Hatay’da 1 aydır süren yangınları seyreden iktidarın yangının yerleşim yerlerine ulaşmasıyla harekete geçmesi dikkat çekti. HDP’li Hatimoğulları yangınları 8 Eylül’de Meclis’e taşımıştı. Yangın alanında krom madeni projesi olduğu ortaya çıktı
Hatay’ın 9 bölgesinde maden sahası yapılmasına siyasi partiler tepki gösterdi. Kentte eylül ayı başından bu yana süren orman yangınlarını Meclis gündemine taşıyan HDP’li Hatimoğulları, ‘Yangın, 7 Eylül’de yapılan MAPEG ihaleleri ile ilgili midir?’ sorusunu 8 Eylül günü sormuştu. 4 Eylül’de başlayan ve giderek artış gösteren yangınlar ancak 11 Eylül gecesi kontrol altına alınırken yangında yüzlerce hektar ormanlık alan ve içinde yaşayan binlerce canlı küle döndü. 1 aydır süren orman yangınlarının sadece Hatay’da değil Suriye’nin Akdeniz kıyısında özellikle Lazkiye bölgesinde de eş zamanlı olarak sürüyor.
Çelişkili açıklamalar
Orman yangınına ilişkin konuşan Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, “Tabii ki burada etkilenen fabrikalarımız var, iş yerlerimiz var, evler var, tarlalar ve araçlar var. Belirli yerlerde hayvanların etkilenmesi de söz konusu. Bunlarla ilgili de özellikle hem tarımsal araziler hem de hayvanlarla ilgili konuda da Tarım ve Orman İl Müdürlüğümüz gerekli tespit çalışmalarını Valilikle koordine ediyor olacak” açıklamasını yangını tüm Türkiye’nin sosyal medyadan duyurması sonrası yapmış olması dikkat çekici. Pakdemirli, “Son iki günde bu yangının özelinde çok ciddi kasıt şüpheleri ortaya çıktı. Bununla ilgili valiliğimiz soruşturma sürdürüyor. 4 kişi gözaltına alındı; 2 kişi serbest bırakıldı ancak 2 yeni şüpheli daha var” açıklamasında bulunması sorumluktan kaçmak olarak değerlendirildi. Hatay Valiliği ise yangınla ilgili yaptığı çelişkili açıklamalarda, yangının trafo patlaması sonucu başladığını ve sabotaj bulgusuna ulaşılamadığını duyurmuştu.
Veysel Eroğlu hatırlandı!
Pakdemirli’nin, “Ormanlar anayasayla korunduğu için yangından sonra bu alanların madene tahsis edilmesi söz konusu değildir. Bu konuyla ilgili spekülasyonlara kulak asılmamasını rica ediyorum” sözleri ise eski bakan Veysel Eroğlu’nu hatırlattı. 2007 yılında Bodrum Güvercinlik Koyu’nda çıkan orman yangını sonrası dönemin Orman Bakanı Veysel Eroğlu bölgenin yeniden ağaçlandırılacağını belirtmesinden yıllar sonra yanan ormanlık alanda otellerin inşa edilmiş olması Pakdemirli’nin açıklamasının inandırıcılığını ortadan kaldıran özellikte.
‘Doğamızı savunacağız’
Hatay’da yangın ancak 11 Eylül gecesi kontrol altına alınabilmişti. Orman yangınları Hatay’ın Arsuz, Belen, İskenderun ve Erzin ilçelerini kapsayan kırsal alanlarda yaşandı. Arsuz Belediyesi Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “Üçgüllük, Kurtbağı, Karagöz, Beyköy, Akçalı ve Hacıahmetli köylerini kapsayan 2 maden sahası ihalelerine karşı doğamızı savunacağız” demişti. Bundan 20 gün önce de Arsuz Hacıahmetli köyünde ormanları dört farklı noktadan yakmaya çalışan birinin suçüstü yakanladığını duyurmuştu. AKP 41 kez yasa değiştirdi 1950 yılında çıkan 6831 sayılı orman yasası 2002 yılında iktidara gelen AKP’ye kadar sadece 14 kez değişirken AKP iktidarı sürecinde 41 kez değişikliğe uğrayan orman yasası ile ormanlık alanların amaç dışı kullanılması sağlanarak ormanlar yağmaya açıldı. Özellikle enerji ve madenler için ormanlık alanlar tahsisleri yapılırken halkın tepkisi ise yapılan manipülatif açıklamalar ile hedef saptırılarak ormanlar yakıldı ve yanan ormanlık alanların her türden inşaat için yağmaya açılması sağlandı.
EKOLOJİ SERVİSİ