Federe Kürdistan Bölgesi’ndeki seçim sonuçlarının tüm siyasi dengeleri değiştirebilecek önemde olduğuna söyleyen gazeteci Îkram Belekanî, KDP’nin Türkiye ile işbirliğinin halkın gözünde güvenilirliği kaybettirdiğini belirtti
Federe Kürdistan Bölgesi’nde 20 Ekim’de yapılacak parlamento seçimlerine sayılı günler kaldı. Derinleşen ekonomik kriz, yolsuzluk, usulsüzlük ve Türkiye’nin bölgeye dönük saldırılarının seçim sonuçlarında etkili olması bekleniyor. Gazeteci ve yazar Îkram Balekanî, yaklaşan seçim sürecini değerlendirdi.
‘KDP’nin usulsüzlükleri seçimlere güveni sarstı’
Bölgede hiçbir dönem seçimlerin zamanında yapılmadığına dikkati çeken Balekanî, 2022’de yapılması planlanan seçimin de 4 defa ertelendiğini hatırlattı. Balekanî, “Irak Federal Mahkemesi’nin müdahalesiyle birlikte, ‘Ülkede savaş ya da felaket durumları söz konusu olmadığında, seçimlerin ertelenmesi keyfi bir durumdur’ denilerek, seçimin bir an önce gerçekleştirilmesi gerektiği belirten açıklamalar yaptı. Yaşanan bu durum halk arasında büyük bir belirsizlik yaratırken, mahkeme Kürdistan Bölgesi’nde seçim yapma hakkını da elde etti. Geçmişteki seçimlerde yaşanan usulsüzlükler ve hileler, halkın seçimlere olan güvenini sarstı. Özellikle KDP’nin kontrolündeki seçim komisyonunun, muhalefet partilerine karşı uyguladığı baskılar ve hileli yöntemler, halkın sandığa gitme isteğini azalttı. Bu bağlamda, seçmenlerin güveninin yeniden inşa edilmesi için ciddi adımlar atılması gerekiyor” dedi.
‘Bir milyondan fazla insanın hâlâ seçim kaydı yaptırmamış
Irak’ta yapılan son seçimlerde, halkın yüzde 70’ten fazlasının sandık başına gitmediğini hatırlatan Balekanî, bu durumun KDP’nin korkularını artırdığına işaret etti. Balekanî, seçime katılım durumu ve güvenliğine dair alınan önlemlere ilişkin şunları ifade etti:
“Bir milyondan fazla insanın hâlâ seçim kartı almamış ve kayıt yaptırmamış. Siyasi partilerin halkın katılımın önemini fark ettiklerini söyleyebiliriz. Seçimlere katılımın önemine dikkat çeken uzmanlar, bu kez insanların değişim arayışında olduğunu vurguluyor. Irak Seçim Komisyonu, 60 bin kişiyi oy kullanma konusunda eğittiğini açıklarken, seçim 9 ülke ve 8 uluslararası kuruluşun denetiminde gerçekleştirilecek. Seçimler, biyometrik ve klasik yöntemlerle yapılacak, güvenlik önlemleri artırılacak. Seçim gününde, oy verme salonlarında güvenlik kameraları kurulacak ve sandık görevlileri sıkı denetim altında çalışacak.”
‘Talabani’nin projeleri YNK’nin toplumdaki yerini güçlendiriyor’
YNK’nin Kuzey Doğu Suriye ve Kuzey Kürdistan konularında güçlü mesajlar verdiğinin altını çizen Balekanî, Türkiye’nin saldırıları ve buna karşı duruşunun halk arasında olumlu yankı bulduğunu vurguladı. Balekanî, “YNK Başkanı Bafil Talabani, halkın karşısına çıkarken gençlerin ilgisini çekecek projeler öneriyor. Özellikle gençlere yönelik projeleri ve kadınların siyasi hayata katılımı konusunda verdiği mesajlar, YNK’nin toplumdaki yerini güçlendiriyor. Ayrıca, sosyal medyada popülerlik kazanan sloganlarıyla dikkat çekiyor. Gençlerin ilgisini çekmek adına yapılan kampanyalar, YNK’nin seçmen tabanını genişletme çabalarını destekliyor. KDP’nin Türkiye ile olan işbirliği, halk arasında endişe yaratıyor. Behdinan’daki köylerin ve tarım alanlarının işgal edilmesi, aşiretler arasında öfkeye yol açtı. Barzani’nin geçmişte Behdinan’da aldığı oylar, bu sefer halkın çalmanın bilincinde olması nedeniyle tehlikede. Bu durumu aşmak için KDP, daha fazla propaganda yapmaya çalışıyor. Ancak halkın gözünde güvenilirliğini kaybettiği aşikar” şeklinde ifade etti.
‘YNK’nin stratejileri, KDP’yi yenmek üzerine kurulu’
Bu seçimlerde KDP ve YNK arasında yaşanan gerginliklerle gündemde olduğunu ifade eden Balekani YNK’nin son dönemde Kerkük ve Musul’da elde ettiği zaferlerle birlikte kendine olan güvenini artığını belirtti. Balekanî, “YNK’nin, KDP’yi mağlup ederek hükümeti ele geçirme umudu bulunuyor. Özellikle 2024 seçimlerinin, KDP’nin iktidarını sorgulayan bir fırsat olarak değerlendiriliyor. KDP ise artık savunma ve pasif bir konumda. İçinde yaşanan çatışmalar, KDP’nin zayıflığını gözler önüne seriyor. Özellikle Şeyh Adham Barzani’nin KDP’den ayrılması, bu durumu daha da derinleştirmiş durumda. Neçirvan Barzani’nin de bu ayrılığa yaklaşması KDP içindeki iktidar mücadelesini artırıyor. KDP’nin yönetimindeki güç kaybı, diğer siyasi partilerin de motivasyonunu artırdı. YNK, Kerkük ve Musul’daki zaferlerle kendine güveni artırırken, KDP’nin geçmişteki hileli seçim uygulamalarını öne çıkararak, halkın desteğini kazanmaya çalışıyor. YNK’nin stratejileri, bu seçimde KDP’yi yenmek üzerine kurulu” ifadesinde bulundu.
‘KDP sorgulanıyor’
Federe Kürdistan Bölgesi’nde bulunan siyasi partilere ilişkin de bilgiler veren Balekanî, şunları belirtti:
“Goran Hareketi, yaşadığı iç çatışmalar nedeniyle zayıfladı ve katılım konusundaki belirsizlikleri sürüyor. Daha önceki seçimlerde halkın güvenini kazanamayan Goran Hareketi’nin şu anda mevcut koşullarda nasıl bir tutum alacağına dair belirsizlik var. Yeni Nesil Partisi ise, önceki seçimlerde halka yeterli bir performans sergileyemediği için zor bir durumla karşı karşıya. YNK’nin, Bafil Talabani’nin Kürtçe mesajlarıyla Goran ve Yeni Nesil’in oyları üzerinde de etkili olabileceği düşünülüyor. Behdinan bölgesinde ise çok sayıda milletvekilinin çıkması bekleniyor. Cezaevlerindeki aktivistlerin aday gösterilmesi, bölgedeki siyasi atmosferin değişebileceğini gösteriyor. Bu durum, halk arasında olumlu bir karşılık bulurken, KDP’nin kontrolündeki geleneksel yapıların da sorgulanmasına yol açıyor. Behdinan’daki siyasi hareketlilik, birçok seçmenin yeni bir alternatif arayışına girmesiyle de ilişkilendiriliyor.”
‘Seçimler bölgedeki dengeleri değiştirebilir’
Seçimlerde KDP’nin başarısızlığının sürpriz olmayacağını ifade eden Balekanî, bölgedeki siyasi dinamiklerin KDP’nin iktidarını zorlaştırdığını belirtti. Balekanî, “Bu seçimler sadece Federe Kürdistan’ın değil, Rojava, Şengal ve Kuzey Kurdistan arasındaki ilişkileri de etkileyecek. Kürt ulusal birliğinin sağlanması adına atılan adımlar, bölgedeki siyasi dengeleri değiştirebilir. Seçim sonrası süreçte, bölgedeki güç dengeleri ve ulusal birlik arayışlarının nasıl şekilleneceği, Kürt halkının geleceği açısından kritik öneme sahip olacak. Bütün bu belirsizlikler ve tartışmalar, 20 Ekim seçimleriyle birlikte aydınlatılacak ve yeni bir siyasi dönem başlayacaktır” diye konuştu.
Haber: Delal Akyüz\MA