Bu yazıyı, sürgünde yitirdiğimiz,
muhalif basınla dayanışma gösterdiği için yargılanan, Evrensel kurucu genel yayın yönetmeni,
Artı-Gerçek kurucu baş editörü, Celal Başlangıç’ın anısına adıyorum.
4 Aralık 1945. Tek parti rejimi, taraftarlarına Sabiha Sertel, Zekeriya Sertel çıkardığı muhalif TAN gazetesini, Görüşler dergisini, Sebahattin Ali’nin çıkardığı Yeni Dünya gazetesini, bastırdı. Bu arada Salah Birsel’in ve Burhan Arpad’ın ABC ve Berrak kitapevleri de saldırıdan nasibini alır. Elbette gazeteyi basanlar değil, gazeteyi çıkaran Sabiha Sertel, Zekeriya Sertel tutuklandı. Sürgünde öldüler. Sebahattin Ali derseniz, zaten daha önce tutuklanmıştı. 1949 yılında ülkeyi terk etmeye çalışırken, sınırda bir ajan tarafından vuruldu.
10 Aralık 1993. Yazdığım Özgür Gündem gazetesi Dünya İnsan Hakları Günü’nde yüzlerce polis tarafından basıldı ve çalışanları, yaka paça derdest edilip gözaltına alındı. Yayın Yönetmeni akademisyen Gurbetelli Ersöz ve idari müdür Ali Rıza Halis tutuklandı. Gurbetelli Ersöz, 8 Ekim 1997’de Güney Kürdistan’da öldürüldü. Ali Rıza Halis’in başına neler geldi bilmiyorum.
4 Aralık 1994. TAN gazetesine yönelik saldırıdan 49 yıl sonra, Özgür Ülke gazetesi bombalandı. Bu arada Belge Yayınları ofisi de bundan nasibini aldı. İşaret fişeği Başbakan Tansu Çiller tarafından çakılmıştı. Bu bir devlet raporunda bu itiraf olunup, dile getirildiği için, devletten tazminat almayı başardık, zararı tam karşılamasa da!
20 Aralık 2011. Bu kez Dünya İnsan Hakları Günü’nden 10 gün sonra, yazdığım Özgür Gündem gazetesi devlet terörü baskınına uğradı, yine gazetecilere yaka paça toplu gözaltı uygulandı. Ben zaten gözaltındaydım.
Geldik 2024 yılına. Tam da 24 Nisan soykırım anma gününde, yine gazetecilerin evlerine baskın, yine toplu gözaltı. Sahi 1915’te de gazeteciydi, yazardı, aydındı, besteciydi değil mi gözaltına alınanlar?
“24 Nisan günü, İstanbul’da yapılan ev baskınlarında Mezopotamya Ajansı (MA) muhabiri Esra Solin Dal, Yeni Yaşam Gazetesi çalışanları Enes Sezgin, Saliha Aras, Yeşim Alıcı, Beste Argat Balcı, Şirin Ermiş ve gazeteci Erdoğan Alayumat, Ankara’da yapılan ev baskınında MA muhabiri Mehmet Aslan, Urfa’da yapılan ev baskınında ise MA eski muhabiri Doğan Kaynak gözaltına alındı.”
Daha ilginci, Belçika polisi de Medya Haber ve Stêrk TV’ye baskın düzenlemez mi?
3 Mayıs 2024. Dünya Basın Özgürlüğü Günü’ymüş! Kim takar.
Evrensel 1 Mayıs Günü’nü takmayan, zehir eden, ona mı saygı gösterecek!
Bence insanlık önünde Türkiye’yi küçük düşürdükleri için, asıl sorumlular eski TCK 159. Maddeden yargılanmalı.
Aralarında Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI), Avrupa Basın ve Medya Özgürlüğü Merkezi (ECPMF) ile Dünya Gazeteler ve Haber Yayıncıları Birliği’nin (WAN-IFRA) de bulunduğu 27 uluslararası basın kuruluşu, muhalif basına yönelik baskını, toplu gözaltına alınmalarını ve Mezopotamya Ajansı (MA) muhabirleri Mehmet Aslan, Esra Solin Dal ile Özgür Basın çalışanı Erdoğan Alayumat’ın tutuklanmasına ilişkin ortak bildiri yayımladı:
“Medya Özgürlüğü Acil Müdahale (MFRR) veri tabanı 2022’den bu yana 118 Kürt gazeteci, medya çalışanı veya kuruluşunu hedef alan 43 vaka kaydetti. Bunlar genellikle tutuklama ve hapis cezalarıyla sonuçlanan yasal taciz vakalarıydı. Dünya Basın Özgürlüğü Günü olan 3 Mayıs’ta, Türkiye yetkililerine Kürt gazetecilere yönelik sistematik taciz ve gözdağına son verme çağrımızı yeniliyor; Basın Kanunu ve T.C. Anayasası uyarınca tüm gazetecilerin güvenliğini sağlamalarını talep ediyoruz. Ayrıca, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 10. Maddesi uyarınca korunması gereken ifade ve medya özgürlüğü haklarının sürekli ihlaline son verilmesi çağrısında bulunuyoruz. Türkiye, Basın Kanunu, T.C. Anayasası ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nden (AİHS) doğan yükümlülüklerini yerine getirmeli ve Kürt medyasını hedef almaktan vazgeçmelidir. Tüm gazeteciler, demokratik bir toplumun vazgeçilmez bir unsuru olan gazetecilik mesleğini baskılardan uzak bir şekilde özgürce yerine getirebilmelidir.”
“Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda 1993’te alınan karar üzerine 3 Mayıs, tüm dünyada Dünya Basın Özgürlüğü Günü ilan edildi. Gazetecilerin en çok hak ihlali yaşadığı ülkelerin başında ise Türkiye geliyor. Uluslararası Sınır Tanımayan Gazeteciler’in (RSF) hazırladığı 2023 Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’ne göre; Türkiye, 180 ülke içerisinde 165’inci sırada. Özgür Basın’a yönelik gözaltı ve tutuklama furyasının ardından Türkiye, “sorunlu” kategoriden “vahim” kategorisine geriledi. Rapora göre Türkiye’de ulusal medyanın yüzde 90’ı hükümet kontrolünde.”
“AKP iktidara geldiği 2002’den bu yana en az 894 gazeteci tutuklandı. 2024’ün ilk 4 ayında ise 8 gazeteci tutuklandı. Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) verilerine göre; şu an cezaevlerinde 45 gazeteci tutuluyor, yüzlerce gazeteci ise yaptıkları haberler nedeniyle yargılanmaya devam ediyor.”
Bu ülke hiç mi değişmeyecek!
(*) Tamamı: “Bizim oğlan Binâ okur, döner döner yine okur!”. Medresede çok zor diye bilinen, fiil çekimlerine ilişkin Arapça gramer kitabı ( Binâü’l-Ef‘âl).