Küçük ortak Kızılcahamam’da kampa girdi (Yoksa büyük ortak mı demeliydim?). Bana göre Devlet Bahçeli kurmayları ile Cumhur İttifakı’nın geleceğini tartışacak. Basına sızan kulis bilgilerine göre AKP içinde büyük tepkiler var MHP’ye karşı ve Erdoğan 10-15 gün içinde ittifakı bitirecek.
Bu bilginin doğru olup olmadığını bilmiyorum, fakat AKP bu seçimde ortağından büyük darbe yedi. 31 Mart günü MHP’nin aldığı belediyelerin hemen hemen hepsi AKP’nin belediyeleriydi. AKP 10 ili, 50 ilçeyi MHP’ye kaptırdı. Buna karşın Ankara’da MHP seçmeninin yüzde 60’ı, İstanbul’da yüzde 30’u AKP adaylarına oy vermedi. Ankara’da CHP adayı Mansur Yavaş’a verdikleri kesin, İstanbul’da en azından sandığa gitmediler. Başka bir sorun ise AKP’nin MHP’ye oy kaybettirmesi. Araştırmalara göre AKP’den vazgeçen seçmenlerin büyük bölümü MHP’ye gidiyor. Ayrıca MHP ile ittifak yaptığı için AKP’den kopan seçmeler de var.
MHP belden aşağı vuruyor
Söz konusu kampta önce Devlet Bahçeli, partisinin oy oranının yüzde 18.8 olduğunu söyledi. Cumhur İttifakı’nın toplam oy oranı 51.6 olduğuna göre, demek ki AKP’nin oyları yüzde 32.8. O zaman bu ittifak sürecekse devlette MHP’ye daha fazla pay vermek gerekiyor. Kızılcahamam toplantısında bu payın ne kadar olacağı ve ittifakın nasıl süreceği konuşulacak. Daha şimdiden MHP ortağını belediyeler üzerinde vurmaya başladı. AKP’de olan Tokat’ın Erba ilçesinin belediyesini MHP kazandı. Yeni Belediye Başkanı MHP’li Ertuğrul Karagöz, makamı devraldıktan sonra selefi AKP’li Başkan Hüseyin Yıldırım’dan kalma 91 bin liralık Akçaabat köftesi faturasını bulduğunu açıkladı. Bunu basınla paylaştı. Bu tutum önümüzdeki dönem için bir sinyal olabilir. Bu sinyal ittifakın sonunun yaklaşmakta olduğu şeklinde yorumlanabilinir. Ya da MHP daha fazla taviz için ortağını sıkıştırıyor olabilir. Ne olursa olsun önümüzdeki günler ittifakın sınava da gireceği günler olacak.
Gerçi iki ortağın çeşitli derecede ittifaka ihtiyacı var. Hatta AKP’nin daha fazla ittifaka ihtiyacı olduğunu söyleyebiliriz. Başkanlık sistemi için yasalar değiştirildi ve 50 artı 1 gerekiyor. Muhalefette ittifak bloğu kurunca olay AKP’nin aleyhine gelişmeye başladı, Bahçeli’nin hesabına göre AKP’nin oy oranı yüzde 32.8. Gerçi 4.5 yıl Türkiye’de seçim yok. Erdoğan, o zamana kadar parti ve tabanı toparlayabileceğini hesap edebilir. Bu nedenle ittifakı bitirebilir. MHP’nin mecliste, muhalefetle hareket etmesi zor. Ama yinede Bahçelinin nasıl davranacağını kestirmek zor. Çıkıp ‘haydi erken seçime gidelim’ diyebilir. Ve Erdoğan’ı zor durumda bırakabilir.
İktidar için kötüye gidişin son bariyeri İstanbul seçimleri. Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) eğilimi Ekrem İmamoğlu’na mazbatayı vermek. Cumhur İttifakı’nın oylamanın sonuçlanmasını engellemeye yönelik girişimleri bunu gösteriyor. Ancak geçen bunca zamana rağmen Erdoğan’ın İstanbul sonuçlarını kabul etmeye hazır olmadığı anlaşılıyor. Abdulkadir Selvi’nin sızdırdığına göre Cumhurbaşkanı YSK’nin İstanbul seçimlerini yenilenmesini bekliyormuş. Bu İstanbul seçimlerinin yenileneceğine dair kuvvetli bir sinyal. Basın aracılığı ile YSK’ye gönderilen bir mesaj.
Araştırma şirketlerine göre seçim sonuçlarına tahammülsüzlük, AKP’ye kaybettirmektedir. Sürekli kamuoyu araştırmaları yapan Erdoğan’ın bunu bilmemesi mümkün değil. Buna rağmen itirazı sürdürmesi ve süreci uzatmasının tek bir izahı olabilir. O da zaten kaybetmekte olduğunu görmesi ve İstanbul’u vermesi ile kaybının daha da büyümesinin farkında olmasıdır.
Sanırım YSK İstanbul seçimini iptal etmek zorunda kalacak. İstanbul’da aday olan ve seçim gününden bu yana ortalarda görünmeyen Binali Yıldırım’ın ortaya çıkması ve basın toplantısı yapması herhalde seçim iptal garantisi almasında kaynaklanıyor. Ancak seçim tekrarlanırsa AKP’nin veya Cumhur İttifakı’nın kazanacağı garanti değil. Belki hala bir seçim kararının verilmemesinin nedeni, tekrarlanacak seçimin kazanmanın garanti olmaması.
Söz konusu olan sadece birkaç belediyenin kaybedilmesi değil. 2015 yılının 7 Haziran’dan beri içine girilen çöküş sürecinin derinleşerek devam etmesidir. İktidar bütün imkânlarına rağmen bu çöküşü önleyemiyor.
İstanbul’da seçimlerin bu şekilde sürüncemede kalması ekonomiyi son derece kötü etkiliyor. Seçimden bu yana dolar önce 5.50’ye yükseldi, İstanbul seçiminin sürüncemede bırakılması ile birlikte 5.80’i geçti. Bu rakam halkın sürekli olarak yoksullaştığı ve borcunun arttığını gösteriyor. Durum o kadar kötü ki, Berat Albayrak, seçim öncesi hakkında soruşturma açtıklarını ilan ettikleri JP’nin ayağına gitti. Türkiye’ye yatırım yapması ve kredi vermesi için.
Sonuç olarak işler o noktaya geldi ki, artık bu politikalarla bir nebze olsun düzeltmek mümkün görünmüyor. 2023’e varmadan bir erken seçim görünüyor ufukta.