İMO’nun kadın mühendislere yönelik ‘Beyaz Baretli Kadınlar’ projesi 5’inci yılına girdi. Proje yöneticilerinden Hazal Canpolat Işık, amaçlarının toplumsal cinsiyet algısını kırmak olduğunu vurguladı
İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) İzmir Şubesi’nin 2019 yılında inşaat mühendisliği öğrencisi kadınlara mesleki bilgi ve toplumsal cinsiyet eğitimleri vermek ve deneyim kazandırmak için başlattığı, ‘Beyaz Baretli Kadınlar’ projesi 5’inci yılına girdi.
Öğrencilere öğrenim bursu, mentorluk, teknik ve sosyal mühendislik eğitimi gibi alanlarda destekleme programları sunan projenin 2024 yılı protokolü, projenin destekçilerinden Balçova Belediyesi ile İMO İzmir Şubesi arasında 26 Aralık’ta imzalandı.
Beş yıllık süreçte yüzlerce kadın öğrenciye ulaşan proje, kadın mühendisleri mesleğe hazırlıyor. Proje aynı zamanda, 5 Aralık 2023’te Sosyal Demokrasi Vakfı (SODEV) ve İsveç Olof Palme İnternational Vakfı’nın ortaklaşa düzenlediği Cinsiyet Eşitlikçi Dönüşüm Ödülleri yarışmasında; Fırsat Eşitliği ve Eğitim Alanında Sunulan En İyi Uygulama kategorisinde birincilik ödülü kazandı.
İMO İzmir Şubesi Sekreteri ve projenin yürütücülerinden Hazal Canpolat Işık Mezopotamya Ajansı’na projeyi, hedeflerini ve geldikleri aşamayı anlattı.
Işık, kadınların bölümü seçmeyi düşündüğü andan itibaren birçok zorlukla karşılaştığının altını çizerek, “Bu meslek kadınlara uygun görülmeyebiliyor. Neden hemşirelik ve öğretmenlik gibi mesleği tercih etmediğimiz sorgulanabiliyor. Bu bölümü seçtiğimizde ise gerek akademisyenler gerekse erkek öğrenci arkadaşlarınız tarafından da bunlara maruz kalabiliyorsunuz. Mezun olup çalışmaya başlandığı zaman da bu sorunları yaşıyoruz” ifadelerini kullandı.
‘Kadın inşaat mühendislerin istihdamı yüzde 10’
İnşaat Mühendisleri Odası’nın 2021 yılında yayınladığı istihdam raporuna göre, inşaat mühendislerinin ülke çapında yüzde 10’unu kadınlardan oluştuğuna dikkati çeken Işık, iş arayan inşaat mühendislerinin ise yarısının kadınlardan oluştuğunu söyledi. Işık, başladıkları iş yerlerinde de erkeklerin büyük bir kısmının şantiyelerde çalıştığını, kadınların daha çok toplumun korunaklı alan olarak gördüğü ofislerde ya da akademide çalışmayı tercih etmek zorunda bırakıldıklarını aktardı.
Işık, projelerini şu şekilde özetledi:
“İlk olarak kadın öğrenciler için neler yapılabileceğini belirledik ve projeyi 5 ana modülden oluşturduk. Projemizin ilk modülü mentorluk çalışmasıydı. Burada kadın öğrencilere deneyimli kadın mühendisler mentorluk yapıyorlar. İkinci modülümüz öğrenim bursu, proje içerisinde yer alan ve ekonomik olarak zorlanan öğrencilere karşılıksız burs desteği sağlıyoruz. Üçüncü olarak teknik eğitim kısmı var. Kadınların iyi mühendisler olarak mezun olmaları için okulda öğrenmediğimiz ama iş yaşamında ihtiyacımız olacak bazı programlarla ilgili birçok kurs veriliyor. Dördüncü olarak sosyal mühendislik eğitimleri ve son olarak toplumsal cinsiyet eşitliği eğitimleri var. Projenin esas amacı; kadın mühendislerin hem iyi mühendis olmaları hem özgüvenleri yüksek olmalı hem de ayrımcılığa maruz kaldıklarında bununla baş edebilecek donanımda olmalarıdır.”
‘Toplumsal cinsiyet algısını kırmayı hedefliyoruz’
Işık, amaçlarının teknik bilgi vermek olmadığını belirterek, “4 yıllık süreçte çok güzel kazanımlarımız oldu. Mesela bunlardan birisi projemizi destekleyen kurumlardan olan Balçova Belediyesi, bir kültür merkezi inşaatının ihalesinde bu projede yer alan inşaat mühendisi bulundurma zorunluluğu getirdi. Bunun diğer kurumlara da örnek olması ve projelerde kadın inşaat mühendisinin bulunması zorunluluğu olması için çalışmalar yapmayı düşünüyoruz” dedi.
Toplumsal cinsiyet algısını kırmayı amaçladıklarını ifade eden Işık, “Kadınları kazandığımızı görüyoruz ama daha işin başındayız. Kadının emeğine meslek odasında da toplumda da ihtiyaç var. Kadınlar oldukça meslek örgütümüz de daha güçlü olacak. Amacımız güçlü kadınları yaratmak, kadınları hayatın içine dahil etmek aynı zamanda da toplumsal cinsiyet eşitsizliğini de yok etmek” diye konuştu.
HABER MERKEZİ