Suriye rejimi ve Rusya’nın İdlib’e bombardımanı sürerken, Türkiye ise gerilim yaşadığı Batı’ya yaslanarak selefi grupları korumaya çalışıyor. Rusya, ABD’nin olası saldırılarına karşı BM’yi topladı
İ dlib’le ilgili Birleşmiş Milletler düzeyinde pazarlıklar devam ediyor. Rusya’nın talebi üzerine BM Güvenlik Konseyi geçtiğimiz akşam yeniden toplandı. Rus heyeti Tarhan toplantısı ve İdlib’teki son durum hakkında bilgilendirmede bulundu. İdlib çevresine bol miktarda silah ve asker yığan Şam rejiminin saldırıları ise yer yer devam ediyor. Üç milyona yakın Suriyelinin yaşadığı İdlib, radikal İslamcı gruplar tarafından kontrol ediliyor.
BM’den açıklama
BM İnsaniİşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Mark Lowcock ise Suriye muhalefetinin elindeki son bölge olan İdlib’e saldırı düzenlenmemesi uyarısında bulundu. Lowcock, Cenevre’de yaptığı açıklamada, “aksi takdirde İdlib’in 21. yüzyılın en büyük insani felaketine ve en yüksek can kaybına sahne olabileceğine” dikkat çekti. BM yetkilisi İdlib’in nüfus yoğunluğu ve zayıflığından dolayı devletler teşkilatının son derece tedirgin olduğunu belirtti. Türkiye de hafta başında bölgeye yaptıkları saldırılara son vermeleri için Rusya ve Suriye’ye yeniden çağrıda bulundu. Ankara, Suriye’de ateşkes ve istikrar sağlanabilmesi için kara ve hava saldırılarına son verilmesi gerektiğini savunuyor. Türkiye, Suriye birliklerinin İdlib’e girmesinin yeni bir mülteci akınına yol açmasından endişeli.
ABD Şam’ı uyardı
ABD de İdlib’le ilgili bir açıklama yaptı. Şam rejimini kimyasal silah kullanmaması konusunda uyaran ABD aksi takdirde sert müdahalede bulunulacağını duyurdu. Trump’ın Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton, Fransa ve İngiltere ile bu hususta anlaştıklarını ve kimyasal silahlara başvurulması durumunda buna sert yanıt vereceklerini söyledi. ABD yönetimi, Suriye yönetiminin İdlib’e kimyasal silahlarla saldırmaya hazırlandığına dair ellerinde kanıt bulunduğunu duyurmuştu. Alman hükümeti Suriye’de zehirli gaz kullanıldığı takdirde misilleme harekâtına katılma konusunda kesin karar almadı. Bild gazetesinde yer alan bir haberde Savunma Bakanlığı’nın kimyasal silah saldırısına yapılması muhtemel misilleme harekâtına nasıl yardımcı olunabileceğini araştırdığına ve Almanya’nın bundan böyle ABD, Fransa ve İngiltere arasındaki koalisyona katılmayı planladığına yer verilmişti.
Cenevre’de Suriye toplantısı
Astana sürecinin garantör ülkeleri Rusya, Türkiye ve İran’dan temsilciler, Suriye anayasa komitesi kurulmasına ve İdlib’deki duruma ilişkin konuları ele almak üzere Cenevre’de bir araya geldi. Sputnik’in haberine göre garantör ülkelerin temsilcileri ve Mistura dörtlü görüşmelerin 2. gününde resmi toplantı gerçekleştirmek üzere buluştu. Görüşmede Rusya’yı Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Suriye Özel Temsilcisi Aleksandr Lavrentyev ve Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergey Verşinin, Türkiye’yi Dışişleri Bakan Yardımcısı Sedat Önal, İran’ı Dışişleri Bakan Yardımcısı Hüseyin Ensari temsil ediyor. Cenevre’deki görüşmelerin ilk gününde Mistura, heyetlerle gayriresmi toplantılar yaparken bugün kapalı kapılar ardında gerçekleştirilecek toplantılarla dörtlü Suriye görüşmeleri sona erecek. Mistura’nın kendilerine ‘küçük grup’ adını veren ABD, Almanya,İngiltere, Fransa, Suudi Arabistan ve Ürdün’den temsilcilerle 14 Eylül’de bir araya gelmesi bekleniyor. Mistura, dörtlü görüşmelerin ve küçük grupla yapılacak toplantının Suriye’de siyasi sürecin başlaması açısından son derece önemli olduğunu belirtmişti.
DIŞ HABERLER