Konjonktürden yararlanan Azerbaycan ordusu Dağlık Karabağ’da başkent Stepabakert, İvanyan-Hocalı gibi yerlere de girdi. Karabağlı Ermeniler topraklarından ediliyor
Birleşmiş Milletler’in izlemesiyle, bölgede bulunan Rus Barış Gücü’nün izlemesiyle Azerbaycan ordusunun ilerlediği Dağlık Karabağ’da (Artsakh) insanlık dramı yaşanıyor. Karabağ Ermenileri dünyanın gözü önünde tehcir ediliyor.
Dağlık Karabağ’a (Artsakh) yönelik 19 Eylül 2023’de saldırı başlatan Azerbaycan ordusu 20 Eylül’deki ateşkesin ardından da durmadı. Azerbaycan güçleri başkent Stepabakert, Hocalı’ya (İvanyan) da girdi.
Ermeniler bir kez daha tehcir edildi. Tehcir edilenlerin sayısı 20 bine yaklaştı. Eski Artsakh (Dağlık Karabağ) Güvenlik Konseyi Sekreteri Vitaly Balasanyan 24News’e verdiği demeçte doğduğu yerden ayrılmayacağını söyledi: “Artsakh’ta doğdum, Artsakh’ta yaşıyorum ve Artsakh’ta da yaşayacağım.”
Ermeniler Osmanlı İmparatorluğu döneminde, 1891’de Hamidiye Alayları’nı kuran II. Abdülhamid padişahken Nisan 1909 Kilikya Katliamı, V. Mehmed döneminde 1915 soykırımı görmüştü. Tehcir ve soykırım sonrası kentlerde, Suriye çöllerinde hayatta kalan Ermeniler ya ABD, Avrupa ya da Ermenistan gibi yerlere göç etmişti.
Artsakh, Kafkas İslam Ordusu, Kurdistana Sor
MÖ 180 civarında Artsakh, Ermeni Krallığı’nın 15 eyaletinden biri oldu ve 4. yüzyıla kadar öyle kaldı. Resmen bir eyalet (nahank) statüsüne sahipken, Artsakh Ermenistan’ın Syunik eyaleti gibi kendi başına bir prenslik kurdu. 7. yüzyılın ortalarında bölge, Müslümanların İran’ı istila etmesi sonrası Müslüman Araplar tarafından işgal edilmişti. M.S 821’de Ermeni Prensi Sehl Smbatyan Artsakh’ta ayaklanınca Khachen (Haçen) Hanedanı kuruldu. Ardından Aranshahik Hanedanı, Dizak Hanedanlığı, Haçen Hanedanlığı geldi. 15. yüzyılda Karabağ’da Kara Koyunlu ve Ak Koyunlu egemenliği başladı. Cihan Şah Yukarı Karabağ valiliğini Ermeni prenslerine bıraktı. Safevi Devleti ile osmanlı İmparatorluğu çekişmesi döneminde Karabağ 1555’te Amasya Anlaşması ile Osmanlı Devleti’ne bırakıldı. Dağlık Karabağ İbrahim Halil Han ile Çar I. Aleksandr adına General Sisianov arasında 14 Mayıs 1804’te imzalanan Kürekçay Antlaşması ile Rus Çarlığı’nın egemenliğine girdi.
Karabağ’daki Haçen Hanedanı 19. yüzyılın başına kadar Artsakh’ı bir prenslik olarak yönettti. 1822’de Karabağ Hanlığı feshedildi ve bölge Rus İmparatorluğu içindeki Yelizavetopol Valiliği’nin bir parçası oldu. 1823’te kabaca günümüz Dağlık Karabağ’a tekabül eden beş mahallede yüzde 90,8 Ermeni nüfusu yaşıyordu. Transkafkasya’nın geri kalanı 1828’de Rus-İran Savaşı’nın (1826-1828) sonucu olarak 10 Şubat 1828 tarihinde imzalanan Türkmençay Antlaşması ile İmparatorluğa dahil edildi. 1840’ta Çarlık idaresi Karabağ’da Shushenskiy (bugünkü Şuşa kentininin adı buradan geliyor) Uzeyd’ini kurdu. Uyezd Sovyet yönetiminde özerklikten bir alt kademede bir idari birimin adı. O tarihte Uzeyd’in yüzölçümü 11.911 km2 nüfusu 1.140 bin kişi idi. Bunun yüzde 58,2’i Ermeni, yüzde 41,5’i Azeri, yüzde 0,3 Rus’tu. Ruslar Kafkasya’da güneye doğru indikçe Müslüman halk Osmanlı’ya yakın olmak için güneyde, Hıristiyan halk ise Ruslara sığınmak üzere kuzeyde toplanmaya başladı. Ancak toplumlararası gerginliklerin çatışmaya dönmesi gecikmedi. 1905’te, Azeriler ve Ermeniler arasında çatışmalar başladı. Yağma ve katliamlar yoğunluğu azalmakla birlikte, bir sonraki yıla da sarktı. Olaylar şehirlerle sınırlı kalmadı. Tahminen 128 Ermeni ve 158 Azeri köyü yağma ya da tahrip edildi. Ölenlerin sayısı 3 bin ila 10 bin arasındaydı. 1918’den önce Güney Kafkasya’da Azerbaycan diye bir oluşum yoktu.
3 Mart 1918 tarihli Brest-Litovsk Anlaşması’nın ardından Ermeni, Azerbaycan ve Gürcü cumhuriyetleri ilan edildi. Mayıs 1918’de 5. Türk tümeni Azerbaycan’ın ilk başkenti olan Gence’ye girdi. Osmanlı Generali Nuri (Killigil) Paşa da Tebriz’den Gence’ye geçip Kafkas İslam Ordusu’nu kurdu. 22 Temmuz 1918’de toplanan Karabağ Ermenileri Birinci Meclisi, Karabağ’ı ayrı bir idari ve siyasi varlık ilan ederek bağımsız bir hükümet kurdu. Bakü 15 Eylül 1918’de Kafkas İslam Ordusu tarafından ele geçirildi. Ermenilerin yaşadığı bölgelere, Varanda (Martuni), Khachen, Jraberd ve Martakert’e de saldırıdı ve katliamlar yaptı.
Osmanlı 1. Dünya Savaşı’nd ayenilince 30 Ekim 1918 tarihli Mondros Mütarekesi uyarınca birliklerini Güney Kafkasya’dan çekmek zorunda kaldı. İngiliz yönetimi bölgede “böl-yönet” politikası ile bazı manevralar yaptı. Nisan-Aralık 1920, Şubat 1921 arasında SSCB’ye bağlı Kızıl Ordu bölgeye operasyonlar yapıp bağımsız cumhuriyetlere son verdi.
1 Aralık 1920’de, Rusya Komünist (Bolşevik) Partisi Merkez Komitesi Kafkas Bürosu sorumlusu Orconikidze’nin başkanlığında Azerbaycan, Ermenistan ve Rusya Komünist Partisi temsilcilerinin katıldığı bir toplantıda, Azerbaycan lideri Nerimanov, Zengezur, Nahçıvan ve Dağlık Karabağ bölgelerini Ermenistan’a bıraktı. Güneyde batılı ülkelere karşı Ankara hükümetine askeri destek veren SSCB, Milliyetler Komiseri Josef Stalin 16 Mart 1921 tarihli Moskova anlaşmasıyla Türkiye’sinin sınırında bulunan büyük kısmı Azeri, yüzde 15’i Ermenilerden oluşan Nahçıvan’ı Azerbaycan’a bağlı özerk bölge ilan etti, 13 Ekim 1921 tarihli Kars Anlaşmasıyla bu da perçinledi.
Laçin bölgesi ve Kızıl Kurdistan
2 Haziran 1921 tarihli deklarasyonla (Bakinskiy Rabochiy) da Dağlık Karabağ Ermenistan Sovyet Cumhuriyeti’ne bağlandı. 4 Temmuz 1921’de, Rusya Komünist Partisi yöneticisi, Uluslar Halk Komiseri Stalin taraflarla görüşme yapıp Dağlık Karabağ’da halkoylamasına karar verdi. Azeri lobiis bastırınca aynı hafta Stalin karar değiştirdi. Stalin bu kez Karabağ’ı “oblast” statüsünde 7 Temmuz 1923’te Azerbaycan’a bağladı. Başkent de Şuşa yerine Stepanekert seçildi. 1923’te Laçin, Kelbecer, Zengilan, Kubatlı, Cebrail’in bir bölümünü kapsayan Kızıl Kurdistan (Kızıl Kürdistan Uzeydi veya Kurdistane Sor) özerkliği oluştu. Uluslar Halk Komiserliği Stalin, Laçin merkezli Kızıl Kürdistan’ı da 1929’da fesetme kararı aldı.
Nüfus sayımı
1926’daki ilk resmi Sovyet nüfus sayımına göre Dağlık Karabağ Özerk Oblastı’nın nüfusu 111.694’dür. yüzde 89’u Ermeni, yüzde 10’u Azeri ve yüzde 0,5’i Rus idi. 1967 yılının Ağustos ayında Dağlık Karabağ’da bir Ermeni çocuğun bir Azeri tarafından öldürülmesi, Azeri yetkililerin katili cezalandırmakta gönülsüz davranması, bunun üzerine çocuğun ailesinin de katili öldürmesiyle patlak veren olaylara Kızıl Ordu müdahale etti. 27 Şubat 1988’de, Bakü’nün 35 km. kuzeybatısındaki, 19 bin Ermeni’nin yaşadığı Sumgait şehrinde, Azerilerden oluşan bir güruh Ermenilere saldırdı ve resmi kaynaklara göre 26 Ermeni ile 6 Azeri öldü. Gayri resmi kaynaklara göre ölü sayısı en az 300’dü. Türkiye’de 1934 Trakya pogromu, 6-7 Eylül 1955 pogromu gibi Ermenilere ait evler talan edilir.
SSCB, Ocak 1989’da Dağlık Karabağ Özerk Bölgesi’ni kendisine bağladı. Eylül 1989’da Bakü’deki büyük miting sonrası Moskova, Karabağ yönetimini 28 Kasım 1989’da yeniden Azerbaycan Hükümeti’ne devretti. Asimilasyon için sokakların isimleri değiştirildi.
13 Ocak 1990 Bakü’de olaylar çıktı, 60 Ermeni 6 Azeri ölünce, 19 Ocak 1990’da Kızıl Ordu olağanüstü hal ilan ederek hem Dağlık Karabağ Özerk Bölgesi’ne ve Bakü’ye harekât düzenledi.
SSCB dağılınca 30 Ağustos 1991’de Azerbaycan bağımsızlık ilan etti. Dağlık Karabağ Ermenileri de 2 Eylül 1991’de bağımsızlık ilan etti. 1992-1994 1. Dağlık Karabağ Savaşı’nda Azeri güçler yenildi. Eylül 2020’de Türkiye-Azerbaycan birlikleri 2. Dağlık Karabağ Savaşı’nda Dağlık Karabağ’da çok sayıda yeri ele geçirdi. Eylül 2023’te de Azerbaycan-Türkiye ittfakı Dağlık Karabağ’da yeni saldırı başlattı.
HABER MERKEZİ