Cezaevlerine para gönderenlerin tutuklanmasına ilişkin konuşan avukat Hüseyin Boğatekin, ‘Bu bir Nazi uygulamasıdır’ dedi
İstanbul’da cezaevindeki tutukluların hesabına para yatırdıkları için 7 Şubat’ta gözaltına alınan 10 kişiden 4’ü “örgüt üyesi” olduğu iddiasıyla tutuklandı. Tutuklanan Adem Öztürk’ün avukatı Hüseyin Boğatekin konuya ilişkin Mezopotamya Ajansı’na (MA) konuştu.
Boğatekin, daha önce de Tekirdağ, Gebze, Kocaeli cezaevlerindeki yakınlarına para gönderen yurttaşların bu gerekçeyle tutuklandığını belirtti. Boğatekin, müvekkilinin ve dosyadan yargılanıp tutuklanan kişilerin HDP il ve ilçe yöneticileri ile yaptıkları telefon görüşmeleri üzerinden şüphe üretildiğini kaydetti. Boğatekin, “Cezaevine mektup gönderen veya görüşe giden özellikle dışarıdan tanıdığı ve dayanışma boyutuyla mali sunumlar yapan kişilerin tamamı gözaltına alınmış. Bir de diğer taraftan Kürt arkadaşlarıyla olan ilişkileri, örgütsel faaliyet gibi ortaya konulmuş. Bununla birlikte örgüt üyeliğinden tutuklandılar. Ciddi deliller gerektiren bir suç maddesini böylesi basit bir olaya uygulamak, hukuki açıdan kabul edilemez” dedi.
Boğatekin, “Açık kimliğinizle, hiçbir gizlilik içine girmeden devletin kurumu olan PTT’den, yine devletin bir kurumu olan cezaevine sürekli gözetim altında olan bir tutukluya para yatırıyorsunuz. Para yatırmanın sebebinin hiçbir önemi yok. Arkadaşınız olduğu için ya da politik olarak dayanışmak için yatırıyor olabilirsiniz. Sonuç itibari ile sizi hiçbir şekilde örgüt üyeliğine çıkaramaz” diye belirtti. Durumu planlı ve politik bir hamle olarak değerlendiren Boğatekin, temel sebebin cezaevindekiler, dışarıyla bağını koparmak olduğunu söyledi. Boğatekin, “Bu her zaman söylediğimiz gibi düşman ceza hukukunun, Nazi sisteminin bir uygulaması. Tecrit içinde, derinleştirilmiş bir tecrit ile cezaevlerindekilerin maddi manevi olarak çökertilmesi hedefleniyor” dedi.
Boğatekin, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) birçok kararı ve Venedik Komisyonu raporlarında Türkiye’deki “örgüt üyeliği”, “örgüte yardım” ve “örgüt adına eylem yapmak” başta olmak üzere birçok suç maddesinin eleştirildiğini söyledi.
İSTANBUL