Futbol acayip bir oyundur. Keyiflidir. Kafa dağıtır. Aynı zamanda politik bir oyundur.
Politikası türlüdür.
İki yüzü olan madalyon gibidir. Bir yüzü, futbolun oyalayan yüzü ki; toplumun afyonu olan. Diğer yüzü bütün zalimlerin çektirdiklerine karşı geçici bir deşarj sağlayan, toplumun akıl sağlığını koruyan yüzüdür.
Futbol
Futbol, sahada on bir kişi ile oynanır. Kalede bir kaleci vardır. Onun önünde tercihe-taktiği göre 3 veya 4 oyuncu yer alır, buna savunma-defans denir. Savunmadan sonra yine tercih ve taktiğe göre 3 veya 4 kişi yer alır, bunlar da orta sahadır. Bir de ileri uçta oyun düzenine göre 2 veya 3 oyuncuya yer verilir. Bunlara forvet denmektedir.
Defans karşı takımın forvetini durdurmak, gol attırmamakla görevlidir. Savunma yaparlar yani. Orta saha kendi forvetini paslarıyla besler, gol yollarına top aktarırlar. Onlar da rakip takıma gol atar, yani mücadeleyi kazanıp galip gelmek için çalışırlar. Orta saha oyuncularından bazıları hem ileriye pas atar, gol atılmasını sağlar, hem kendi defansına yardım eder, rakip takım forvetinin gol atmasını önlemeye çalışır. İşte böyle bir takım oyunudur futbol.
Ekoloji
Ekoloji mücadelesi de futbol oyunu gibi takım oyunudur. Köylüler doğayı, yaşamı yurtluğu yerinde korumak için savunur. Yani futbol oyununa göre köylüler ekolojinin savunma elemanlarıdır.
Sivil toplum kuruluşları ile bilim insanları orta sahada yer alır. Orta sahada yer alanların arasında bazıları vardır ki onlar dinamodur. Arı gibidir, ileri-geri çalışırlar. İşte Prof. Dr. Beyza Üstün öyledir. Başka bir deyişle, doğanın paraya tahvil edildiği günümüz dünyasında, doğa dostu insan olarak kalandır. Gelelim dünyadaki akçe paylaşım adaletine. Bir kişinin 99 pul, 99 kişinin bir pul aldığı bir dünyada doğa dostu insan kalmak önemlidir.