yangının elektrik tellerindeki kıvılcımlardan çıktığını söyledi.
‘Elektrik telleri birbirine çarptığını gördük’
Yangının başlamasıyla köylülerin yangın yerine gelerek kendi imkanlarıyla müdahale etmeye çalıştığını belirten Abi, “Dün akşam hasta ziyareti için Herberî köyüne geldik. Akşam 9 buçuk (21.30) gibi Tobînî köyüne ulaştık. Köye geldiğimiz zaman köyün girişinde elektrik telleri birbirine çarptığını gördük. Dün büyük bir fırtına çıktı. Bir anda yangın çıktı. Halk toplandı, fakat söndürmeye gücümüz yetmedi. Yangına müdahale edecek imkanlarımız yoktu. Yangın çıktığı zaman ne devlet müdahale edebiliyordu ne de bizim müdahale edecek imkanlarımız vardı. Dün eğer bu yangına müdahale edilseydi, bu kadar insan hayatını kaybetmezdi” dedi.
‘Yangın söndükten sonra geldiler’
Abi, “Köylüler kendi imkanlarıyla yangını söndürdükten sonra geldiler. Yangın belediyenin itfaiyeleri ve halkın imkanlarıyla söndürüldü. Dün gece saat 21.00’a kadar köylerimizde elektrik yoktu. Sabah 08.00’de elektrik gitti. İnsanlarımız susuz kaldılar, elektrik yoktu. Akşam elektrik geldiği anda yangında yayıldı” ifadelerini kullandı.
Voltaj yükseltildi
Yurttaşlardan Mustafa Çelebioğlu, yangının rüzgarın etkisiyle yayıldığına işaret ederek, “Başta ateşi söndürdük sonrasında yeniden rüzgar çıkınca yeni alanlara yayıldı. Yangın nedeniyle en az 2 bin hayvan öldü. Binlerce hayvan ise şuan can çekişiyor” dedi.
Mahalleden Abdurrahman ve Ubeydullah Buğdaycı’nın yaşamını yitirdiğini söyleyen Çelebioğlu, “Aldığımız bilgiye göre, DEDAŞ trafodaki elektriği voltajını bir anda yükseltmiş. Yangın da bu nedenle çıktı. Yangında 150 dönem buğdayımız kül oldu” dedi.
Yangının anız yakımı kaynaklı olduğu yönündeki açıklamaların gerçeği yansıtmadığını belirten Çelebioğlu, “Yangın elektrik voltajının yüksek gelmesinden kaynaklı çıktı. Neden birden yüksek enerji verdiniz? Maden kesmişsin enerjiyi ne diye açıyorsun? Enerji verilmeyen trafoya birden 500 voltaj verildiği için teller birbirine çarpıp kıvılcımlar çıkardı ve o kıvılcımlar da anızların içine düştü. Yangın bu şekilde başladı” diye konuştu.
‘Anız ve kaçak elektrik iddiaları asılsız’
Memduh Eren de kıvılcımların etkisiyle çıkan yangını görüp söndürmeye başladıklarını belirtti. Rüzgarın etkisiyle yangının yayılmaya başladığını söyleyen Eren anız ve kaçak elektrik iddialarının asılsız olduğunu söyledi.
Eren, “DEDAŞ olmasaydı bu arsaların hepsi geçtiğimiz sene gibi mısır olacaktı. DEDAŞ elektrik maliyetini yükselttiği için mısır ekimi yapamadık” dedi.
Yangının başladığı yerde DEDAŞ’tan çalışma
Eskiyen elektrik nakil hatlarını yenilememekle yangının çıkmasında sorumluluğu tartışılan Dicle Elektrik Dağıtım Şirketi (DEDAŞ) bölgede çalışma yürütmeye başladı. DEDAŞ ekiplerinin, yangının çıktığı iddia edilen direk üzerinde çalışma yürütmesi ise dikkat çekti. Bölge sakinleri ise, DEDAŞ’ın çalışmayla delilleri karartmasından endişe duyuyor.
Kaynak: MA