PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın felsefesinden etkilendiklerini söyleyen Beyrutlu kadınlar ‘Çağının ötesinde bir düşünür’ diyerek fiziki özgürlüğü için mücadele edeceklerini ifade ettiler
Uluslararası bir komployla 15 Şubat 1999 yılında Kenya’nın başkenti Nairobi’den kaçırılarak Türkiye’ye getirilen PKK Lideri Abdullah Öcalan 24 yıldır İmralı F tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevinde tek kişilik bir hücrede mutlak tecrit altında tutuluyor. İmralı işkence sistemi olarak değerlendirilen genişletilmiş ve genelleştirilmiş tecrit, komplonun yıldönümünde dört parça Kurdistan, Türkiye ve dünyanın her yerinde Kürtler ve dostları Abdullah Öcalan’ın üzerindeki tecrit kaldırılsın, fiziki özgürlüğü sağlansın diyerek panel, seminer, yürüyüş gibi birçok eylem gerçekleştiriyorlar.
‘Jin Jıyan Azadi’ öncülüğünde gelişen eylemlerin felsefik, ideolojik ve örgütsel alt yapısını oluşturan ve kadın özgürlük paradigmasıyla tüm dünyada etki yaratan Abdullah Öcalan’ın felsefesi dalga dalga yayılarak kadınlar ve toplumları etkiliyor. Komplo dolayısıyla Nûn Öcalan’a Özgürlük İnisiyatifi’nden bir heyet Abdullah Öcalan’a yönelik ihlallere dikkat çekmek için Avrupa Konseyi’ni (AK) ziyaret etti.
Nûn İnisiyatifi’nin Sözcüsü Sewsen Şoman, hukuk profesörü ve Kolombiya’daki kadın mahkumlar için insan hakları aktivisti, Adalet, Eğitim ve Sosyal ve Kişisel İlişkilerden Sorumlu Suçla Mücadele Grubu üyesi Diyana Restrepo ve Fransız-Kürt Derneği Başkan Sylvie Jean, Fransa’nın Strasburg kentindeki Avrupa Konseyi’nde bir toplantı yaptı. Heyet ayrıca Gözlemciler Komitesi Genel Sekreteri ve parlamentonun sol bloğu, parlamentonun sağ bloğu ve Kıbrıs Hukukçular Komitesi ile de görüştü. Bu ziyareti Avrupa’daki Kürt Kadın Hareketi organize etti. Yapılan görüşmelere dair Beyrutlu kadınlar da bir sempozyum düzenledi.
‘Umut hakkı’ ihlali
Nûn Öcalan’a Özgürlük İnisiyatifi’nden Sawsan Mahmoud, “Nûn Öcalan’a Özgürlük İnisiyatifi’nden bir heyet İmralı Cezaevi’nde tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik ihlallere dikkat çekmek için Avrupa Konseyi’ni (AK) ziyaret etti. Öte yandan çeşitli komitelerle toplantılar yapıldı. Bu komiteler toplantılar sırasında Önder Öcalan’ın ‘Umut Hakkı’nın’ ihlal edildiğini belirtti. Ancak Türkiye Önder Öcalan’a yönelik hak ihlallerini devam ettiriyor. Girişim olarak toplantılar, seminerler, konferanslar düzenleyeceğiz ve bu yol ile hem Türkiye’ye hem de CPT’ye baskı uygulayacağız” dedi.
Felsefesiyle büyüdüm
Abdullah Öcalan’ın felsefesiyle büyüdüğünü söyleyen Kürt kadın Dylan Hassan, Abdullah Öcalan’ın ‘Demokratik Uygarlık Manifestosu’ kitabına değinerek, “Kitabın girişini okumaya başladığımda çok etkilendim ve ağlamaya başladım. Abdullah Öcalan çağının ötesinde bir düşünür. İnsanların insan olarak haklarını elde etmeleri ve içinde yaşadıkları toplumun bir parçası olmaları için barış ve güvenlik çağrısında bulunmuştur” şeklinde konuştu.
‘Uluslararası bir düşünür’
Jin Derneği Başkanı Büşra Ali de Abdullah Öcalan’ın tutuklanmasının ideolojisinin yayılmasına katkı sağlayıp sağlamadığına ilişkin bir soruya yanıt olarak, “Tutuklanması düşüncelerinin yayılmasına engel olmadı. Hatta Kürt meselesi bu süreç içerisinde daha çok tanındı. Birçok insan Önder Öcalan’ın yaşam ve mücadelesini bilmiyordu ancak Önder Öcalan’ın tutukluluğu ardından birçok kişi bu bilgilere daha çok sahip oldu. Gerçekleşen uluslararası bir komplodan sonra halk onu merak etti. Öcalan tutuklandıktan sonra uluslararası bir düşünür oldu” diye konuştu.
‘Öcalan hayattaki idealim’
Sempozyuma katılan Samah Al-Ali ise Abdullah Öcalan’ın düşüncesi üzerindeki etkisine ilişkin olarak şunları söyledi: “Önder Abdullah Öcalan’ın ideolojik düşüncesini ondan istifade etmek ve başkalarına fayda sağlamak amacıyla kavramaya çalışıyorum. Ben psikoloji okuyorum ve bu konunun gerçekliğini psikolojik bir bakış açısıyla anlamaya çalışıyorum. Bu insanın felsefesini benimsiyorum. Onu sadece liderim olarak değil, hayattaki idealim olarak görüyorum.”
Haber: Carolıne Bazzı / Beyrut – NuJinha