Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta Newroz Toplumsal Kültür Vakfı, Mazir Araştırma Merkezi, Rojavalı Ermeniler Ulusal Meclisi, Dayim Federalizm Kongresi ve Süryani Birlik Partisi öncülüğünde, Ortadoğu’daki bir çok ülkeden önemli isimlerin katılımıyla düzenlenen ‘Ortadoğu’da Uygarlık Krizi ve Demokratik Uygarlığa Doğru’ kongresi ikinci gününde sona erdi. Seminerin Ortadoğu’da Demokratik Ulus Konfederalizmi başlıklı bölümü kadın hakları savunucusu ve Uluslararası Öcalan’a Özgürlük ve Kürdistan’a Barış İnisiyatifi resmi sözcüsü Havin Gonassar tarafından verildi. PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın Demokratik Ulus çözümlemelerinden örnekler veren Gonassar, “Ortadoğu, bu projeyi pratiğe geçirebilir. Demokratik Konfederal sistem Ortadoğu ve dünya için en uygun çözümdür. Çünkü demokratik konfederalizm devlet zihniyeti öncesi halk örgütlenmesi anlamına gelmektedir” dedi.
Sonuç bildirgesi açıklandı
Sunumların ardından kongrenin sonuç bildirgesi Kürtçe ve Arapça okundu. Ortadoğu’da yaşanan krizin sebepleri ve çözüm yollarının tartışıldığı kongrede, şu ortak kararlara varıldığı aktarıldı:
Farklı ulus, inanç, mezhep, kültür ve toplumları yok sayan ulus-devlet zihniyeti, bölgedeki parçalanma ve çatışmaların temel sebebidir.
Kadın özgürlüğü esas davamızdır. Özgür ve demokratik bir Ortadoğu için kadın mücadelesi stratejik ve radikal bir şekilde zafere ulaştırılmalıdır.
Merkezi devlet yönetiminin Ortadoğu’da artık iflas ettiği açıktır. Bu yüzden tüm halk, inanç, mezhep, kültür ve kimlikleri bir arada tutan ve kucaklayan alternatif bir siyasi sistem ve güce ihtiyaç duyulmaktadır.
Milliyetçi sistemlere karşı kadın özgürlüğü, barış ve inanca saygı ile ortak yaşama dayanan Demokratik Ulus projesini geliştirecek yeni bir sisteme ihtiyaç duyulmaktadır.
Filistin halkına yönelik İsrail tarafından soykırım saldırıları yürütülmektedir. Kürt halkına yönelik de Türkiye tarafından savaş yürütülmektedir.
Katılımcılar, halk önderi ve özgür aydın Abdullah Öcalan’ın koşullarına dikkat çekmiş ve Öcalan’ın Ortadoğu’da barış ve direnişin mimarı olduğunu vurgulamıştır. 20 yıla ulaşan tutukluluk ve devam eden ağırlaştırılmış tecrit koşulları insan hakları ihlali olduğu gibi tüm uluslararası insan hakları kanunlarının çiğnenmesi anlamına gelmektedir. Katılımcılar bu esasla, tüm uluslararası insan hakları örgütlerine Öcalan’a yönelik devam eden ağırlaştırılmış tecrit uygulamalarının kaldırılması için Türkiye’ye baskı yapılması çağrısı yapmaktadır. Bildirgenin sonunda, Ortadoğu ülkelerinde düzenli kongrelerin gerçekleştirilmesi kararına da yer verildi.
BEYRUT